Trap atıcılık dalında olimpiyatlara katılan tek sporcumuz beklentileri veremedi. Oysa 35 atıcının katıldığı yarışmalarda kendisi gibi, antrenörü ve babası Özer Tüzün de en azından en iyi 6 final yarışmacı arasına girmeyi bekliyorlardı, olmadı. Bu serüven 25'de 23 ortalama ile üç yarışmacıyla birlikte 21. sırada kapandı. Tüzün'den beklenen 125'de 120 atması onu finallere taşıyabilirdi, 115 ise olimpiyat için çok düşük bir derece.

Sevgili Oğuzhan bunu tecrübesizliğine ve kendisinin daha çok genç olmasına bağladı ama, biz aynı görüşte değiliz. Bu onun ilk olimpiyatı değil. Oğuzhan, daha az kilolu olduğu, atış yeleğinin endamına uyduğu yıllarda (Sydney) daha başarılıydı, iki kere iki dört..

1982 doğumlu Tüzün kuşkusuz iyi bir yetenek. Gençler kategorisinde uluslararası hatırı sayılır dereceleri var. 2003 Avrupa Şampiyonasında ilk beşe girerek bileğinin hakkıyla olimpiyat kotası almış tek yarışmacımız.

Peki, yılların atıcısı ve 2004 Avrupa Kupasında 150'de 149 skor çıkaran bu yıl çok formda Dr. Alp Kızılsu, Dünya MQS kontenjanından ikinci sporcumuz olarak Atina'ya götürülemez miydi. Bu da ayrı bir soru.

Gelelim tekrar Oğuzhan'a. Biz antrenör baba ilişkisine karşıyız. Baba yarışmalarda psikolojik destek olabilir, fakat evlada antrenörlük zor iştir. Baba Özer Tüzün aynı zamanda bir tıp adamıdır. Biz ise son yıllarda sürekli kilo alan Oğuzhan'da genetiksel bir sorun olduğuna inanıyoruz. Merak ediyorum, daha sportmen görünümlü sevgili Özer oğlunu olimpiyat öncesi hazırlıklarda koşturabiliyor muydu? Tuttuğu diyetisyenlere uyulmasını sağlıyabiliyor muydu?

Daha da önemlisi, atış sporunda insanın dereceler yaptığı, alıştığı silahla müsabakalara girmesidir. "Nehir geçerken at değiştirilmez" tekerlemesi atıcılık sporunda da geçerlidir.

Oğuzhan alıştığı Perazzi'sini, kendisine İtalyanların hediye ettiği ve dört yıl protokol yaptığı Beretta SO5 ile değiştirerek bu müsabakalara katıldı. Bunu Baba Özer engelleyebildi mi?

Dünyada buna örnek mi yok. Alın size İtalyanların dünyaca ünlü atıcısı Venture, o da tüfekle aynı hatayı yaptı ve hayal kırıklığı yarattı.

Onun için baba sözü dinlememe madalya kaybettirebiliyorsa, babanın antrenörlükten feragatı, madalya kazandırabilir mi desek?! Bizden söylemesi...

MAHMUT KULEİN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu