T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
D Ü N Y A 9 NİSAN 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

İncil tartışmaları alevleniyor

Hz. İsa'nın havarilerinden Yahuda'ya ait bir İncil bulundu. Meşhur dört İncil'de hainlikle suçlanan Yahuda'nın bu kitapta, İsa'nın talimatı üzerine Romalılarla bağlantı kurup onu ele verdiği yazılıyor

İncil üzerindeki tartışmalar bitmiyor. Hıristiyanlığın ilk dönemlerinden kalma bir el yazması, 1700 yıl sonra ortaya çıktı. Yeni el yazmasının İncil etrafındaki tartışmaları daha da alevlendireceği belirtiliyor. Sözkonusu elyazmasının içinde, Hz. İsa'nın son yemeğinde yeralan ve daha sonra ona ihanet ederek Romalılara teslim ettiğine inanılan Yahuda İskaryot (Judas İscariot)'a ait İncil de bulunuyor. Deri kaplamalı ve papirüse yazılan el yazması kitap ilk olarak bu hafta içinde Washington'da National Geographic Dergisi Derneği tarafından kamuoyuna açıklandı. Yazmada, havarilerden Judas, İsa'ya ihanet eden değil de gözde bir yardımcı olarak tasvir ediliyor. Toplam 26 sayfalık İncil'e göre İsa, Judas'a "Diğerlerinden uzak dur ve ben sana krallığın sırlarını söyleyeceğim. Fakat sen bundan dolayı çok acı çekeceksin" demiş. Metinde İsa'nın çarmıha gerilmesine yol açan olaylar Yeni Ahit'teki 4 İncil'de anlatıldığından çok farklı olarak dile getiriliyor. Buna göre İsa, Judas'a kendisini Roma yetkililerine teslim etmesini, böylece ruhunun vücudundan kurtularak özgürleşeceğini, Judas'ın da bu nedenle diğer havarileri aşacağını söylediği belirtiliyor.

Yazmalara göre İsa, Judas'a "daha sonraki kuşaklarca lanetleneceksin" de demiş. Bazı teologların daha önce de 'İyi Judas' tezini ileri sürmelerine rağmen, teksti inceleyen uzmanlar ilk kez tarihi bir dokümanın tarih boyunca adı ihanetle anılan bir insanın imajını tersine çevirdiğini belirtiyorlar. Papirüsün son 60 yılda bulunan en önemli tarihi metin olduğu belirtildi.

  • NEW YORK

    Yeni bulgularla kilisenin ezberi bozulacak

    Yakın geçmişte elde edilen birçok bulgu Hıristiyan tarihine ve teolojisine yönelik yüzyıllardır kilisenin tekrarladığı ezberin bozulmasına kapı araladı. Öyle ki 1940'lı yıllarda ardı ardına bulunan Ölü Deniz Yazmaları ve Nag Hammadi metinleri, Hıristiyanlığın erken dönem tarihine yönelik çeşitli sorgulamaların ortaya çıkmasını sağladı. Özellikle Nag Hammadi Metinleri arasında yer alan Tomas, Filip, Mısırlılar ve benzeri İncil metinleri eldeki kanonik ya da sahih kabul edilen metinlerin dışında faklı cemaatlere ait İncillerin örnekleri olarak dikkati çekti. Bu bulgular arasında 1970'li yıllarda bulunan ve 1983'ten beri bilim çevrelerince varlığı bilinen (ancak metne sahip olanlarca ekonomik gerekçelerle saklanan) Yudas İncili de, metni tam olarak çevrilip yayınlandığında, Hıristiyanlığın erken dönemlerine yönelik birçok soruna ışık tutacağa benziyor. Kimi araştırıcıların haklı olarak vurguladıkları gibi bu metin, Hıristiyanlığın dogmalarına ilişkin yol açacağı sorgulamalarla Da Vinci Şifresi'nin pabucunu dama atacak gibi gözüküyor. Oldukça erken dönemlerden itibaren Hıristiyanlık tarihi yüzlerce farklı grubun ve anlayışın birbiriyle mücadelesine tanık olmuştur. Günümüz Hıristiyanlığının mimarı olan Pavlus, kendi yaşadığı dönemde birçok İsa bağlısı tarafından şiddetle eleştirilmiş ve örneğin henüz ikinci yüzyıl başlarında Ebionitler ya da Yahudi-Hıristiyanları olarak adlandırılan ve Hz. İsa'nın yalnızca bir insan ve peygamber olduğunu savunan grup tarafından Hz. İsa'nın mesajını bozan ve tahrif eden kişi olarak nitelenmişti. Gerek Pavlusçu gerekse diğer İsa taraftarı gruplar kendi inandıkları İsa'nın yaşamı ve öğretilerine yönelik onlarca İncil metni oluşturmuşlardı. Özellikle Pavlusçu Hıristiyanlığın Roma'nın resmi bir dini olarak ilanıyla birlikte kilise tarafından apokrif ilan edilen dini metinler yasaklanmış, bunlara inananlar ve sahip olanlar heretik yani sapkın addedilmiştir. Yudas İncili de bugün bilim çevrelerince varlığı bilinen Hıristiyanlığın ilk iki yüzyılına ait onlarca incil metninden birisidir. İkinci yüzyılda varlıkları bilinen Gnostik Kaincilere ait bu metne ilişkin ilk bilgilere ünlü Kilise Babası Irenaeus'un eserinde rastlanmaktadır. Bu İncil, anlaşıldığı kadarıyla Yudas'a ilişkin geleneksel Hıristiyan yaklaşımın reddetmekte ve tıpkı Hz. Adem'in oğlu Kabil (Kain) konusunda olduğu gibi, Yudas'ı havariler arasında öne çıkarmaktadır.
    *İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

  • Prof.Dr. Şinasi Gündüz*


    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi