|
|
|
Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
|
|
|
|
644. Kırpınar Yağlı Güreşleri Samsunlu Şaban Yılmaz'ın zaferiyle sonuçlandı. Şimdi, yağlı güreşi seven ya da sevmeyenler "Şampiyonluk Şaban Yılmaz'ın hakkı mıdır" diye düşünecek olurlarsa söyleyecek bir tek söz var. Hakkı olmasına hakkıdır ama, başpehlivanlık doğrusunu söylemek gerekirse daha mert bir mücadele ister. Şaban Yılmaz'ı ilk tur güreşlerinden itibaren dikkatle izledik. Kimi zaman işin şov tarafına kaçtı, kimi zaman da hakemleri kandırabilir miyim dalaveresine saplandı. Bazı güreşlerinde, rakibini çayırda bırakıp kazanmadığı maçı kazanmış gibi yapıp zafer naraları atmasını yadırgadık doğrusu. Finale gelince... Yaklaşık 50 dakika güreştiler. Ekrem Yavuz da, Şaban Yılmaz da o kadar yorulmuşlar ki, finale saklayacak güçleri kalmamış. Bu böyle olmamalı. Ya her önüne gelen bu güreşlere katılmamalı, ya da pehlivanlar kendilerine çok daha iyi bakmalı. Kule hakemlerinin Yavuz ve Yılmaz'a verdiği ikişer ihtar çayırdaki güçsüzlüklerinin, takatsizliklerinin açık bir ifadesidir. Bu son yazımızda da Ahmet Taşçı'ya değinmeden geçemeyeceğiz. Taşçı, ilk günü 3 galibiyetle kapamıştı. Çeyrek final kuraları çekildiği zaman, herkesin düşüncesi "Ahmet Taşçı bu işi götürür" şeklinde oluştu. Ancak Taşçı, bu işi götüremedi. İki ihtardan sonra Edirneli rakibinin elini havaya kaldırıp bir yerde pes etti. Bundan sonrası ne olur Taşçı için? Bize kalırsa 644. Kırkpınar şampiyonlar şampiyonu, büyük efsane Ahmet Taşçı'nın sonu olur.
|
![]() |
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |