|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
|
|
|
|
GURDAL : Bir SSK'lı yaş ve çalışma hizmetini doldurduğu takdirde ödenmemiş prim borçlarını peşin veya taksitlendirerek ödeyebilir ve hemen emekli olabilir mi? Okuyucumuz, sorusunu yaşanan olayı belirtmeden yazmış. Çünkü sigortalılık süresini ve yaşını tamamlamasına rağmen prim ödeme günlerinde eksiklik varsa bunları borçlanıp peşin veya taksitle ödeme yoluyla tamamlaması mümkün değildir. Ancak okuyucumuz, sigortalı olmasına ve işvereni tarafından primleri beyan edilmesine rağmen, ödenmemişse, SSK zaten faiziyle birlikte borçlu kalınan prim tutarını ödemesini yazıyla tebliğ edecektir. Bu takdirde borç tutarının peşin veya taksitle ödenmesi mümkündür. Taksitle ödemenin şartlarını SSK belirleyip uygulamaktadır. Ama okuyucumuzun sorusunun noksan olan prim ödeme günlerinin sonradan borçlanmayla tamamlanmasına yönelik olduğunu değerlendirdiğimden, SSK'nın böyle bir uygulamasının olmadığını söylemek durumundayım. Noksan prim ödeme günleri, zorunlu sigortalılık sona ermişse ve şartları varsa isteğe bağlı sigortalılığa başlayarak ve noksanlık tamamlanana kadar devam ederek, tamamlanabilir.
Çalışan kız çocuğu, babasının ölümü nedeniyle ölüm aylığından yararlanabilir mi ?
Meryem YILMAZ: Ben, bir devlet okulunda öğretmenim. SSK emeklisi babam 7 yıl önce vefat etti. Şu an onun maaşından yalnız annem faydalanıyor. Evli değilim. Çalışmama rağmen o maaştan ben de faydalanabilir miyim? Köşenizde cevap verirseniz sevinirim. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 68. maddesinin 1-C-a. fıkrasında yer alan hükme göre, çalışan kız çocuklarının ölen babasının aylığından yararlanması mümkün değil. Bu durumda okuyucumuza olumlu cevap veremiyorum. Bazıları sigortasız çalışarak bu aylıktan da yararlanma çabası gösteriyor. Böyle bir durumun tespiti halinde ciddi sorunlar doğmaktadır. Bu durum, hukuki olmadığı gibi, etik de değil.
İş, sosyal güvenlik ve vergi mevzuatı yönünden cevap verebilir misiniz ?
Hüseyin BÜYÜKBAŞ: İşyerimizde çalışan bir personelimiz ay sonunda emekli oldu, aynı işyerinde tekrar ay başından itibaren sosyal güvenlik destekleme primine tâbi olarak çalışmaya başladı, bu kişinin kümülatif vergi matrahı sıfırlanarak ilk basamaktan mı, vergi kesilecek yoksa, aynı kümülatif vergi matrahının üzerine mi devam edilecek. Bu kişinin girişini ve çıkışını EK-1, EK-2 ile Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne bildirmeye gerek var mıdır? Ayrıca 2003 yılında senelik izin hakeden tüm çalışanlara 2 günlük izin ilavesi yapılacak mı ? Yoksa kanun çıktıktan sonraki tarihteki hakedenlere mi uygulanacak bu konularda bizi bilgilendirirseniz sevinirim. Sosyal güvenlik destek primi ödenerek çalıştırılan sigortalının vergi matrahının hesabında, Gelir Vergisi Yasası hükümlerine göre, bir takvim yılı kriteri bir kenara bırakılamaz. Başka bir ifadeyle 2004 yılı başından beri sigortalı çalışan bir işçi, 25 Haziran'da emekli olsa, 01 Temmuz'da belirtilen şekilde çalışmaya başlasa, Temmuz 2004 ve müteakip ayların ücretleri ödenirken, hangi oran üzerinden stopaj yapılacağı konusunda önemli olan kümülatif vergi matrahına esas tutar, 2004 yılı başından itibaren hesaplanan kümülatif vergi matrahıdır. Emeklilik sonrasındaki dönem için sıfırlamadan söz edilemez. Emeklilik, önceki iş sözleşmesinin sona ermesine neden olduğuna göre, emeklilik tarihi esas alınarak, Ek-2 işçi çıkış bildirim listesinin düzenlenerek yasal süresi içerisinde; ve sosyal güvenlik destek primiyle çalışmanın başlama tarihi esas alınarak Ek-1 işçi giriş bildirim listesinin düzenlenip yasal süresi içerisinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İlgili Bölge Müdürlüğü'ne verilmesi veya gönderilmesi gerekmektedir. 2003 yılı yıllık ücretli izinleri konusunda, genel bir kural koymak mümkün değil. 4857 sayılı İş Kanunu'nun uygulanabilmesi için, yıllık ücretli iznin 10.06.2003 tarihi ve sonrasında hak edilmesi gerekmektedir. Bu tarihten önce, yani 09.06.2004 tarihi ve öncesinde hak edilen yıllık ücretli izinlere 1475 sayılı İş Kanunu'nun yıllık izne ilişkin hükümleri uygulanabilecektir. İşverenlerin işçi lehine uygulamalarının mümkün olduğunu düşünüyorum. Zaten geçiş döneminde bu tür yaklaşımlar öne çıkmaktadır.
Son 5 yılın ihracat şampiyonu olan 500 firmanın adları nereden öğrenilebilir ?
Said YAZICI: Ben Marmara Üniversitesi pazarlama yüksek lisans öğrencisiyim ve tez konumla ilgili olarak son 5 yılın ihracat şampiyonu olan 500 firmanın adları, sektörleri ve varsa hangi ülkelere ihracat yaptıkları bilgilerine yada bu bilgilerden hangileri elinizde varsa veya nerede bulabileceğimi söylerseniz çok sevinirim....Yalnız ben bir çok ihracat merkezi ile görüştüm telefonla ya da danışmadaki kişiler bu bilgilerin ellerinde olmadığını söylediler, eğer bana sizde bu bilgi yoksa ve başka yere yönlendirirseniz oradan bir isimde verirseniz çok sevinirim. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)'nin bu konuda bir kitabı var. Yararlanabilirsiniz.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |