|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kültürel varlıkları ile doğal açıkhava müzesi olan Anadolu'nun kazı buluntularının yüzyıllar boyu uğradığı kültürel kıyım, Yitik Miras'ın Dönüş Öyküsü'nde belgeleniyor. Halen yurtdışında olan, iade ve hibe edilen binlerce kültür varlığının öyküsü, bu toprakların değerini bir kez daha vurguluyor.
HALE KAPLAN ÖZ
Yağmanın tarihi çok eski Hititler'den itibaren yapılagelen kültür varlığı kaçakçılığı Roma İmparatorluğu döneminde had safhaya ulaştı; Anadolu ve Yunan yarımadalarının yüzlerce değerli eseri Roma'ya götürüldü. Barındırdığı uygarlıklarla bugüne dek taşıdığı kültürel birikiminin yanı sıra arkeolojik buluntuları ile de ilgi odağı olan Anadolu, tarihin her döneminde çeşitli nedenlerle büyük yağmalamalara maruz kaldı. 1950'den itibaren hız kazanan tarihi eser kaçakçılığı 1973,1983 ve 1987 yıllarında çıkarılan kültür varlıklarını koruma kanunuyla engellenmeye çalışıldı, 1980'den itibaren Kütür Bakanlığı'nın kültür varlığı kaçakçılığı ile girdiği sistemli mücadele sonunda, dava ve ikili görüşmeler yoluyla ve İnterpol aracılığıyla toplam 14.692 adet eserin ülkemize iadesi sağlandı. Kaçırılıp geri alınanlar * 1993'de Aydın-Aphrodisias ören yerinden çıkarılan insan figürüne ait başın çalındığı anlaşıldı. MS 1. Yüzyıl'a ait eserin New York'ta Fortuna Fine Arts Galerisi'nde sergilendiği öğrenildi ve eserin 1995'te ülkemize geri getirilmesini sağlandı. * Tablet sayısı bakımından dünyanın en önemli koleksiyonu olan Boğazköy Tabletleri de bir "yurt dışı yolculuğu" yaşadı. Sayıları 35 bini bulan tabletler 2001'de UNESCO'ca "Dünya Belleği" kaydına alındı. * 1984'te Antalya'da yaklaşık bin dokuzyüz adet gümüş sikkenin bulunduğu ve buluntuların yurtdışına kaçırıldığı tespit edildi. Türk hükümeti sikkelerin peşine düştü ve bedel ödenmeksizin ülkeye iadeleri sağlandı. * 1997'de New York'taki bir müzayedede, İznik kökenli kurşun mührün satılacağı öğrenildi. Eseri müzayadeden satın alan Erdem Arkan, ülkemize hibe etti.
* 1993'de Zeugma'daki bir villaya ait mozaik panonun söküldüğü ve ABD / Houston'daki Rice Üniversitesi'nde tutulduğu belirlendi. 7 yıl süren çalışmaların ardından eser, iki parça halinde ülkemize getirildi.
|
|
|
|
|
|
|
|