Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun kamu bankaları ile ilgili raporlarını üç yıldır görüşmeyen ANASOL-M ortakları, 3 Kasım seçimleri öncesi seçmene "yolsuzlukla" mücadele(!) sözü verdi. Önceki seçim bildirgelerinde de "yolsuzlukla mücadele"ye yer veren üç ortak, yolsuzluk araştırmalarının önünü tıkadı.

Seçim bildirgesinde kamu yönetiminde saydamlığı sağlama sözü veren DSP, etkin ve verimli bir yönetim anlayışını egemen kılacağını belirtti. MHP ise, ilgili kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak üzere özerk bir yolsuzlukla mücadele kurulu oluşturma sözü verdi. Hükümetin küçük ortağı ANAP da, seçim bildirgesinde, yolsuzlukla mücadele sözü verdi ve devletin yeniden yapılandırılacağını bildirdi.

Dosyaları unuttular

Önceki seçim bildirgelerinde de seçmenlere "yolsuzlukla mücadele" sözü veren üç parti, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun kamu bankaları ile ilgili hazırladığı raporları TBMM KİT Üst Komisyonu'na bile getirmedi. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, kamu bankaları ile ilgili 2000 yılına kadar olan tüm raporları TBMM KİT Komisyonu'na sundu. Birçok KİT'in 2000 yılına kadar olan raporlarını ele alarak karara bağlayan KİT Komisyonu, kamu bankalarının 1998, 1999 ve 2000 yılı raporlarını üç yıldır görüşmedi. Raporlar, üst komisyonda ele alınsaydı, Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun, kamu bankalarının yöneticileri hakkında soruşturma açması gündeme gelecek ve banka yöneticilerinin yargılanması sözkonusu olacaktı.

Sözler tutulmadı

Yine 3 Kasım seçimleri öncesinde seçmenlere yolsuzlukla mücadele sözü veren hükümet ortakları, IMF'ye ekonomik düzenlemelerin yanında yolsuzlukla mücadele sözü verdi. Niyet mektuplarına göre, yolsuzlukla mücadele için komite oluşturulacak, konferanslar düzenlenecekti. Ancak, ortaklar arasındaki anlaşmazlık nedeniyle IMF'ye verdiği her sözü tutan hükümet, sadece yolsuzlukla mücadele takvimini gerçekleştirmedi. DGM Yasası'nda değişiklik nedeniyle, yolsuzluk ile ilglili davaların tümü Ağır Ceza Mahkemeleri'nde görüldü ve patronlar serbest kaldı.

HÜSEYİN ÖZAY