AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Ayakkabı gibi bağlı bütçe

Maliye Bakanımız Kemal Unakıtan, Pazartesi günü yaptığı bir basın toplantısıyla 2004'ün bütçesini kamuoyuna sundu. Gerçi, bütçe rakamları Yüksek Planlama Kurulu toplantısında büyük ölçüde netleşmiş ve bilgilerimize sunulmuştu. Ancak bütçe yapısını ve gerekçelerini anlamak için sayın bakanımızı dinlemek gerekiyordu. Zira, son zamanlarda uluslararası standartlara uyma konusunda yapılan çalışmalar, Merkez Bankası Bilançosu ve Ödemeler Dengesi'nden sonra şimdi de Kamu Bütçesi'ni "analitikleştirdi." Buna göre, analitik bütçede sözgelimi, vergi iadeleri harcamalar kaleminde değil, gelirler altında eksi olarak gösterilecek. Bütçe küçülmüş gözükecek. Eski bütçelerle karşılaştırma yaparken şimdi bir de buna dikkat etmek zorunda kalacağız.

Bütçe rakamlarını yorumlamaya geçmeden önce geçen hafta YPK toplantısından çıkan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in 2004 tahminleriyle ilgili yaptığı açıklamaları değerlendirmek gerekecek. Zira bu tahminler artık tüm kamu hesaplarında baz alınacak ve bütçe performansını da bu tahminlerin hangi ölçüde tuttuğu belirleyecek. Devlet, 2004 sonu itibariyle GSMH'nın % 5, enflasyonun % 12 artacağını, dolar kurunun ise 1 milyon 604 bin TL. olacağını tahmin etmiş. Şener'in ifadesine göre 2004'te ihracatın 51 milyar, ithalatın 75 milyar, turizm gelirlerinin ise yaklaşık 10 milyar dolar olacağı varsayılıyormuş. Buna göre dış ticaret açığı 24 milyar dolar, cari açık ise en iyi ihtimalle 8 milyar civarında olacak demektir. Bu yıl da cari işlemler açığı yaklaşık bu düzeyde beklendiğine göre, üst üste iki sene böyle bir açığı ya dışarıdan gelecek sermaye akışı ile yada eldeki avuçtaki rezervlerle finanse etmek durumunda kalıyor olacağız. Eğer kur rejimimiz gerçekten serbest ise, yabancı sermaye kur riskini göre göre neden Türk Lirasına yatırım yapsın? Rezerv kullanımında ise daha tehlikeli bir durum söz konusu. Alım gücüyle düşüşe engel olamamış veya olmamış bir Merkez Bankası, satış gücüyle yükselişe neden ve nasıl engel olsun? Her iki halde de önümüzdeki dönem dövizde enflasyonun hayli üzerinde bir artış beklemek gerekmiyor mu?

Kanaatimizce 2004 sonu itibariyle dolar kuru gerçekçi değil. Haliyle bizi T.C. tarihinin en zengin insanı yapan 3 bin 6 yüz küsür dolarlık kişi başına milli gelir de. Tabii olarak dövizin bu durumu bütçenin özellikle harcamalar kanadını etkilemekte. 2004 bütçe planı enflasyonun biraz üzerinde bir artışla toplam gelirlerin 115 katrilyon civarında olacağını, toplam harcamaların ise yine benzer bir artışla 161 katrilyon civarında gerçekleşeceğini öngörüyor. Buna göre, bütçe açığı, enflasyona daha yakın bir oranda artarak 46 katrilyona ulaşacak. Bunun yaklaşık 95 katrilyonu faiz dışı harcamalara gidecek ve faiz dışı fazla da % 6,5 hedefine uygun olarak yaklaşık 21 katrilyon civarında gerçekleşecek.

Enflasyon ve büyüme tahminleri baz alındığında bu rakamlar hayli dengeli bir dağılım içinde bütçenin GSMH içindeki payını biraz azaltan bir beklentiyi ifade etmekte. Bütçe içinde faiz harcamalarının toplam harcamalar içindeki payının azalacağı varsayılmış. Personel harcamaları, sosyal transferler ve yatırımların enflasyon + büyüme kadar artacağı projesi, kamuoyuna yönelik bir mesajdır. Devletin işçisini, memurunu ve emeklisini, enflasyon karşısında ezdirmeyeceğini ifade etmekle kalmıyor, ülke ekonomisindeki büyümeden herkes gibi bu kesimlerin de nasipleneceğini söylüyor. Ancak öte yandan faiz harcamaların sadece enflasyon kadar büyüyeceği iddiası, hayli yoruma açık ve iyimser bir tahmin gibi duruyor. Mevcut borç yapısı ve stokunun enflasyon ve kura bağımlılığı, bu tahmini riskli kategorisine sokmakta. Bu yıl, nasıl artan bütçe harcamalarına rağmen borçlanma açısından oldukça "kolay" bir yıl olduysa, gelecek yıl da bu anlamda hayli "zor" olabilir.

Bütçenin gelirler kanadı, giderlere nispetle çok daha dengeli ve gerçekçi bir yapıya sahip. Geçen sene vergi barışından elde edilen katkıya rağmen ulaşılmakta zorlanacağı anlaşılan 2003 hedefine nispetle öngörülen % 14'lük artış, enflasyon beklentisinin üzerinde olmasına rağmen büyüme rakamı ile birlikte düşünüldüğünde abartılı olmadığı tahmin edilebilir.

Kemal Unakıtan, 2004 bütçesi için ayakkabı gibi sıkı bağladık demiş. Ayakkabı bağlı bağlı olmasına ama, tabandaki delik ilk yağmurda su alacağa benziyor.


22 Ekim 2003
Çarşamba
 
MELİKŞAH UTKU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED