|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bütçenin Genel Kurul'daki görüşmelerinde CHP Grubu adına konuşan Sayın Kemal Derviş'in söyledikleri, benim için tam anlamıyla sürpriz oldu. Derviş'in hükümeti ve ekonomideki gelişmeleri öven açıklamalarından bahsetmiyorum. Beni şaşırtan ekonomik görüşlerindeki değişimdir. Bu satırların yazarı, ekonominin patronu olduğu dönemlerde Derviş'e, uyguladığı ekonomik politikadan dolayı ağır ve yoğun eleştirilerde bulunmuştu. Yeni Şafak okuyucuları rahatlıkla hatırlayacaklardır: Derviş ve politikalarının köşemize konuk olmadığı gün yok gibiydi. Savunduğumuz ekonomik politikalar ile Derviş'in uygulamaları arasındaki keskin farklılık eleştirilerimizin kaynağını oluşturuyordu. Bize göre Derviş, kendi bağımsız politikalarını uygulayan birisi olmaktan ziyade görevlendirilmiş ve çerçevesi çizilmiş sınırlar içinde hareket edebilen bir bürokrat portresi çiziyordu. Bugün gelinen noktada, değişen ekonomik görüşleriyle yepyeni bir Kemal Derviş duruyor karşımızda. Genel Kurul'da yaptığı konuşmada öne çıkan ve önceki uygulamalarıyla farklılık arz eden görüşlerinin önemlilerini aşağıdaki gibi sıralamak mümkün. SICAK PARA TEHLİKELİDİR Bize göre Derviş'in en çarpıcı açıklamaları, sıcak para ile ilgili olandır. Derviş çok açık ve tartışmaya meydan bırakmayacak bir şekilde sıcak paranın ülkemize ve ekonomimize hiçbir faydası olmadığını ifade etmektedir. İfadenin ötesinde sıcak para girişinin sınırlandırılması için aktif politikalar uygulanmasını da talep etmektedir. Bunların başında, daha önce de basına yansıdığı gibi ülkeye girişinde sıcak paraya vergi konulmasıdır. Kemal Derviş'e göre sıcak para ülke ekonomisine hiçbir katkı sağlamaz. Derviş, sıcak paranın üretim artışı sağlamadığını ve istihdam imkanlarını genişleten yatırımların finansmanında kullanılmadığını, yüksek getiri için ülkemiz ve benzeri ülkeleri tercih ettiğini, daha sonra da ülke dışına çıktığını, çıkarken de döviz krizine neden olduğunu belirtti. Hatta dünya kamuoyuna, sıcak parayı istemediğimizi ilan etmemizi önerdi. Buna rağmen sıcak paranın girişinin önlenememesi halinde vergi konularak caydırılmasını önermektedir. Sayın Derviş, esas teşvik edilmesi gerekenin doğrudan yabancı yatırım ve yatırımcılar olduğuna inanmaktadır. Ülkede uzun süre kalan, üretim tesisi kuran ve istihdam artışına yol açan ve ülkenin kalkınmasına katkısı olan yabancı sermaye doğrudan yatırım için gelenlerdir. Kısacası Derviş, kısa vadeli yabancı sermayenin bir şekilde ülkeye girişinin engellenmesini ve sabit sermaye yatırımı olarak gelenlerin teşvik edilmesini önermektedir. Sayın Derviş'in sıcak paranın sakıncalarıyla ilgili görüşlerine aynen katılıyorum. Yıllar sonra, son derece önemli bir konuda Sayın Derviş'in bizimle aynı noktaya gelmesinden duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Gerçekten sadece portföy yatırımı için ülkemize gelen ve yüksek getiriyi hedefleyen sıcak paranın, 10 yılda ekonomide büyük dalgalanmalara yol açtığını, sınırlı kaynakların ülke dışına çıkmasına neden olduğunu ve ülkeyi ağır krizlere sürüklediğini birden fazla defa yaşayarak öğrendik. Ancak, Sayın Derviş'in sıcak paranın girişinin sınırlandırılması veya engellenmesine ilişkin önerilerine katılmak mümkün değil. Zira polisiye tedbir olarak tanımlanabilecek, vergi konulması gibi düzenlemeler, olumlu bir görüntü ortaya çıkarmadığı gibi, sıcak paranın girişini de engellemeyebilecektir. Sıcak para yüksek getiri için ülkemize gelir. Sıcak paranın ülkeye girişi, uygulanan kur ve faiz politikasıyla yakından ilgilidir. Düşük kur, yüksek faiz politikası sıcak parayı teşvik eder. Birçok hükümet, kısa vadede bütçe açığını ve cari işlemler açığının finansmanı için sıcak paraya cazip gelecek politikalar uygular. Bir başka ifade ile sıcak paranın ülkeye girişinin nedeni hükümetlerin sunduğu cazip gelir imkanlarıdır. Uygulanan kur ve faiz politikası, eğer, sıcak para için teşvik edici ise, sıcak paraya girişte vergi koymanın anlamsızlığı ortadadır. Zira, vergi sadece Hazine'nin borçlanma maliyetini artıracaktır. Bir taraftan sıcak paranın ülkeye girişini teşvik etmek, diğer taraftan girişini engellemek için vergi koymak çelişkili davranışlardır. Sıcak paranın girişinin engellenmesi isteniyorsa, bunun tek ve doğal yolu, bütçe ve cari açıkların sıcak para ile kapatılması şeklindeki politikanın terkedilmesidir. Kemal Derviş'in Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmayla ilgili değerlendirmelerimize Perşembe günü devam edeceğiz.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |