|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Amerikan askerleri, tıpkı daha önce Afganistan'da yaptıkları gibi, Irak'ta da güvenliği sağlama çabasında... Washington, Arap-İsrail ihtilâfına da nokta koymak için devrede; Colin Powell'in desteklediği 'yol haritası'nın kalıcı bir barışın anahtarı olması bekleniyor... 11 Eylül'le sarsılan ülkesinin imajını 'keskin' tedbirleriyle düzeltmeyi başardığı için her kesimde 'takdir kazanan' ABD başkanı George W. Bush'un, gelecek yıl kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde yeniden seçilmesi kesin gibi... Yukarıdaki paragrafı her cümlesinden sonra biraz durup derinlemesine sorgulamadıysanız iyi bir okur sayılmazsınız. Cümlelerin herbiri bazılarının inanmamızı istedikleri görüntüye uygun olabilir; ama gerçekler hiç de yukarıdaki paragrafı desteklemiyor... Washington'daki 'savaş lobisi', 11 Eylül uğursuz eylemlerini kullanarak, önce Afganistan'a yakın zamanda da Irak'a savaş açtı; bıraksanız Suriye ve İran'dan da geçecekler... Bu arada, planlarına uygun davranmayan Türkiye'den de 'günah çıkartma' talep ediyor aynı lobi... Oysa, hiç değilse şimdi karşımızda duran manzara, işlerin planlandığı gibi gitmediğine işaret ediyor... İsterseniz yolumuzu önce Afganistan'a düşürelim. ABD, enerji geçiş hatlarının merkezindeki Afganistan'da işbaşına Unocal firması danışmanı Hamid Karzai'nin gelmesini sağlayan sürecin mimarı. Bugün görünen o ki, Karzai'nin hükmü yalnızca Kabil kentinde geçiyor. Ülkenin dört bir tarafı, başına buyruk 'savaş lordları' tarafından yönetiliyor. Önceki gün, Amerikan haber ajansı AP, abonelerine şu haberi geçti: "Afgan devlet başkanı, valiler vergileri Kabil'e göndermemek için direnirlerse, istifa edeceğini açıkladı." Devletin kollarının başa itaat etmediği tek ülke, yöneticisini Amerika'nın işbaşına getirdiği Afganistan değil. Oradaki durum, ABD'nin kendisinde de 'çatışmalara' yol açıyor. Bush'un partisinden Temsilciler Meclisi'ne giren Dana Rohrabacher, 6 Mayıs günü kürsüye çıkıp, dışişleri bakanlığını "Afganistan'daki askerî zaferin meyvelerini çalmak" ile suçladı. Rohrabacher, Tâlibân'a karşı savaşta kazanılan zaferde payı bulunanların ülkeyi yönetme sürecinin dışına itilmelerinden şikâyetçi. "Amerikalı görevliler Afganistan'da ters yoldan gidiyorlar" diyen bir Amerikan politikacısı Rohrabacher... ABD'nin Irak'a asgarisinden vaadi ülkede güvenliği sağlamak değil miydi? Bu yüzden, elektriğin kesik olması, suyun akmaması, maaşların vaktinde ödenmemesi gibi temel ihtiyaç konularındaki aksamalara fazla takılmayalım. Peki, Amerikan askerlerinin devriye gezdiği Irak sokakları güvenli mi? Bu sorunun cevabını Washington Post gazetesi veriyor: "Iraklılar Baas Partisi üyelerini izleyip öldürmeye başladılar. Onları bu yola sevkeden, kendilerini otuz yıl boyunca işkenceye tâbi tutan devlet görevlilerini cezalandırma yönünde ABD'nin fazla istekli görünmemesi." Gözlemciler, 'intikam cinayetleri'nin Irak'ta arttığını bildiriyorlar... Bush ve ekibinin, yaptıklarıyla, dünyanın, ABD'nin ve kendilerinin başına açtığı dertleri New York Times gazetesi şöyle özetliyor: "Başkan Bush ikinci dönem seçim kampanyasına hazırlanırken Beyaz Saray'ın arzuladığı görüntü bu olamaz. Irak neredeyse anarşiye düçar olmuş durumda. İsrail ile Filistinliler arasındaki çatışmalar tırmanıyor ve 'İslâmcı teröristler' Ortadoğu'da saldırıya geçtiler. Bush'un halkın kendisini bir 'devlet adamı' gibi görmesini istediği bir sırada, dünyanın en nâzik bölgelerinden birinde her şey yanlış gidiyor. Bunun suçunun bir bölümü de Bush'a ait." ABD'nin gücünü kullanan 'savaş lobisi' dünyanın başına binbir dert açtı; zaten bu yüzden, günlerdir, "Türkiye'ye büyük görevler düşüyor" diye yazıyorum. Ancak, açılan derdin boyutunu görüp de, "Türkiye bu keşmekeşin parçası olmamalı" dememek de mümkün değil. Fırsat düştüğünde, "Türkiye'nin soruna müdahil olma şartlarını Washington değil Ankara tespit etmeli" tezini savunmamın sebebi de bu. Türkiye kendi istikrarını da tehdit edecek boyutlara varmadan keşmekeşi durdurmanın yollarını aramalıdır; ancak kendi şartlarıyla... Hükümetin dış politika ustalığı bu hassas dengeyi yakalamasına bağlı.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |