AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Soruyu doğru sormak

Avrupa Birliği'nin (AB) de üzerinde durduğu 'ruhban okulu sorunu' önümüzdeki günlerde daha da içinden çıkılmaz bir hal alacak gibi. "Ben olsam, benim elimde olsa" diye başladığı "Sorun 24 saatte çözülür" cümlesi bile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in başına dert oldu. Belli çevreler bu sorunun çözülmesine şiddetle karşı çıkıyor.

Aslında, bu sorun, 12 Mart 1971 darbesi ertesi anayasa değiştirilip 'özel yüksek okullar' kapatıldığından sonra ortaya çıktı. O tarihten önce Heybeliada'da ruhban okulu vardı ve öğrencisizlikten kapanana kadar da varlığını sürdürmüştü. Şimdi ise, 1982 Anayasası'nın bütün yüksek öğretimi YÖK'e bağlaması yüzünden, eski ruhban okulunun yeniden açılmasının önünde ciddi engeller bulunuyor.

Konunun çözümüne karşı çıkanların derdi anayasal engeller değil; konu yalnızca ülkemizdeki Ortodokslar veya 'ruhban okulu' ile sınırlı kalsa herhalde onlar da itiraz seslerini fazla yükseltmeyecekler. Türkiye'den veya Ortodoks Dünyası'ndan rahip olmak üzere gelecek beş-on heveslinin bir tehlike teşkil etmeyeceğini herhalde herkes bilir. İtirazcıların derdi, surda bir gedik açılırsa çok daha farklı taleplerin oradan gündeme taşınacağı endişesi. Biri, geçenlerde, "Ya Nakşibendi Üniversitesi kurmak isteyenler çıkarsa?" diye açıkça yazdı da zaten... Soru böyle yanlış sorulursa sorun da çözülmez tabii...

'Nakşibendi' diye kast ettiği kimlerse, onların önderi konumundaki biri çıkıp "Hayır, öyle bir talebimiz olmayacak" dese, büyük ihtimalle, Patrikhanenin Heybeliada'da ruhban okulu açmasına ses çıkarmayacak, belki de bunun için çözüm bile üretecekler... Ancak ülkemizde 'resmî' olarak bir Nakşibendi varlığı yok, olsa da 'yasak' sayıldığı için itirazcılara böyle bir güvence verilemiyor.

Bu durumda ne yapılabilir?

İlk önce yapılması gereken Rum Patrikhanesi'nin niteliği ve ruhban okulunun gerekliliği konusunda açık seçik bir görüşe sahip olmaktır. Statüsü Lozan Antlaşması tarafından belirlenmiş Patrikhane, o statüye hiç dokunmadan, karşılıklı güvencelerle, bir 'ulusal kilise' haline getirilebilir mi? Böyle bir durum Türkiye'nin çıkarına bulunursa ruhban okulunun açılması kolaylaşacaktır.

Ruhban okulu açılabilmesi için YÖK'ün anayasal çerçevesinin yeniden çizilmesi gerekiyor. Hükümetin epeydir üzerinde çalıştığı, ancak çeşitli kaygılarla üstelemekten kaçındığı yeni YÖK Yasası da, çıkarılsa bile, anayasal çerçeve sebebiyle, fazla etkili olamayacak. Oysa, anayasanın YÖK ile ilgili maddeleri, muhalefetten de destek alınarak, yeniden yazılabilir. Daha demokrat ve özgürlükçü bir yüksek öğretim yönetimine CHP'nin de destek vermesi beklenir; o vermese bile, bugünkü Meclis'te o yönde bir anayasal çoğunluğa yine de erişilebilir.

Anayasa değişikliğine gidilmeden de sırf ruhban okulu ile ilgili bir formül bulmak mümkün... Çeşitli şirket ve kurumlar özel kurslar ve dershaneler açarak bitirenlere diploma veya sertifika vermiyor mu? Patrikhane de, değerini kendisinin belirleyeceği diplomalar verebileceği kursları neden açamasın? Özel kursların denetimini hangi devlet birimi yapıyorsa, aynı birim, ruhban okulunu da denetleyebilir. Verdiği diplomaların ne için geçerli olacağını da varsın o diplomaları alan dinadamlarını görevlendirecek kiliseler düşünsün...

Bugüne kadar hep tersten sorulan soruyu doğru sormanın artık zamanı geldi. Türkiye bu konuyu, yalnız AB üyeliği önünde engel teşkil ettiği ve aleyhinde sıkça gündeme taşındığı için değil, AB söz konusu olmasa da 'ulusal çıkar' hesabıyla ele almalıdır. Üzerinde esas düşünmemiz gereken doğru soru şu: "Türkiye toprakları üzerinde ders alan insanların dünyanın her tarafında Ortodoks Kilisesi rahibi olarak görev yapmaları, aynı kişilerin aynı görevi Türkiye dışında aldıkları eğitim sonucu üstlenmelerinden daha uygun değil mi?"

Bizim sorunumuz galiba doğru soruyu bir türlü soramamak...


« Geri Dön

11 Ekim 2005
Salı
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED