|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Milli İstihbarat Teşkilâtı Müsteşarı Şenkal Atasagun ile Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın sürdürdükleri söz düellosu pek çok kişi için tek bir boyutuyla önem taşıyor: Medya gruplarının olaya yaklaşım tarzı... Doğal olarak da şu soru soruluyor: Neden? Ülkemizde, hep biliyoruz, sahip oldukları gazete, dergi ve televizyon kanallarıyla 'grup' adını hak eden üç medya patronu var: Aydın Doğan, Turgay Ciner ve Mehmet Emin Karamehmet... Yargıtay ile MİT'i ilgilendiren son olayda başı üç önemli gazetesi (Hürriyet, Milliyet, Radikal) ve tv kanalı (CNN Türk) ile Doğan Grubu çekti. Ciner'in Merkez Medya Grubu ile Karamehmet'in Çukurova Medya Grubu'nun yayın organları ise, kavga başladığında önce ne olduğunu anlamaz göründüler; sonra da dışında kalmayı tercih ettiler... MİT ve Yargıtay gibi iki kurumun adlarının karıştığı bir olayda medya organlarının tedirginlik duymasını doğal karşılamak gerekiyor. Herbirinin onlarca şirketi ve binlerce çalışanı olduğunu düşünürseniz yargıya hergün işi düşen gruplar bunlar. Bir yanlışlık yapıp devletin istihbarat örgütünü karşısına almayı kim ister? Böyle bir ortamda, medya gruplarının olaya taraf hale gelmeme kaygıları anlaşılabilir bir hassasiyet... Esasen, "Neden?" kuşkusunu dile getirenlerin, "Merkez ve Çukurova grupları neden kavganın dışında kaldılar?" sorusunu sordukları yok. Herkesin dilindeki soru şu: "Doğan Grubu bütün varlığıyla bu olayın içinde neden yer aldı?" Aydın Doğan'ın sahip olduğu gazete ve tv kanallarının MİT ve Yargıtay etrafında gelişen kavgayı iştahla sürdürmesi her kafadan bir ses çıkmasına yol açıyor... Bir yönüyle gereksiz bir soru bu. Öyle ya, medyanın birinci görevi, patronlarının aleyhine bile gelişecek olsa, olayları yansız biçimde aktarmaktır. Yargıtay'a intikal etmiş dosyalar ortada, taraflar da konuşmaya açık; bu durumda mikrofonu uzatıp tepkilerini aktarmak bir gazetecilik görevi oluyor. Doğan Grubu yayın organlarının yaptığı da bu işte... Ancak, mesleğimiz açısından ne yazık ki, konuya böyle yaklaşan pek yok. Eskiden de kuşkucular az değildi, fakat özellikle Irak'a savaş süreciyle birlikte, dünyanın her tarafında, medyanın konulara yaklaşımına öküzün altında buzağı arayarak yaklaşmak âdet oldu. New York Times iki ay önce, Washington Post da şu yakınlarda "Bush Yönetiminin Irak'ta kitle imha silâhı varlığı gerekçesine daha kuşkuyla yaklaşmamız ve iddiaları sorgulamamız gerekirdi" diye günah çıkardılar. Mâsum olduklarına pek az kişiyi ikna ederek... Bizde de, medya gruplarının Irak'a savaşı kendi ticarî hesaplarını düşünerek desteklediği inancı epey yaygın. Sokaktan geçen herhangi bir kişiyi durdurup sorsanız, aralarından, bazı gazetecilerin savaşla ilgili misyoner tavırlarını kişisel çıkarla açıklayacaklar da mutlaka çıkacaktır. MİT'in ve Yargıtay'ın itibarlarının zedelenmesiyle sonuçlanacağı belli bir kavganın bir medya grubuna ne getirisi olabilir? Bu tür 'komplocu' açıklamaları anlamsız kılan bir soru bu. MİT'in içerisinde gruplar bulunsa ve kavga o gruplardan biri adına yürütülüyor olsa, hadi neyse... Ülkemizin en büyük medya grubunun sırf hükümetin elini güçlendirmek için devletin kurumlarını zayıflatma girişimi başlatacağı safsatasına kim inanır? Yargıtay ve MİT gibi kendi başına 'güç' teşkil eden devletin iki önemli kurumuyla uğraşarak hükümete gözdağı vermenin amaçlandığına inanmak için ise Ak Parti'yi ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ı tanımamak gerekir. Ne yani, Erdoğan Hükümeti, Yargıtay ve MİT'in kavgasına korkusuzca sayfalarını açmasına bakıp, Doğan Grubu'nun karşılanamaz aşırılıktaki isteklerine boyun mu eğecek? Bunlar akla zarar akıl yürütmeler... Galiba "Neden?" sorusuna verilebilecek en 'akıllıca' cevap, olayı Türkiye'nin bir süredir içinden geçtiği 'bağırsaklarını temizleme faaliyeti'nin bir parçası olarak görmek ve medyanın da bunu sağlamak üzere gönüllü yazıldığını kabul etmektir. Medya patronlarının böyle bir davranışla okurlarından alacakları bir 'âferin', günümüz şartlarında, bütün başka hesaplardan daha büyük değer taşıyacaktır. Bir 'âferin' de bizden, eğer kabul ederlerse...
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |