T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ
T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
| |
| ||
| |||
|
G Ü N D E M | 21 MAYIS 2006 PAZAR | |
| |||
|
| |
Ecevit için son şans cerrahi müdahaleydi
Doktorlar Ecevit'in beynine yapılan müdahalenin son çare olarak uygulandığını açıkladı. Nöroloji uzmanları müdahalenin ardından da yaşam şansının düşük olduğunu, bu gibi vakalarda hayat kurtarılsa da felç riskinin yüksek olduğunu belirtti Yüksek tansiyona bağlı olarak beyin kanaması geçiren eski Başbakan Bülent Ecevit'e yapılan müdahalenin her beyin kanamasında yapılmadığı, hayati tehlikesi olduğu takdirde son şans olarak gerçekleştirildiği belirtildi. Nörologlar, bu tür müdahalelerin ardından yaşam şansının çok az olduğunu, yaşam mücadelesinin kazanılması halinde de felçli bir hayatın sürdürüleceği belirtildi. UYUTULMA NEDENİ "Tansiyona bağlı beyin kanaması" teşhisi konulan Ecevit'in beynindeki kanamanın miktarının çok fazla olması nedeniyle ameliyatı gerçekleşirken uzmanlar, "Kanamanın miktarı zayıf olsaydı, ameliyat yapmazdık" dedi. Beyin cerrahı uzmanları bu tür olaylarda yaşam şansının yüzde 1'lere kadar düştüğünü açıklayarak, bu şansın da 2 günlük uyku süresinden sonra ortaya çıkacağını belirttiler. Bu tür ameliyatlarda uyanık durumda hastanın başını hareket ettirmesi durumunda beynini sarsarak, ölümle burun buruna kalabileceğini ifade eden uzmanlar, 2 günlük uyutma kararının da bu nedenle alındığını açıkladı. Uzmanlar kanamanın beyinde yol açtığı tahribatın çok büyük olduğunu dile getirirken, beyne "ventrikül drenaj" uygulandığını bu işlemle beynin rahatladığını vurguladılar. TÖRENE GİTMEMELİYDİ
Ameliyatla ilgili değerlendirme yapan Ecevit'in eski sağlık ekibinden bir profesör, "Ancak hayati tehike olduğunda bu ameliyat gerçekleştirilir. Biz buna tıp dilinde anlaşılır bir şekilde beynin yer değiştirmesi diyoruz. Bu gerçekleştiğinde müdahale kaçınılmaz olur" dedi. Müdahalenin çok tehlikeli olduğunu belirten yetkili, "Ameliyat sonrasında da hayati tehlike devam eder. Çok az bir şans vardır. Beynin sol tarafına müdahale edildiğine göre sağ taraf felçli olur. Elini kolunu oynatamaz, konuşma düzeni bozulur" dedi. Bir süre Ecevit'in sağlık ekibinde görev alan yetkili, Ecevit'in Kocatepe Camii'nde binlerce insanın katıldığı cenaze törenine katılmasının doğru olmadığını belirterek, "Buna kim izin verdi bilmiyorum, bu tür olaylar bu hastalar için tehlikelidir" diye konuştu.
Madenciler Karaoğlan'ı unutmadı Dün sabah saatlerinde Ecevit'i ziyaret eden İran Büyükelçiliği yetkililerinin ardından maden işçileri üzerlerinde tulumları ve baretleriyle birlikte Ecevit'i ziyaret etti. Bartın Amasra'dan gelen 15 maden işçisi, beraberlerinde Ecevit'in posterlerini de taşıdı. Ameliyattan sonraki ilk gün eşini görmesine izin verilmeyen Rahşan Hanım da, dün sabah yoğun bakım ünitesine alındı. Eşini solunum cihazında ve uyurken gören Rahşan hanımın duygusal anlar yaşadığı, gözlerinin dolduğu ve yanında fazla kalamadığı öğrenildi. Gerginliğin aşılması lazım 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, eski bakanlardan İsmet Sezgin ve partililerden Yıldırım Avcı ile Bülent Ecevit'i GATA'da ziyaret etti. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Demirel, "Sayın Ecevit'e geçmiş olsun dileklerimizi iletmek üzere geldik" derken, Ecevit'in bir an önce sağlığına kavuşmasını istediklerini söyledi. Rahşan Ecevit'in çok soğukkanlı göründüğünü ifade eden Demirel, Türkiye'nin gergin günler yaşadığına dikkat çekerek, "Bu gerginliğe Türkiye tahammül etmez. Gerginliğin aşılması lazım" dedi. Demirel, cenaze törenindeki tepkilerin hatırlatılması üzerine ise halkın ne zaman ne yapacağı hakkında pek fazla yorum yapmanın mümkün olmayacağını kaydetti. O çok badire atlattı DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, doktorlarının verdiği bilgiye göre, GATA'da tedavi gören eski başbakanlardan Bülent Ecevit'in durumunda "olumsuzluğa doğru en ufak bir gelişmenin " bulunmadığını bildirdi. Sezer, hastane önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bugün yapılan detaylı testlerin sonucuna göre Ecevit'in sağlığının iyiye gittiğini belirterek, "Bu, gerçekten sevindirici bir gelişme" dedi. Bazı yayın organlarında Ecevit'in komada olduğunun yazıldığını ifade eden Sezer, "Doktorlar bu durumu 'koma' olarak değil uyutulma olarak değerlendiriyorlar. İkisinin farklı durumlar olduğunu açıklıkla söylüyorlar. Bu uyutmanın nedeni, vücutta yenileşmenin daha kolay sağlanması" diye konuştu. Sezer, Ecevit'in bugüne değin her konuda çok badireler atlattığını vurgulayarak, "Bu gücüyle, bu kararlılığıyla bugünkü durumu da aşacaktır" dedi.
|
|
|
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
|
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |
