Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Son Dakika
657'liler Ailesi
Ankara'da Şafak
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Bir üstteki, bir alttaki fotoğrafa bakın. Yukarıda birbirine en ağır hakareti yapan, vuran, kıran, yaralayan, hatta öldürenler. Aşağıda ise, onların peşinde koştuğu futbolcuların dostluğu. Öyleyse bu kinin bir mantığı var mı?

Son haftalarda statlarda yaşanan onca olay sırasında dikkati çeken önemli unsurlardan biri de, birkaç maç dışında sahadaki futbolcuların birbirlerine çok olumlu yaklaşması... Gerçekten de, seyirciler stat dışında ve tribünlerde birbirlerine inanılmaz şeyler yaparken, saha içindeki futbolcular, profesyonelliğin gereğini yerine getiriyor. Onlar, aldıkları paranın karşılığını verdiklerinin bilincinde olarak oynuyorlar, maç bitiminden sonra da genellikle kol kola soyunma odasına gidiyorlar. Tribünlerdeki onbinler ve televizyon başındaki milyonlar ise bunu izliyor izlemesine ama ders çıkaran o kadar az ki. Oysa alınacak ders çok basit: "Biz burada birbirimize her kötülüğü yaparken, peşinden koştuğumuz futbolcular sahada kol kola. Biz neyin kavgasını veriyoruz."

ONLAR ARKADAŞ, YA SİZ?

Son F.Bahçe-G.Saray derbisinde de sahadaki futbolcuların birbirleriyle ne kadar iyi olduğu, forma değiştirdikleri, dostluklarını gösterdikleri izlendi. Ama sadece izlendi. Statta birbirlerine demediklerini bırakmayan seyirciler, 4 bin polise rağmen çevrede yine saldırılarını sürdürdü. İş o kadar çığırından çıkmış durumda ki, Anadolu'nun herhangi bir yerinde insanlar kulüpçülük yüzünden birbirini bıçaklayacak noktaya geldi. Evet, bir zamanlar çok korkulan kan akma olayı, artık sıradanlaşmaya başladı. Sahadaki futbolculara bakıp, insan düşünmeden edemiyor, "Kim, neyin kavgasını yapıyor" diye.

Hasan olayına belgeli savunma

Derbi sonrası soyunma odasında güvenlik görevlisinin yumruk attığı Hasan Şaş konusunda G.Saray, F.Bahçe'nin ceza almasını savunurken, sarı-lacivertli kulüp, dün resmi internet sitesine olayın fotoğraflarını koyarak yanıt verdi.

Sitedeki açıklamada, güvenlik görevlisi Nufel Bülbül'ün Kadıköy İskele Polis Amirliği'ne verdiği ifade de yayınlandı. İfadede Bülbül'ün, "Tünel girişinde arbede oluştu. Ayırmaya gittiğimde Hasan Şaş'ın ayağına yanlışlıkla bastım. Beni itekleyerek ana avrat küfretti. Ben de tokat attım" sözleri yer alıyor.

Olayın tanığı olan güvenlik proje koordinatörü Cemil Caner de, "Hasan Nufel'e küfredince, o da Hasan'ı tokatladı" diye konuştu.

Ve 4 büyükler ceza kurulunda

F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor, geçtiğimiz hafta oynadıkları maçlarda yaşanan olaylar nedeniyle Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na sevk edildi. F.Bahçe'ye, G.Saray maçı öncesi ve sonrasındaki olaylar ve çirkin tezahürat nedeniyle; G.Saray'a aynı maçta tribündeki koltukların sökülmesi nedeniyle; Beşiktaş'a Sivas karşılaşmasındaki kötü tezahürat ve soyunma odalarındaki olaylar nedeniyle; Trabzonspor'a ise, Rize maçında seyircilerin koltukları sökmesi nedeniyle PFDK'dan ceza gündemde.

Geri dön

Yazdır

Yukarı