T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Savaşa havet

Irak konusunda TBMM'den nasıl bir karar çıkacağını bilmiyorum... Dört gündür Türkiye'den, siyasetten, "gündem"den kopuğum; ama zannedersem TBMM, "büyük müttefik"i üzmeyecek bir formülasyonla "savaşa havet" diyecek.

Espri olsun için söylemiyorum.

Ucuz mizahçı zekasının ürettiği ve tam da Ankara'nın yaşadığı ikilemi yansıtan bir durum...

TBMM'nin değerli üyeleri, yani AK Parti çoğunluğu bir taraftan olası savaşın Türkiye'yi karşı karşıya bırakacağı "olası felaketleri" dillendirirken, diğer taraftan sınırlarımızda "savaş düzeni" alınıyor.

Ne oluyor kardeş?

Hani "savaşa hayır"dı?

Bu hareket "sınır güvenliği"ni korumak içinmiş...

Televizyondan, ara ara, Güneydoğu vilayetlerine asker sevkıyatını izliyoruz.

Yorgun katarlarla değil, hayır...

Bu kez otobüslerle gidiyorlar.

Uzaktan uzağa 1914 ufunetini çağrıştıran görüntüler. Bir yıkımın habercisi gibi... Bozgun "Kanal"da başlayıp "Sarıkamış"ta devam edecek, koca imparatorluk "üç sergerde"nin (Enver'in, Talat'ın, Cemal'in) dizginlenemez ihtirasına kurban gidecekti.

Bereket ortada bir "Enverland", bir "Cemalland" ihtimali yok...

Emperyal rüyalarla yatıp kalkan da yok çok şükür...

Musul-Kerkük hiç yok...

Gerçekte yok mu?

Musul-Kerkük, Amerika ve İngiltere'nin "ilgi alanı"nda; yüz yıldır aynı hikaye...

Amaç ne o halde?

Bütün bunlardan bize ne?

Amaç varolanı (sınırlarımızı) korumak ve olabiliyorsa, pazarlık masasında yerimizi almak. Bunun için de, "dünyanın en haksız savaşı"na taraf olmamız isteniyor.

Almanya mırın kırın etmiş, Fransa işi yokuşa sürer gibi olmuştu ama, onlar da realiteye teslim oldular.

Daha doğrusu, kaba kuvvete boyun eğdiler.

Fransa'nın eski Genelkurmay Başkanı Jacques Lanxade daha da ileri gitti, "Irak'a karşı operasyon kararı alınması halinde" ülkesinin 10 ila 12 bin askeri Irak'a göndermesinin doğru olacağını dillendirmeye başladı.

Niye?

"Büyük paylaşım"da masada yer kapmak için.

Gerçi, Fransa, Irak'a operasyon için BM Güvenlik Konseyi'nden karar çıkmasını ve silah denetçilerine çalışmalarını tamamlamaları için "daha fazla süre verilmesini" istiyor ama, bütün bunlar "görüntüyü kurtarmaya" dönük hoş ama boş manevralar.

Çünkü Fransa BM Güvenlik Konseyi'nde "veto" hakkını kullanmayacak.

Bunun işaretlerini verdiler.

ABD'nin, BM'den savaş için gerekli kararı çıkartacak çoğunluğa sahip olması halinde, Fransa'nın "tamamen dışarıda kalmak yerine, bu karara destek vereceği" en yetkili ağızlardan dile getiriliyor.

Türkiye mi?

Nicedir Türkiye diye bir ülke yok.

Yaşayarak tecrübe ettik ki, bütün o "barış turları", "bölgesel ittifak" çabaları nafileymiş.

Barış, savaştan daha zormuş bölgede.

Irak'ın talihsizliği, dünyanın ikinci büyük petrol rezervinin üzerinde oturması, Türkiye'nin talihsizliği ise bölgeye en yakın "hazır müttefik" konumunda bulunması.

Ama Türkiye'nin bu vahşi, bu haksız, bu "Batı medeniyetine dair kuşkuları besleyen" savaşta yeri yok...

Olmamalı...


6 Şubat 2003
Perşembe
 
MEHMET E. YAVUZ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED