T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 21 MAYIS 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Hayrettin KARAMAN

Demokrasiyi kurban etmek

Cumhurbaşkanı seçimine bir yıl kala, onu bu Meclis'e seçtirmek istemeyenlerin birçok olay çıkaracağı, ülkede bunalımı teşvik ve tahrik edecekleri söylenip durdu. Olaylar için bahaneler gerekli, bunlar ne olacak derken baktık ki, Batı cephesinde değişen bir şey yok, yine irtica istismarı sözkonusu. Bazı çevrelere göre bu Meclis'in çoğunluğu Cumhurbaşkanı seçerse seçilen "irticanın adamı" olacaktır; başka bir deyişle AK Parti ülkeyi adım adım irticaya sürüklemektedir.

Buna kanıt mı istiyorsunuz?

Rejimi korumayı (bu konuyu kullanarak demokratik olmayan yollardan iktidara ulaşmayı veya iktidarın yetkilerini kullanmayı) üstlenen çevrelerin en etkili araçlarından bir olan medyada kanıtlar arka arkaya sökün etti: "Filan belediye başkanı evlenen çiftlere bir ilmihal kitabı veriyormuş, falan üniversitede 31 Mart'ta Kur'an okunmuş, 23 Nisan törenlerinde küçük kızlara çarşaf giydirmişler, Parlamento'da imam hatipli bir genç konuşmuş, Atatürk'ün heykeline çiçek koyarken AK Partili İlçe Başkanı sakız çiğniyormuş..."

Evet, gerçekten kanıtlar bunlardan ibaret. Bir zamanlar Kudüs Gecesi'ni gövde gösterisi için bahane edenler şimdi -anlaşılan- bunları bahane edecekler. Muhalefetin bağnaz sözcülerinden biri iki gün önce şöyle diyordu: "Ya bırakacağız bu iktidar ülkeyi adım adım şeriata götürecek yahut da direneceğiz".

Bu söz yüzlerce soruyu davet ediyor.

İktidarın ülkeyi adım adım şeriat düzenine götürdüğünün kanıtı yukarıda sıraladığımız ve kargaları güldürecek cinsten olaylar mı? Yoksa muhalefetin bilip de açıklamadığı başkaları mı var?

Kim nasıl direnecek?

Demokrasi kendini korumanın yollarını koymamış mı? Rejimin değişmesini engelleyen meşru-hukuki mekanizmalar iflas mı etti?

Ortada apaçık bir gerçekler var:

Seçim yoluyla iktidara gelmekten, devlet başkanı seçilmekten ümit kesmiş olanlar, mabutlarını (demokratik cumhuriyet rejimini) kurban etmekten çekinmiyor, ne pahasına olursa olsun iktidar olmak için ülkyi kaosa götürmekten vicdan azabı duymuyorlar. İrtica dedikleri "inanan insanların, başkalarının hak ve özgürlüklerine zarar vermeden din hürriyetlerini kullanmaları"ndan başka bir şey değil.

Durmadan "birlik, beraberlik, ülkenin bütünlüğü, huzur ve istikrar"dan söz ediyorlar, arkasından da bunları bozmak için ellerinden geleni arkalarına bırakmıyorlar.

Bu ülkede yıllardan beri muhafazkâr (dindar, dinini mümkün olduğu kadar geniş çerçevede hayatına uygulamak isteyen) Müslümanların beğenmediği çok kimse Çumhurbaşkanı seçildi, iktidar oldu, yüksek bürokrat olarak atandı, birçok kanun çıkarıldı, uygulamalar yapıldı ve yapılıyor... ama sayıları oldukça kabarık olan o kesim ülkede kargaşa çıkarmaya, huzuru bozmaya, ekonomiyi altüst edecek eylemlere girişmeye yönelmedi; sabırla bir dahaki seçimi bekledi, hâlâ da bekliyor. Bu mukayese de gösteriyor ki, rejime karşı asıl tehlike dindarlardan değil, siyasi ve maddi ihtiras sahibi çevrelerden geliyor. Meşru olmayan amaçlarını gizleyenler, irticayı istismar edenler, demokrasi diyerek demokrasiyi kurban edenler onlar.

Halk olup biteni görüyor ve anlıyor, seçime de fazla zaman kalmadı. İktidar heveslilerine tavsiyemiz, eğer gerçekten demokrat iseler sabredip seçimi beklemeleri ve sandıktan çıkana razı olmalarıdır. "Hayır" diyorlarsa geriye bir yolları kalıyor: Demokrasiyi kurban etmek.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi