Yeniden seçilen Başkan Bush ikinci dönem için ekibini hazırlıyor. Beyaz Saray, hükümet, dışişleri ve savunma bakanlıkları ile CIA'da önemli atamalar yapılıyor..

Özetle, şahinlerin de şahinleri işbaşına getiriliyor..

Önceki gün Bush, New York'un eski polis müdürü Bernard Kerik'i İç Güvenlik Bakanlığı'na atadı..

Bu atama Bush'un yalnız siyasal tercih ve ideolojisini değil aynı zamanda kişiliğini de yansıtıyor..

Çünkü Kerik oldukça ilginç bir kişi..

49 yaşında olan Kerik doğar doğmaz babasız kalmış..

Annesinin ahlaksızlıklarına dayanamayan baba, evi terketmiş. Kerik iki yaşında iken annesi 'dostu' tarafından öldürülmüş..

Üvey baba Kerik'i döverek sokaklarda büyütmüş..

Suç dosyası kabarık olan üvey baba adam öldürmekten içeri atılınca Kerik bu kez babasız kalır ve tam anlamı ile bir sokak çocuğu olur..

Her türlü pis işlere bulaşan Kerik kendi başına yaşamanın yollarını bularak judoda siyah kuşak sahibi olur ve sokaklarda karşılaştığı herkesi dövmeye başlar. Bu nedenle liseden atılan Kerik çok iyi tanıdığı sokaklarda polis olarak görev yapmak ister. Askerliğini Kore'de ve S.Arabistan'da yapan Kerik döndüğünde polis mesleğini seçer..

Sokakları ve sokak çetelerini iyi bilen Kerik mesleğinde hızla yükselir.. Kerik; suç çetelerine karşı yasa ve kural tanımaz sert davranışları ile ünlenir ve birçok hapishanenin yönetimine atanır. En son özel bir güvenlik şirketinde çalışırken Başkan Bush onu New York Polis Şefliği'ne atar.

Bir süre Irak polisini eğitmek için 4 aylığına Bağdat'a gider ve ünlü Ebu Gureyb Hapishanesi'ne uğrar!

Başkan Bush gibi Evangelist idolojiye inanan ve bağnaz bir muhafazakar olan Kerik Başkan Bush gibi ilahi güçlerin mucizesine inanır ve kendisinin de bu güçler sayesinde hidayete erdiğini söyler..

İşte böyle bir kişi artık Amerikan İç Güvenlik Bakanı.. Görevi ise iç güvenliği tehdit eden her türlü davranış ve eylemi önlemek..

Vay Amerika'da yaşayan Müslümanların haline..

Gençliğinde sokaklarda karşılaştığı herkesi düşman olarak algılayan Kerik, bundan böyle Bush'un düşman kabul ettiği tüm Müslümanların peşine düşecek. Tıpkı Dışişleri Bakanlığı'na getirilen Rice ve yandaşları gibi..

Hepsinin tek amacı var ve olacak:

Arap ve Müslüman ülke ve halklarını hizaya getirmek (!) ve İsrail'i bölgede sonsuza dek egemen kılmak..

İşte size son bir örnek..

Geçen hafta boyunca herkes Ukrayna'daki seçimleri konuştu.. Amerika; muhalefetin adayı Yuşçenko'ya sahip çıktı..

48 milyon insanın yaşadığı Ukrayna'da 30-40 bin insan sokaklara döküldü ve Başbakan Yanukoviç geri adım atmak zorunda kalarak seçim iptal edildi..

Demokrasi kazandı..

Benzer şeyler aylar önce Gürcistan'da yaşandı ve Amerika muhalefetin adayı Şakaaşvili'yi başkan seçtirdi..

Peki BOP ile Arap ve İslam dünyasına demokrasiyi getireceğini söyleyen Amerika acaba neden benzer davranışları bu ülkelere karşı göstermiyor!

Örneğin Şiiler güney'de ve Kürtler kuzeyde ayaklandıklarında acaba neden baba Bush ve sonra Clinton Irak halkına yardım etmedi.. Neden Amerika demokrasi için ayaklanan yüzbinlerce Iraklının Saddam tarafından yok edilmesine izin verdi..

Peki neden Amerika geçen ay halkın tepkilerine rağmen Tunus'ta Bin Ali'nin düzmece seçimle 5. kez seçilmesine destek verdi.. Neden Amerika geçen yıl sokaklara dökülen Azerbeycan halkının tepkisine rağmen oğul Aliyev'e sahip çıktı..

Neden Amerika Kazakistan ve Türkmenistan'daki komik seçimleri demokrasi zaferi olarak ilan ediyor ve oradaki dikta yöneticilere ve onların yerini alması beklenen oğul ve kızlara sahip çıkıyor..

Neden Amerika Ürdün Kralı Abdullah'ın keyfine göre veliaht değiştirmesine, Kaddafi ile Mübarek'in oğullarını iktidara hazırlamasına ses çıkarmıyor..

Elbette örnekleri çoğaltmak mümkün..

Ancak Amerika açısından bir şey değişmeyecek..

Amerika Arap ve Müslüman ülkelerde kendisine hizmet edecek iktidarlar istiyor..

Konu Müslüman ülkeleri ilgilendiriyorsa demokrasi Amerika'nın isteyeceği son şeydir..

Amerika Müslüman ülkelerdeki iktidarların demokrat olmamasını tercih ediyor..

Çünkü Washington biliyor ki; Arap ve Müslüman ülkelerinde yerleşecek demokrasiler mutlaka Amerika karşıtı olacaktır..

Bunun nedeni de bu ülkelerdeki halklar ya da İslam değil, Amerika'nın ta kendisidir.

İşte bu gerçeği görmemeleri için Arap ve Müslüman halklar hiçbir şekilde özgür ve demokrat olmamalıdır..

Şimdiye kadar olduğu gibi bundan böyle de Amerikan yönetimlerinin görevi bu olacaktır..

Bush ya da başkası olması çok farketmeyecektir..

İçeride Kerik gibileri Müslümaları hedef alırken, dışarda Bush ve yandaşları Arap ve Müslüman ülkelere Kerik'in demokrasisini götürecekler!

Amerika'yı sevenlere hayırlı ve uğurlu olsun!

HÜSNÜ MAHALLİ

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu