T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 29 NİSAN 2006 CUMARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Bekir HAZAR

"Babam beni öldürür!"

"Babam beni böyle görürse kesin öldürür... Ben bu hale nasıl geldim, sakın resmimi basmayın"..

Ozan Polat adı.... Kadın kılığına sokulmuş, ağdadan geçirilmiş, tüyleri yolunmuş, peruk taktırılıp, etek giydirilmiş yarışma programına katılanlardan... Belli ki, pişman olmuş...

"O şimdi hanımefendi" programının açacağı yaraları yazdım dün...

Yarışmacı Ozan da "Babam beni böyle görmesin öldürür" diyor...

Program rafa kalkmazsa... Ortalık ayağa kalkacak... Benden söylemesi!

* * *

Sevilla-Schalke maçını izliyoruz televizyonda... Sonunda Alman futbolcular çimlere çöktüler, UEFA kupasında finale çıkamamanın acısıyla yıkıldılar... Yanımda televizyoncu bir arkadaş vardı. Baktım o da çökmüş, yıkılmış...

Almanlar dünyanın bir ucunda çöküyor... Bizimki yanımda çöküyor...

Ne alaka dedim kendi kendime... Hatta bizimki daha çok çöktü gibime geldi. "Ne oldu" dedim... Meğer iddaa oynamış üç maça... Bahise para yatırmış... İkibin euro kaybetmiş...

Kül gibiydi yüzü... Onu küller arasındaki çökmüşlüğü ile başbaşa bıraktım...

* * *

Muhabir ve kameraman, yolda röportaj yaptıkları kendi Haber Müdürlerini tanıyamamıştı... Bunu yazmıştım geçtiğimiz günlerde... Ancak hangi kanal olduğunu ve isimleri saklamıştım...

Çok sayıda telefon aldım meslektaşlardan. Kimi "Muhabirinin tanıyamadığı Haber Müdürü kim, bizimkisi mi" diye soruyordu. Bu sorular rahatsız etmedi... Ancak gelen telefonlar içinde çok sayıda "Amma güzel hikaye uydurmuşun. Böyle bir olay olabilir mi? Bir muhabir veya kameraman nasıl müdürünü tanımaz" diyenler de vardı.

Yani "Uydurukçuluk" ile itham ediliyordum.

İmdadıma medyafaresi.com yetişti. Haber Müdürü'nün Kanal1'in haber patronu Bülent Çöltekin olduğunu yazdı... Ben kaleme almadan önce sevgili Bülent'le bu mevzuyu konuşmuş, "Elemanlar seni tanımamış" dedikten sonra birlikte kahkahalarla gülmüştük... Ancak bunu yazıma aktaramadım. Hiç isim koymadım...

Çünkü mecburdum...

Çünkü... Eeeee... Şeyyyy.... Müdürünü tanımayanlardan biri... Kameraman olanı.... Benim kardeşimdi...

Özür dilerim Taha... Yazmak zorunda kaldım... Çünkü önüme gelen beni uydurukçulukla suçluyor... Adamlara "Olay doğru ama nasıl isim yazarım, müdürünü tanımayan eleman benim kardeşim" diyemedim.. Hep yutkundum... Ancak burama geldi yani...

Zorunluluk hallerinde... Özür kabul edilir.. Affet kardeşim...

Müdürünü tanımayan muhabirin ismi bari kendi kalsın..

Fazla daraltmayın beni...!

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi