AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
İnsani ya da stratejik: Afganistan seçimleri

Stratejik önemi nedeniyle, Amerika'nın demokrasi, özgürlük hatta refah getirme iddialarını gerçekleştirme alanı olara görülen Irak'taki gelişmelere kilitlenmiş durumdayız. Bu stratejik önem konusu o kadar belirleyici ki, hepimiz anayasanın kabul edilip edilmediği, katılım oranı gibi sonuçlardan hareketle bir tür Iraklıların demokrasi sınavından geçip geçmediğine kilitlenmiş durumdayız. Dünyanın büyük kesiminde hala demokrasi geçerli değilken Iraklıların demokrasi sınavına tabu tutulmasının tek nedeni Amerikan işgalinin onaylanması olduğunu bilmeyen yok. Amerika için son derece önemli olan bu demokrasi sınavından iyi not almanın Iraklıların hayatını ne yönde değiştireceği gibi 'insani sorunlar'la aslında fazla kimsenin ilgilendiği yok. Çünkü Irak'a gösterilen ilginin kaynağı insani gerekçelerden çok 'stratejik gerekçeler'den kaynaklanmaktadır da ondan.

Afgan seçimlerinin gösterdiği

Benzer stratejik gerekçelerden dolayı gerçekte Amerika'nın sınavdan geçmekte olduğu başka işgal bölgesindeki Afganistan'daki siyasi gelişmeler gölgede kaldı. Nedeni çok basit: Afganistan stratejik anlamda ikinci planda, Amerika açısından ekonomik ve siyasi olarak Irak kadar önem arzetmemektedir. Temel yaklaşım, stratejik çıkar açısından elverişlilik olunca, insani konular ikinci plana itilmektedir. Sadece aynı güçün işgali altındaki iki bölgedeki demokratikleşme görüntüsüne verilen önem bile sorunun hiç de insani olmadığını; ne burada yaşayan insanların hayatını iyileştirmek ne de buradan kaynaklanan tehditin bertaraf edilmesi gibi gerekçelerin inandırıcı olmadığı kendiliğinden ortaya çıkar. Kimseyi aldatmanın anlamı yok: Amerikanın, ne işgal gerekçesi olarak gösterdiği tehditlerin gerçek bir karşılığı var ne de askeri varlığının kalıcılığını meşrulaştırmak için öne sürdüğü insani gerekçelerin geçerliliği var. Irak'ın adım adım parçalanarak daha da kaotik ortama giden süreci bizzat hazırlayan ve dayatan, rakipsiz askeri gücü altında her gün yüzlerce sivilin can vermesine neden olan Amerika'nın bölgedeki varlığına, küresel iddialarına insani gerekçeler geliştirmek ancak enformatik bombardıman altında gerçekleşebilirdi. Gözümüzün önünde yaşananlar bile kimi strateji/k yazarların, ABD'nin stratejik çıkarlarını nasıl insani gerekçelerle pazarladıklarının anlaşılmasına yetmiyor.

Amerikanın 'adam etme' iddialarıyla işgal ettiği Afganistan'da da Iraktakine benzer süreçler yaşanıyor. Mesela üzerinden bir aydan fazla süre geçtiği halde sonuçların açıklanmadığı bir ülkede demokratikleşme iddialarının ne kadar geçerli olduğu hakkında fikir verebilir. Daha da önemlisi resmi olmamakla birlikte kesinleşen bazı sonuçlar adam etme projesinin pek istenilen düzeyde gitmediğini gösteriyor.

Geçenlerde "İslamcıların ve Mücahitlerin kesin zaferi" başlığıyla sonuçları duyuran New York Times (23 Ekim 2005) sandıklatan çıkan sonucun hiç de Amerika'nın istediği gibi olmayacağını ima ediyordu. Katılımın son derece düşük olduğu seçimlerde, dünya medyasına yansıyan haberlere göre neredeyse seçimin boykot edildiği bir ilgisizlik vardı ve halkın sürece ilişkin hiçbir beklentisini kalmadığını gösteriyordu.

Ancak Amerika'nın bu önemli gazetesine "İslamcıların kesin zaferi" başlığını atmasına neden olan gelişmeleri iyi analiz edildiğinde son derece iki yüzlü ve çıkar hesabına dayalı "adam etme" projesinin bir tür ters teptiği sonucuna varılabilir. Afganistan'da yaşanan bu ters tepme olayının başka bölgelerde de gerçekleşmesi pek mümkündür, zaten farklı boyutlarda da olsa fiili durum onu gösteriyor.

İttifak dağılıyor

Talibanı indiren Amerikanın atadığı Karzai bir tür koalisyonla denge kurmaya çalışmıştı. İslamcı terörle küresel savaşa giren Amerika Afganistan'da büyük ölçüde Taliban karşıtı ama İslamcı olarak bilinen güçlerle işbirliği yaparak denetim kurabildi. Ne var ki siyasi tarihte sık sık yaşandığı üzere, Karzai'nin ikinci döneminde, bir ayıklanma yapılarak Batı yanlısı sayılmayan karizmatik isimler bile kabineden temizlendi. Taliban karşıtlığı nedeniyle Amerikan ittifakını meşrulaştırmakta mahzur görmeyen bu isimlerin kısa bir süre sonra tasfiye edilmeleri onları başka bir yöntemi denemeye yöneltti. Amerikan ordusuyla birlikte Kabil'e giren Kuzey ittifakının cihat geleneğinden gelen namlı komutanları, bir dönem devlet başkanlığı yapan Burhaneddin Rabbani (modern dönem Afgan tarihinin Peştun olmayan iki devlet başkanından biri) gibi isimler seçimlere girerek süreci etkileyeceklerini düşündüler. Resmi olmamakla birlikte Cemaait-i İslami lideri Burhaneddin Rabbani, İttihad-ı İslami lideri Abdül Rab Resul Sayyaf gibi isimlerin parlamentoya girmesi kesinlik kazanmış görünüyor. En az 50 kadar mücahit komutanının sandıktan çıktığı gelen haberler arasında. Sadece Kabil bölgesindeki 33 sandalyeden en az yarısının mücahit komutanlarının kazandığı anlaşılıyor. Bir zamanlar Karzai'nin hükümetinde yer alan ve şimdilerde muhalefete geçen Tacik siyasetçilerden Yunusu Kanuni, Hazaralardan Muhammed Muhakık gibi karizmatik isimlerin seçilmesi işlerin hiç de istenildiği gibi gitmediğini gösteriyor.

Bu arada Afgan seçimlerinde yaşanan bir başka ilginç gelişme de kadınların şimdiden 68 sandalyeyi almış görünüyorlar. Çünkü hazırlanan yeni yasaya parlamentonun yüzde 25'nin kadınlara ayrılması bir zorunluluk. Burada yürütülen kadın siyasetinin ideolojik arkaplanı ayrı bir analiz konusu. Kadını modernleşme, dönüştürme aracı olarak gören bildik oryantalist bakış açısından bağımsız olmayan bu yasal zorunluluk, kadın haklarından çok Afgan toplumuna yönelik bir dönüşüm stratejinin parçası olduğunu belirtmeye gerek yok. Kadın üzerinden üretilen, feminenleştirilen doğu imajı, yine kadın eliyle dönüştürme politikaları olarak ortaya çıkar. "Örtüsünü atan ve özgürleşen kadın" imajını pekiştirmeye yönelik haberlerin modern versiyonların Afganistan özelinde yeterince izleme imkanımız oldu.

Yeni figürlerin Afgan siyasetinde ne kadar etkin olacaklarını şimdiden kestirmek zor. Sonuçta işgal altında bir ülkede yürütülen siyasetin demokratik görüntüyü kurtarmaktan ileriye gidemeyeceği çok açık.


27 Ekim 2005
Perşembe
 
AKİF EMRE


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED