|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
|
|
|
|
17 Aralık zirvesi için hazırlanan ikinci karar taslağında, 'imtiyazlı ortaklık' yok. Nisanda 'tarama süreci', ekimde de müzakerelerin başlatılması öngörüldü.
Avrupa Birliği Dönem Başkanı Hollanda'nın, 17 Aralık zirvesi için hazırladığı ikinci taslağa göre, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik müzakerelerinin Ekim 2005'te başlaması öngörülürken, Nisan 2005'te ise "tarama süreci"nin başlatılması önerildi. NTV'nin haberine göre, Hollanda'nın üye ülkelerin büyükelçilerine sunduğu ikinci taslağa göre, zirveden Fransa ve Avusturya'nın istediği gibi imtiyazlı ortaklık seçeneğini de içeren bir karar çıkmayacak. Fakat, tam üyelik hedefli müzakerelerin sonucunun "otomatik olarak şimdiden belirlenemeyeceği" de belirtilecek. Kıbrıs sorununun bir şart olarak kabul edilip edilmeyeceği konusu ise henüz tam bir netliğe kavuşmuş değil. AB Dönem Başkanlığı, Kıbrıs'la ilgili ısrarını sürdüren Rum Kesimi'ni ikna etmeye çalışıyor. Ege'de Yunanistan'la Türkiye arasındaki sorunların da, eğer ikili düzeyde çözülemezse, BM anlaşmaları çerçevesinde çözülmesi yönündeki irade de belirtilecek. Türkiye'ye çifte güvence Borrell: Hedef üyelik Borrell: Taslak kararda Türkiye için öngörülen tek hedef tam üyeliktir. İmtiyazlı ortaklık ya da başka hiçbir alternatife yer yok. Taslağın hiçbir yerinde Kıbrıs'ın tanınması diye bir şey yok. Avrupa Parlamentosu Başkanı Josep Borrell, "Avrupa Parlamentosu'nun oylayacağı taslak kararda, Türkiye için hiçbir şekilde, hiçbir alternatif başka bir yola yer verilmiyor, atıfta bulunulmuyor. Yani Türkiye açısından öngörülen tek hedef tam üyeliktir" dedi. Türkiye'den ayrılmadan önce Atatürk Havalimanı'nda bir açıklama yapan Borrell, gezisinin, Türkiye ile katılım müzakerelerine başlanması konusundaki olumlu fikrini daha da güçlendirdiğini belirterek, "Bu şekilde Türkiye, Avrupa Parlamentosu'nun (AP)z bu süreç içerisinde rolünü çok daha iyi anladı. Biz de AP olarak, Türk halkının bu süreç için ne düşündüğünü çok daha iyi anladık. Bundan sonraki odak noktamız 18 Aralık ve sonrası olmalı. Avrupa Parlamentosu'nun oylayacağı taslak kararda Türkiye için hiçbir şekilde, hiçbir alternatif başka bir yola yer verilmiyor, atıfta bulunulmuyor. Yani Türkiye açısından öngörülen tek hedef tam üyeliktir. İmtiyazlı ortaklık ya da başka hiçbir alternatife burada atıfta bulunulmamaktadır. Parlamento, bu kararı 14 Aralıkta oylayacak. 17 Aralıkta da Avrupa Konseyi oylayacak" dedi. 'Kıbrıs diye bir şart yok' AP Başkanı Borrell, "Kıbrıs Rum Kesimi'nin tanınması yönünde bir şart ortaya çıkarılmasıyla" ilgili soruya karşılık, şunları söyledi: Şunu çok açık bir şekilde ifade etmek istiyorum: Bu karar taslağının hiçbir şekilde, hiçbir yerinde Kıbrıs'ın tanınması, yeni, son anda ortaya çıkarılmış bir şart ya da bir ön şart olarak yer almıyor. Bunun için lütfen, sorun olmayan yerde sorun yaratmaya çalışmayalım. Benim tek söylemeye çalıştığım, bir tarafla müzakere ediyorsanız, karşı tarafın var olduğunu mantıksal bağ olarak kabul etmek zorundasınız. Ama bu asla Türkiye'nin önüne bir ön şart ya da son anda getirilmiş bir şart olarak dayatılmadı. "Genç nüfusuna ihtiyacımız var" Rehn, Türklerin serbest dolaşım hakkına getirilmesi düşünülen kısıtlamaların devamlı olmasının gerekmediğini, böyle bir şeyin sadece Avrupa istihdam piyasasında ciddi sorunların ortaya çıkması durumunda mümkün olabileceğini de belirtirken, "Türkiye'den Avrupa'ya yönelik göç olacağı yönündeki endişeleri de dikkate alıyoruz. Ancak uzmanlar, Avrupa ülkelerindeki nüfusun yaşlandığı, bu nedenle birkaç yıl içinde Türk işgücüne ihtiyacımız olacağı görüşünde" diye konuştu. Rehn: B Planımız yok Rehn: Müzakerelerin hedefi tam üyeliktir. B Planı yok. Türkiye, coğrafi konumu ve güçlü ordusu ile AB'nin güvenliği için önemli. İslam dünyası ile köprü. Ayrıca genç nüfusa ihtiyacımız var. AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Türkiye ile üyelik müzakerelerinin tek hedefinin üyelik olacağını belirterek, "B planı yok" dedi. Rehn, Alman Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Türkiye'ye 1963'ten beri üyelik sözü, 1999'da adaylık statüsü verildiğini hatırlatarak, "Üyelik müzakerelerinin özelliği de buna bağlı. Müzakereler doğaları gereği her zaman ucu açıktır. Uzun ve zorlu bir süreç olacak ve hiç kimse başarılı şekilde sonuçlanacağını garanti edemez. Ancak Türkiye ile üyelik müzakereleri başlatılırsa şartlar yerine getirildiği takdirde açık hedef üyelik olacaktır. B planı yok. Komisyon müzakerelere Türkiye'de hukuk alanındaki reformların tamamlanması durumunda başlanmasını tavsiye etti. Bunun da Nisan 2005'te tamamlanması bekleniyor. O zaman Türkiye'nin siyasi ve hukuki şartları yerine getirip getirmediğini göreceğiz. Ancak müzakerelere tam olarak ne zaman başlanacağına AB ülkeleri hükümet ve devlet başkanları karar verecekler. Bunun 2005 içinde olacağını sanıyorum" şeklinde konuştu. AB, kararı erteleyemez Rehn, AB ülkelerinin bu konudaki kararı erteleyip erteleyemeyecekleri şeklindeki bir soruyu da, "Ben, takvimlere tam olarak uyulmasının takdir edildiği bir siyasi çevreden geliyorum. Müzakerelere başlanmasıyla ilgili olarak kesin bir tarih verilmesi herkesin çıkarına olacaktır" diye cevapladı. Coğrafya, ordu ve din avantajı Türkiye'nin AB üyeliğinin AB'ye sağlayacağı yararları da anlatan Rehn, "Türkiye, AB'nin ortak dış ve güvenlik siyasetine önemli katkı sağlayabilir, coğrafi konumundan ve güçlü ordusundan dolayı... Türkiye ayrıca, Avrupalı demokrasiler ile Müslüman dünyası arasında bir köprü oluşturabilir. Türkiye'nin, Avrupa'nın değerlerini İslamiyet ile bağdaştırması büyük başarı olacaktır. Bu İslam dünyası için olumlu bir örnek teşkil edecektir" dedi. "İstanbul, AB'ye üye olabilir" Borrell, "Türkiye intibalarının" sorulması üzerine de, İstanbul'un Türkiye'nin en önemli iktisadi bölgelerinden biri olduğunu belirterek, "Zengin, çok yoğun iktisadi faaliyet var. İstanbul'u tek başına düşündüğünüzde, çok rahatlıkla Avrupa Birliği üyesi olabilecek bir ülke" ifadesini kullandı. Ancak bölgesel dengesizlikler bulunduğunu belirten Borrell, Türkiye üye olduğu zaman daha geri kalmış bölgelerin AB'nin de yardımıyla daha hızlı bir şekilde kalkınabileceğini söyledi. SIRRI BIYIK / İSTANBUL
|
|
|
|
|
|
|