WASHINGTON- Hükümetler söz konusu olduğunda işadamlarından hep şikâyet dinlemeye alışkın kulaklarımız, Koç Holding yönetim kurulu başkanı Mustafa Koç'un siyasîler ve bürokratlar için esirgemediği övgüleriyle çınlıyor. Bir noktayı hemen kaydedeyim: Ülkemizin en büyük sanayi grubunun başındaki Mustafa Koç'u dinlerken, Türk ekonomisinde yaşanan dönüşümün gerçek boyutunu daha iyi anladım.

"Madem buradasınız, 15 dakikanızı olsun bize ayırabilir misiniz?" ABD'ye doğru yola çıkmadan, Koç Holding zirvesinin gezi programından haberdar olan Amerikalı dev şirketlerin patronları bu talebi her yoldan iletmişler... Muhtemelen daha önce 'değerli' vakitlerini Türk patronlara ayırmakta zorlanan büyük işadamları bunlar... Talebi Türkiye'nin artan önemine bağlama eğilimde Mustafa Koç...

Türkiye'nin dışarının da müthiş ilgisini çeken yeni kazandığı değer bizdeki büyük şirketlerin de özgüvenlerini artırdı. Koç Holding ülkemizin en büyük sanayi ve ticarî kuruluşu olabilir, ama ne de olsa bilmediği sularda yüzmeye ters bakan 'muhafazakâr' bir yapısı var. Pek çok alanda öncülük ettiği halde, zaman içerisinde, bazı alanları sonradan ortaya atılan rakiplere kaptırdığı da biliniyor. Bunun bir bölümünün kendilerini hatalarıyla olduğunu da itiraf ediyorlar. Şimdi ise 'radikal' bir büyüme programı içerisinde Koç; büyük özelleştirmeleri gözü hizasında tutuyor...

En fazla üzerinde yoğunlaştıkları özelleştirme 'Tüpraş'. Tüpraş'ı özelleştirilen başka tesislerden farklı bir yere koyuyorlar. Teknolojisi yeterli, büyük ve iyi bir iş dalı olarak görüyorlar. "Şimdiye kadar hiç zarar etmemiş kamu kuruluşu" diyor Mustafa Koç Tüpraş için... İhaleye girerken yanlarında görmek isteyecekleri yabancı ortağı yalnızca 'finans gücü' ile belirlemeyecekler; "Stratejik ortak arıyoruz" sözü yine ona ait...

Koç Holding'in kültür alanıyla da ilgilendiği biliniyor; grubun ilgisi içerisinde bulunan birkaç müze var. Önümüzdeki on yılda, ABD ile Türkiye arasında, iki ülke halklarının birbirlerini daha yakından tanımalarını sağlayacak bir dizi kültür hizmetine Koç katkı sağlayacak. Smithsonian kurumuyla imzalanan sözleşme gereği, bu on yıl içerisinde, Türk tarihinin eşsiz eserleri ABD'de sergilenecek; buna karşılık, ABD sınırları dışına pek çıkmamış değerli bazı eserler de Türk halkının ilgisine sunulacak... "Sadece İstanbul ve Ankara değil, Anadolu kentlerinde de dolaşacak sergiler" diyor Mustafa Koç...

Bunları, Smithsonian'da açılan 'Stil ve Statü' genel başlıklı Osmanlı saray kıyafetlerinin tanıtıldığı bir sergi vesilesiyle bulunduğumuz Washington'da konuşuyoruz. Kültür Bakanlığı tarafından başlatılan tarihî eserlerimizi yurtdışında tanıtma girişiminin destekçilerinden biri Koç Holding... Kültür alanında yürütülen çalışmaları beğendiğini ifade ediyor; işbirliği bir çok başka konuda da sürecekmiş...

Anladığım kadarıyla, ülkemizin en büyüğü olmaktan öte amaçları var Koç'un; dünya ölçeğinde de varlığını kabul ettirmeyi planlıyor. Bunu sağlamak için ülkemizin diğer büyük sanayi kuruluşları ve holdingleriyle dayanışma içerisine girmeyi arzuluyor. Gözü yurt dışında ve marketler zincirini daha da genişletme çalışmaları sürüyor.

Dikkatimi çeken bir proje Anadolu sermayesiyle ortaklık düşüncesi... Bütün bâyilerine mektup gönderip yeni alanlara açılırken sermayeleriyle yanlarında yer almayı düşünüp düşünmeyeceklerini sormuşlar... Gelen tepkilerin çok olumlu olduğunu anlattı Mustafa Koç...

Hükümetin izlediği ekonomik politikaları başarılı buluyor. Avrupa Birliği (AB) konusunda kazanımları da öyle. "Türkiye önemli bir eşiği aşıyor" tespiti de Mustafa Koç'a ait. Ali Babacan için övücü sözler söyledi; Merkez Bankası başkanını da beğendiği anlaşılıyor. Günlük siyasete taraf olarak girmek niyetinde değil; Merkez Bankası başkanının göreve devamı konusunda, "O tabii hükümetin bileceği bir iş" demekle yetindi.

Büyük patronların "Hepimiz aynı gemideyiz" diye düşünmesi rahatlatıcı.

FEHMİ KORU

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan