Bakan Güllüce şöyle devam etti:
'Türkiye Montreal Protokolü'ne 1991 yılında taraf olmuş ve tüm değişikliklerini kabul etmiştir. Protokole ilişkin ulusal ve uluslararası çalışmaları Bakanlığımızın koordinasyonunda yürütmekteyiz. Gururla ifade etmek isterim ki Montreal Protokolü'nü uygulamada en başarılı ülkeler arasında yer alıyoruz. Ülke olarak protokol yükümlülüklerini yerine getirmekte ve ülke menfaatlerini göz önünde bulundurarak güncel kararlar ve gelişmeler doğrultusunda çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Montreal Protokolü altında yürütülen çalışmalarda sağlanan başarının ozon tabakasına olumlu etkilerinin yanı sıra iklim değişikliği ile mücadele etmede de önemli katkıları olduğunu görmekteyiz."
Bakan Güllüce, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ozon tabakasını incelten maddelerin azaltılması çalışmalarına aralıksız devam ettiğini vurgulayarak şunları dedi:
"Türkiye'de üretimi yasak olan maddelerin ithalatına yönelik çok sıkı kota önlemleri uygulamaktadır. 2009 yılında başlayan kota uygulamasının arkasından ozon tabakasını incelten maddeler ithalatına izin verilen miktar 15 bin ton iken, şu anda 2 bin 300 ton düşürülmüş durumdadır. 2015 yılında ise sadece servis amaçlı ithalat hariç tamamen sonlandırılması hedeflenmektedir. Bu çalışmaların sonucu olarak Türkiye, ozon tabakasının incelmesiyle mücadelede çoğu Avrupa ve Orta Asya ülkelerini geride bıraktı. Türkiye, Montreal Protokolü'nün uygulanmasında yürüttüğü başarılı çalışmalar sonucunda 2012 yılında aldığı Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ozon Ağı Ozon Tabakasını Koruma Onur Madalyası'na bu sene de layık görüldü. Türkiye çevreyi kirletmeden kalkınmasını gerçekleştiren ender ülkelerden biri. Ozon tabakasının korunması konusunda gösterdiğimiz hassasiyet de bunun en önemli göstergelerinden biri. Bakanlık olarak dünyamızı korurken ülkemizin aydınlık geleceği için çalışmaya devam edeceğiz.'