Başbakanlık Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, "Avrupa kendine güvense Türkiye'nin girişinden korkmaz" dedi.

Prof. Davudoğlu, Türk Tarih Kurumu, Viyana Diplomasi Akademisi, Avusturya-Türk Bilim Ofisi ve ODTÜ'nün katkılarıyla Türk Tarih Kurumu'nda düzenlenen Avrupa'daki Türkiye: Tarih, Kültürel İzler ve Kimlik başlıklı sempozyumda yaptığı konuşmada, Avrupa'nın kıtasal güç olarak kalma veya küresel güç olma tercihiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Prof. Davudoğlu, "AB'nin, küresel güç olmak istemesi halinde, çok kültürlülük ve Asya ile stratejik bağlantıları hayata geçirmesi gerekiyor. AB, 17 Aralık'ta Türkiye'ye ilişkin olarak, ya vizyon ya da risk temelinde bir karar alacak. Vizyon temelinde bakış Türkiye'nin bütün tarihi ve coğrafi derinliğini kavramayı gerektirir, psikolojik özgüven gerektirir, tereddüt halindeki bir insanın vizyon temelli bakış oluşturması mümkün değil, Avrupa kendine güvense Türkiye'nin girişinden korkmaz" diye konuştu.

Küresel güç olmanın şartı Türkiye

Davutoğlu, AB'nin kıtasaldan küresel güce geçişte Türkiye'nin desteğini yanında bulmaması halinde büyük sorunlarla karşı karşıya kalacağını, aynı şekilde Türkiye'nin de AB'ye, eklemlenen, yük olan bir ülke gibi değil de AB'ye gerçek anlamda katkı sağlayan yeni bir unsur, ortak kaderin bir parçası olarak girebilmesi gerektiğini kaydetti.

Rohan: Kıbrıs'ın sorumlusu Türkiye değil

Sempozyumun açılış bildirileri bölümünde söz alan Bağımsız Türkiye Komisyonu Raportörü Büyükelçi Dr. Albert Rohan, 17 Aralık'taki kararın Türkiye için açık bir müzakere tarihini içermesi ve bu tarihin mutlaka gelecek yıl içinde olması gerektiğini söyledi.

Türkiye'ye yeni koşulların öne sürülmemesi gerektiğini belirten Rohan, serbest dolaşımın kısıtlanmasına dair bir şart konulmasının da yanlış olduğunu vurgulayarak, Lahey Adalet Divanı'nın da böyle bir şeyi kabul etmeyeceğini kaydetti. Rohan, Kıbrıs sorununun çözülememiş olmasının Türkiye'nin sorumluluğunda olmadığını da vurguladı.

YAKUP BULUT / ANKARA

« Geri Dön