HAMDİ ATEŞ SAKARYA
Başbakan Tayyip Erdoğan, orman niteliğini yitirmiş arazilerin satışını öngören Anayasa değişikliğinin Meclis'ten aynen geçirilerek Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e gönderileceğini bildirdi.

2-B'lerle ilgili Anayasa değişikliğinde Cumhurbaşkanı Sezer'in istediği yönde düzenlemelerin yapıldığını, buna rağmen Sezer'in veto etmesini anlayamadığını ifade eden Erdoğan, "Doğrusu ben, tekrar bize, Meclise geri gönderilmesini anlamış değilim ve bundan dolayı da millet adına üzüntümün ne kadar büyük olduğunu anlatmakta zorlanıyorum" dedi.

Üzüntümü anlatamam

Erdoğan, Sakarya'da gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamanın ardından bir gazetecinin, "2-B" diye anılan orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını öngören Anayasa değişikliğinin Cumhurbaşkanı Sezer tarafından geri gönderildiğini hatırlatması üzerine, şunları söyledi: "2-B'lerle ilgili Anayasa değişikliğinin Sayın Cumhurbaşkanı tarafından ilk defa veto edilmesi üzerine, kendisinin belirttiği gerekçeler doğrultusunda düzenlemeler yaptık. Doğrusu ben, tekrar bize, Meclise geri gönderilmesini anlamış değilim ve bundan dolayı da millet adına üzüntümün ne kadar büyük olduğunu anlatmakta zorlanıyorum. Orman vasfını yitirmiş olan ve şu anda üzerinde işgal olan bu arazilerin satılması suretiyle Hazine'ye gelir sağlanacak. Yoksa şu andaki mevcut orman arazilerinin birilerine peşkeş çekilmesine zemin hazırlayacak bir yasal düzenleme getirmiyoruz."

Yaptığımız doğrudur

Orman vasfını yitirmiş alanlarla ilgili yaptıkları düzenlemenin doğru olduğunu kaydeden Erdoğan, yasanın değiştirilmeden Çankaya Köşküne gönderileceğini belirtti. Erdoğan, "Bundan dolayı biz yapmış olduğumuz bu düzenlemenin doğru olduğuna inanıyoruz. Ve tekrar bu yasayı Meclis'ten geçirmek suretiyle Sayın Cumhurbaşkanı'na aynen göndereceğiz. Çünkü bu atılan adım doğrudur. Ülkemizin, milletimizin menfaatinedir diye düşünüyoruz" dedi.

'Halkım bu yalan haberlere inanmıyor'

Başbakan Tayyip Erdoğan, Sakarya'nın Akyazı ilçesindeki Cola Turka tesislerinin açılış töreninde ise Uzan Grubu'nun Star gazetesi aracılığıyla kendisini yönelik saldırılarına cevap verdi. Ülker Grubu'nu öven Erdoğan, Cola Turka'nın gerçekleştirdiği çıkışın, çok anlamlı ve farklı olduğunu ve büyük ilgi gördüğünü belirterek, bu yatırımlarla bölgedeki işsiz insanlara iş imkanı sağlandığını söyledi. Erdoğan, bazı spekülasyonlara da kısaca cevap vermek istediğini belirterek, şöyle konuştu: "Bazı yazılı ve görsel medyada aslı astarı olmayan iddialar var. Bu iddiaları inanıyorum ki Türk milleti, bu insanların kökeninin, menşeinin yalan olduğunu bildiği için kabul etmeyecektir. Bizler ülkemizde bir taş üstüne taş koyanın yanındayız. Onlara her zaman yardımcı olacağız."

17 bin kişiyle 2,2 milyar $

Ülker Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Özokur, bisküvi ve çikolata ile başladıkları üretim sektöründe bugün 800'e yakın ürün alanında hizmet verdiklerini söyledi. Özokur, Ülker Grubu'nun yaklaşık 17 bin çalışanı ile 2 milyar 255 milyon dolar ciro yaptığını kaydetti. Sakarya Valisi Cahit Kıraç da, yaklaşık 230 kişinin çalışacağı fabrikanın bölge ekonomisine sağlayacağı katkının önemli olduğunu ifade etti.

Yaraları sarmak için her şeyi yapacağız

Deprem yaralarının nasıl sarılacağı konusuna cevap bulmak üzere Bakanlar Kurulu'nun Sakarya'da toplandığını anlatan Erdoğan, Yalova, Gölcük, Kocaeli, Sakarya, Düzce ve Bolu'da 18 bin vatandaşın yaşamını yitirdiği depremi unutmanın mümkün olmadığını kaydetti.

Depremde, sadece Sakarya'da 3891 kişini öldüğünü anımsatan Erdoğan, "Allah bir daha milletimize ve hiçbir millete böyle acı vermesin. Bu yaraları sarmak için üzerimize ne düşüyorsa hükümet olarak da bunları yerine getirmekte kararlıyız" dedi.

Bürokrasiye sert uyarı

"Kesinlikle siyasi söylemiyorum ama malzemeden çalanların bir daha gün yüzüne çıkmaması gerekir" diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Malzemeden çalanlar dediğimiz zaman sadece bina yapımında malzemeden çalmak olarak değerlendirmeyin. Bir de zihniyette malzemeden çalanlar var. Asıl sıkıntıyı verenler onlar. Onlara da 3 Kasım'da milletimiz gerekli dersi verdi. İşini bilen memur, dokunulmazlık zırhı arkasında hiç sahneye çıkmadı ve biz onun ihmalini bunca yıkıktaki katkısını, sorumluluğunu bugüne kadar hiç konuşmadık. Bu yüzden asıl felaket, asıl yıkıcı olan zihinlerdedir diyoruz."

Hukuk devletinin; hayatı, bireyi ve toplumu korumak için yenilenmesi gerektiğini belirten Erdoğan, "Bu yüzden denetim birimlerimiz, sorumsuz sorumlu olmaktan çıkarılmalıdır. Zira asıl felaket, asıl yıkım, asıl deprem insanın insana yaptığı fenalıktır. Bunu düzenleyecek olan devlettir. 'Ben devlet memuruyum, işimi bilirim' diyen memurun hukuk devletinde yeri yoktur" dedi.

Sakarya'ya talih kuşu

Başbakan Erdoğan, Sakarya'da 2 yıl içinde artık prefabrik okul kalmayacağını; ayrıca Sapanca Gölü'nün tamamının kolektöre alınmasının kararlaştırıldığını açıkladı. Sapanca Gölü çevresindeki ilçe ve beldelerin imar planları hemen yapılacak ve altyapıları tamamlanarak kolektörlere bağlanacak.

Erdoğan, Hükümet Konağı inşaatı için de ödenek tahsis edileceğini ve inşaatın 2004 Ekiminde tamamlanacağını bildirdi.

Başbakan Erdoğan, Sakarya'ya adliye hizmetleri için 28 trilyon, sağlık hizmetleri için 5 trilyon ödenek ayrıldığını; ayrıca 812 konutun yapılacağı bölgenin yanına bir de 250 yataklı bir hastane inşa edileceğini söyledi.

Erdoğan, ithalatını önlemek ve bölgede üretimini yaygınlaştırmak için 2004 yılından itibaren, mısırı da "prim kapsamındaki ürünler" arasına alacaklarını bildirdi.

Erdoğan ayrıca, Sakarya'da eski şehir merkezi ile yeni şehir merkezini birbirine bağlayacak olan 12 kilometrelik bölünmüş yolun temelini attı.

812 deprem konutunun daha temelini atacaklarını belirten Erdoğan, orta hasarlı binalarda oturanları da yeni yapılacak konutlara taşınmaya çağırdı.