HAMİT ETEEVRANS
Show TV'deki dizinizin çalışmaları nasıl gidiyor? Neler yapıyorsunuz?

Show TV'de yayınlanan 'Gece Yürüyüşü' adlı program, Tarık Akan'la birlikte oynadığımız bir dizi. 13'üncu bölümünü çektik. Devamının olup olmayacağının kararı, önümüzdeki günlerde belli olacak. Bunun dışında ATV'de başlayacak yeni bir dizim var. Dizi çalışmalarına aralıksız devam ediyorum'

-ATV'de başlayacak dizinin içeriğinden bahseder misiniz?

Dizi Muğla'da çekilecek ve bir konakta geçecek. Dizinin senaryosu şöyle, 'Bir kadının üç kızı var. 4'üncüsüne hamile kalıyor. Eşi erkek olsun diye çok dua ediyor ama yine kız çocuk doğuyor. Aynı anda köylerinde bir erkek çocuk dünyaya geliyor. Kadın, doğan kız çocuğunu erkek doğuran kadına veriyor, erkek çocuğu da kendi alıyor. Çocuğunu aldığı aileye de bir miktar para verip, İstanbul'a gönderiyor. Seyircilerin beğeneceğini umduğum dizide ben Emrah'ın annesi rolünü oynuyorum'

-Televizyonlardaki dizilere bakış açınız nedir?

Ekranlarda çok dizi var. Dizilerin hızına yetişemiyorsunuz. Rekabet her zaman güzeldir. Rekabet kaliteyi getirir ama ne yazık ki televizyonlarda bunu göremiyoruz. Kaliteyi getirmesi diye düşünülürken, dizilerin kalitesinde bir düşüş oluyor. Bu da o dizilerin sonu oluyor. En çok, 'En Son Babalar Duyar', 'Bir İstanbul Masalı', 'Avrupa Yakası' adlı dizileri izliyorum. Bu sektörde kötüler elendiği için dizi sayısı azalıyor. Diziler 3 bölüm çekildikten sonra bitebiliyor. 'Bir İstanbul Masalı' ve 'Avrupa Yakası' reyting yapan ve uzun zamandır kendi çizgisini koruyan diziler kategorisine giriyor.

-Peki Yeşilçam'ı özlüyor musunuz?

Tabiî ki özlüyorum. Keşke benim sinemaya girdiğim dönemlerde çekilen filmler gibi şimdi çekilebilse. Yeşilçam Sokağı'na gittiğimde hüzünleniyorum. Orada oturan oyuncuların durumları beni çok üzüyor. İyi filmler çekilmiyor değil ama çok az çekiliyor. Türk sinemasının daha bir kanunu yok. Sinemada çalışan oyuncuların sosyal güvencesi bile yok. Sinema kanununun çıkması, telif haklarının düzenlenmesi ve yapımcılara teşvik verilmesi gerekiyor. AB'ye girmeyi bekliyoruz. Eğer girersek hakkımızı savunabileceğiz.

Oyuncu olmasaydım doktor olurdum

Tiyatro ve sinema oyunculuğunun yanısıra bir hastanenin halkla ilişkiler müdürlüğünü de yürüten Perihan Savaş, "Oyuncu olmasaydım doktor olurdum" diyecek kadar sağlık sektöründe olmaktan mutlu. İnsanların sağlıklı olduğunda birşeyler üretebileceğine inandığını söyleyen Perihan Savaş'ın dilinden sağlık sektöründe olmanın iyi tarafı: Zor oluyor ama sağlık sektörünü çok seviyorum. İnsanların sağlığı beni çok ilgilendiriyor. İnsanların sağlıklı olduklarında bir şeyler üretebileceklerine inanıyorum. Halkla ilişkiler müdürlüğü yaptığım hastanede kalan hastalara moral ziyaretleri yapıyorum. Bu ziyaretleri çok önemsiyorum. Tiyatro oyuncusu olmasaydım doktor olurdum. Babam diş hekimiydi ve doktorluğu çok seviyordum. Beni kan tutmaz ve bir defa ameliyat bile seyrettim.