Siirt'in Pervari İlçesi'nde terör örgütü PKK/Kongra-Gel'in yola döşediği mayın veya uzaktan kumandalı bombanın patlaması sonucu aynı aileden 2 kişi öldü, 5 kişi yaralandı. Siirt Valisi Nuri Okutan, daha önce terör nedeniyle Pervari İlçesi'ne bağlı Bilgili Köyü'nden Adana'ya göç eden bir aile tekrar köye geri döndüğünü söyledi.

Köylerini göremediler

Ailenin eşyalarının yüklü olduğu kamyonetle köye dönerken, Pervari İlçesi'ne bağlı Köprücü Köyü yakınlarında terör örgütünce yerleştirilen mayın veya uzaktan kumandalı bombanın patladığını ifade eden Okutan, şöyle konuştu: "Terör örgütünce yola döşenen mayın veya uzaktan kumandalı bombanın patlaması sonucu aynı aileden 2 kişi öldü, 5 kişi yaralandı. Ölü ve yaralıların kimlik tespiti yapılmaya çalışılıyor. Kamyonet Köprücü Köyü yakınlarından geçerken patlama meydana geldi. Patlamanın mayından mı, yoksa uzaktan kumandalı bombadan mı meydana geldiği araştırılıyor. Olayla ilgili soruşturma sürüyor."

Köye dönüşte, devlet güvenliği sağlamalı

Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı'nca (TESEV) hazırlanan "Zorunlu İç Göç Sonrası Köye Dönüş" adlı raporda, zorunlu iç göçün Türkiye ölçeğinde önemli sorunlara yol açtığı belirtilerek, binlerce aileyi kapsayacak köye dönüşün de aynı oranda zor ve uzun bir süreç olacağı, dönüşlerde güvenliğin de devlet tarafından sağlanmasıgerektiği ifade edildi. TESEV tarafından, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da özellikle 1990-1995 döneminde yoğunluk kazanan göçün ardından köye dönüş eğilimi gösteren vatandaşların beklenti ve taleplerine ilişkin, Prof. Dr. Füsun Üstel ve asistan Özlem Ece'ye "Zorunlu İç Göç Sonrası Köye Dönüş" adlı rapor hazırlatıldı.

"Göçün yeni aşaması onurlu olmalı"

Doğu ve Güneydoğu'da 1980'lerin ikinci yarısından itibaren yaşanan ve 1990'larda hız kazanan iç göçün, bugün göç mağduru yurttaşların köye dönme eğilimi göstermeleriyle yeni bir aşamaya girdiği belirtilen raporda, köye dönüş olgusunun insan onuruna yakışır bir temelde yapılmasının, Türkiye'nin demokratikleşmesine olduğu kadar, bölgede sosyal barış ve istikrarın sağlanmasına da katkı sağlayacağı kaydedildi. Raporda, OHAL uygulamalarının kaldırılmasının üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen, köylere gidiş gelişlerin resmi yetkililerin iznine bağlı olduğu, yayla yasaklarının önemli ölçüde devam ettiği, köylülerin polis kontrol noktalarında kimlik kontrolünden geçirildikleri, dolayısıyla bölgede "normalizasyon"un bütünüyle gerçekleşmediği hatırlatıldı. Raporda köye dönüşlerin gönüllü olarak yapılması gereği de vurgulandı.