AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

K Ü L T Ü R
Venedik kapılarına dayandık

Son dönemde iyi bir çıkış yakalayan Türk Sineması, sıkı yapımlarla Avrupa'da vitrine çıkıyor. Derviş Zaim, son filmi Çamur'la 60.Uluslararası Venedik Film Festivali'nde 4 dalda birden yarışıyor.

  • ÖMER ÇAKKAL
    12 yıl aradan sonra bir filmle yine Venedik Film Festivali'nin kapısındayız. İlk filmi Tabutta Rovaşata ile sinema çevrelerinin dikkatlerini üzerine toplayan, ikinci filmi Filler ve Çimen'le Altın Portakal'da 6 ödül birden alarak ulaşılması zor bir rekora imza atan Derviş Zaim, 3 Ekim'de ülkemizde vizyona girecek olan filmi Çamur'la 60. Venedik Film Festivali'nde katılıyor. Yönetmenin son filmi Çamur, bugün başlayan ve 6 Eylül'de sona erecek olan festivalde en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu ve en iyi kadın oyuncu alanında dört dalda birden yarışacak. Başrollerinde Ahmet Uğurlu, Yelda Reynauld ve Taner Birsel'in yer aldığı ve gizemli bir hastalığa yakalanması nedeniyle konuşamayan bir kişinin son çare olarak şifalı bir çamurdan medet ummasını konu alan film, toplam 18 filmin yarışacağı ve 'en iyiler'in boy gösterdiği "Karşıt Akım" bölümünde sinema otoritelerinin huzuruna çıkacak. Festival için dün sabah uçakla İtalya'ya giden Zaim, filminden umutlu ama ayaklarını yerde tutması gerektiğini de biliyor.

    'Tepkisini bilemek' için çekiyor

    Üçüncü filminde yine 'iğneleyen kamerasını' sorunlu bölgelere tutan Zaim, film yapmasının iki nedenini "tepkisini bilemek" ve "iyileşmek" olarak açıklıyor. Daha ilk filminde kalıcılığını ispatlayan usta yönetmen, her şeyden öte film yapmayı sevdiği için, film yaptığını söylüyor ve bu sevgiyi de film yaparken hem kendiyle, hem başkalarıyla konuşurken aldığı haz ile açıklıyor: "Aynı anda bana hem kendimi, hem başkasını tanımamı öğreten başka kaç tane yol var?"

    Oyuncu ile aradaki bağ önemli

    Derviş Zaim sineması deyince akla gelen ilk ayrıntı filmlerindeki oyuncu seçimi. Zaim'in filmlerinde yer verdiği birçok oyuncu, sektör dışına itilen kimseler. Zaim, onları yeni bir yüze büründürüyor ve o oyuncudan alınabilecek en fazla verimi alıyor. Ahmet Uğurlu ve Tuncel Kurtiz bu isimlerden yalnızca ikisi. Oyuncu seçiminin çoğu zaman proje tarafından belirlendiğini hatırlatan Zaim "Bazen proje bana birtakım şeyler söyler. Örneğin Tabutta Rovaşata'nın senaryosunu yazarken Reis karakterini Tuncel Kurtiz için yazdım. Projeye girerken uğraşmaktan sıkılmayacağım oyuncularla çalışmam da önemli. Çünkü bir yönetmenin, oyuncu ile 6-7 hafta birlikte olabilmesi için onu sevmesi, ilginç bulması gerekir. Aradaki bağ zayıfladığı andan itibaren, film zarar görmeye başlamış demektir" diyor.

    Zaim, Çamur'un yoğun kara mizah öğelirini barındırdığını söylüyor. "Çamur'da bol bol kara mizah var. Bir trajedinin içine hapsolmuş komik adamları anlatmayı seviyorum. Farklı kültürlere ait farklı şeyleri bir araya getirip kısa devre yapmayı da seviyorum. Bu filmde kibele kültürü, antik kültür, ezan ve kilise birarada." Türk sinemasının bir atılımın içinde olduğunu belirten Zaim tek bir filmin kurtarıcı olmayacağı görüşünde. Aynı dönemde ses getirecek yapımlara imza atılmanın gerekliliğini vurgulayan yönetmen "Birçok filmin ardarda sıralanması, dışarıda ciddiye alınmak için gereklidir" diyor.

    Aslolan 15 yıl sonra da film yapabiliyor olmak

    ÇEKİMLERİ 6 hafta, montajı İtalya'daki sistemden ötürü 7 ay süren Çamur'la Venedik'te ülkemizi temsil edecek olan Zaim, festivalin başarısı için temkinli konuşmayı yeğliyor. Bir yönetmen için büyük festivallere katılmanın önemini yadsımayan Zaim, filminin dışarıya tanıtımı ve pazar bulması anlamında ümitli. Çünkü film başarılı olursa bir sonraki projesinde daha rahat olacağını düşünüyor. Ama onun için aslolan şey uzun döneme yayılan bir başarı: "İleriye yönelik amacım, 15 yıl sonra da istediğim filmleri yapıyor olmak ve bağımsız kalabilmek. Venedik bu amaca ulaşmamda bir katkı sağlayabilir." Zaim bu bağlamda Türkiye'nin kültürel ve ekonomik anlamda en önemli problemlerinden birinin dış dünyadan izole yaşaması olduğunu da sözlerine ekliyor.

  •  
    Altın Aslan ödülleri dağıtıldı
    Eczacı, öğretmen, emekli memur ve mühendisten oluşan 'Halk Jürisi" tarafından, "Sır Çocukları" adlı film En İyi Uzun Metraj 1. Filmí seçildi.
    ANADOLU'DAN
    tarih fışkırıyor

    Yurdun çeşitli bölgelerinden gelen arkeolojik buluntu haberleri Anadolu'nun tarihini aydınlatıyor.
    Antalya'da Türk Sinema Kurultayı yapılacak
    Antalya'da, 40. Altın Portakal Film Festivali çerçevesinde, Türk Sinema Kurultayı yapılacak. Antalya Kültür Sanat Vakfı'ndan (AKSAV) yapılan yazılı açıklamada, 1-5 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek Altın Portakal Film Festivali bünyesinde, ilki Ankara'da yapılan Türk Sinema Kurultayı'nın ikincisinin Antalya'da gerçekleştirileceği bildirildi. Açıklamada, Cam Piramit Kongre ve Fuar Merkezi'nde yapılacak Türk Sinema Kurultayı'na Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcileri, yapımcılar, yönetmenler, oyuncular, senaristler, akademisyenler, sinema eleştirmenleri, film festivali yöneticileri, sinema salonu sahipleri ve sinema emekçilerinin katılacağı kaydedildi. "Yeşilçam Nasıl Endüstri Olur?" başlığında şekillenecek kurultayda, 5 komisyon oluşturulacak ve çeşitli bildiriler sunulacak.
    27 Ağustos 2003
    Çarşamba
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED