|

13 milyon Hollandalı seçmen sandık başında

31 partinin katılacağı​ Hollanda seçimleri Türkiye ile yaşanan diplomatik krizin etkisinde gerçekleşiyor. 27 Türk kökenli adayın da katıldığı seçimlerde, hiçbir partinin tek başına hükümet kurma çoğunluğuna ulaşması öngörülmüyor. Seçmenler krizin Wilders'tan daha çok Başbakan Rutte'ye yaracağı kanaatinde.

Yeni Şafak
10:30 - 15/03/2017 Çarşamba
Güncelleme: 11:08 - 15/03/2017 Çarşamba
Yeni Şafak
Hollanda'daki seçimler sadece Hollanda açısından değil, AB'nin geleceği açısından da önem taşıyor.
Hollanda'daki seçimler sadece Hollanda açısından değil, AB'nin geleceği açısından da önem taşıyor.

Türkiye'ye takındığı kabul edilemez tutumun ardından gelen diplomatik krizin gölgesinde başlayan ve 31 partinin katıldığı ve yaklaşık 13 milyon seçmenin katılacağı Hollanda seçimleri öncesi ülke genelinde ırkçılık ve İslamafobya'nın arttı.



BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Hollandalı seçmenler, çok kültürlü toplum yapısının artık işlemediğini düşünürken, bunun çok hızlı bir şekilde çözülmesi gerektiğine inanıyorlar. Bu durumun çözülmemesi durumunda Hollanda için büyük sorunlara yol açacağını öne sürenler var.



Avrupa'da göç sorunu yüzünden bir savaş çıkacağını düşünen seçmenler Wilders'ın politikaları sebebiyle göçmen düşmanlığı ve ırkçılığın pompalanması kendisi dışındakilere karşı düşmanlık duygularını besliyor.



İşçi Partisi'nden ayrılarak kurulan ve liderliğini Tunahan Kuzu'nun liderliğini yaptığı DENK partisi Hollanda'da yaşayan üçüncü kuşak genç Türkleri hedefliyor. Onlara 'Hollanda'da yaşayın ama Türk kalın' mesajı veriyor. Ancak Wilders'ın mesajı ise 'Türk olarak kalmak istiyorsanız Hollanda'dan gidin.'



Türk asıllı milletvekili Netanyahu ile tokalaşmadı

Rutte'ye yaradı

Hollandalı tarihçi Enno Maessen ise Türkiye ile yaşanan krizin Geert Wilders'tan çok Mark Rutte'ye yaradığını söyledi.



"Tabii ki yarayabilir ancak en başta ve en çok Türk hükümetine karşı koymaya önem veren başbakanımız Rutte'ye yaradı. Eğer bundan biri bir şey kazanacaksa Wilders'tan çok Rutte olacaktır" diyor.

Wilders ve Rutte'nin düellosunda Türkiye damgası





Oy verme işlemi 7.30'da başladı

Hollanda
lılar, ırkçı söylemler, İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı ve Türk bakanlara yönelik skandal tavrın gölgesinde genel seçim için oy kullanıyor.


Hollanda
'da genel seçimde oy verme işlemi yerel saatle 07.30'da (TSİ 09.30) başladı. Seçimde bin 114 aday ve 28 parti, 150 sandalye için yarışıyor. 27 Türk kökenli adayın da katıldığı seçimlerde, bir partinin tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşması öngörülmüyor.


Kesin sonuçlar 21 Mart'ta

Sandıkların yerel saatle 21.00'de (TSİ 23.00) kapanacağı seçimin ilk sonuçlarının, gece geç saatlerde açıklanması bekleniyor.
Hollanda
medyası, oy verme işlemi bittikten hemen sonra sandık çıkış anketlerini yayımlamaya başlayacak. Resmi sonuçlar ise 21 Mart'ta açıklanacak.


Sonuçların resmiyet kazanmasının ardından hükümet kurma görüşmeleri başlayacak. En fazla milletvekili çıkaran partinin diğer partilere hükümet kurma teklifi götüreceği sürecin, günler, haftalar hatta aylar süreceği belirtiliyor. 1977'deki seçimin ardından hükümet 208 günde kurulmuş, 2012'de ise sonuca 54 günde ulaşılmıştı.


Anketlere göre Rutte önde

Seçimde yarışan 28 partinin en az yarısının herhangi bir sandalye elde etmesi beklenmiyor.


Araştırma şirketi I&O'nun dün öğleden sonra yayımladığı ankete göre, Başbakan Mark Rutte'nin liderliğindeki Liberal Parti (VVD) 27 sandalyeyle ilk sırada yer alıyor. Türk bakanlara yönelik skandal tavır ve aşırı sağ söylemlerinin ardından oyunu artıran Rutte'yi, yirmişer milletvekili ile Yeşiller ve Demokratlar 66 takip ediyor. Son zamanlarda İslam karşıtı söylemlerde bulunan Hristiyan Demokrat Partinin (CDA) de 19 milletvekili çıkarması öngörülüyor.


Wilders geriledi


Aşırı sağcı Geert Wilders'in liderliğindeki Özgürlük Partisinin (PVV) oy kaybı sürüyor. Birkaç hafta önce 20 milletvekili kazanacağı belirtilen aşırı sağcı partinin, oy kaybının ardından 16 sandalye elde etmesi bekleniyor. 2012 seçiminde 38 sandalye elde ederek hükümet ortağı olan Lodewijk Asscher liderliğindeki İşçi Partisinin (PvdA) bu sefer 12 milletvekili çıkarması öngörülüyor.

Alternatif bir ses: DENK

Seçime PvdA'nın entegrasyon politikasına güvenoyu vermedikleri için partiden ihraç edilen Türk milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk'ün kurduğu DENK Partisi de katılıyor. Son yıllarda
Hollanda
'da Müslüman ve Türk karşıtlığının giderek artması üzerine sesi duyulmayan insanların sesini duyurmak için siyasi arenaya giren DENK'in de 3 sandalyeyle mecliste yer alması bekleniyor.


Seçim, sadece
Hollanda
açısından değil, AB'nin geleceği açısından da önem taşıyor.


15 Mart'ta genel seçimlerin yapılacağı Hollanda'nın aşırı sağcı ve ırkçı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders, seçim sürecinde 'ırkçı' bir iz bıraktı. Camileri kapatmayı, Müslümanları kovmayı planlayan ve İslamlaşmanın önüne geçeceğini vaat eden Wilders'ın son anketlere göre oy oranlarını artırdı.


Wilders: "Sınırlarımızı kapatıp, yabancılara verdiğimiz parayı elimizde tutarak kendi Hollandamızı inşa etmek istiyoruz. Milyarlarca Euro ödüyoruz, Brüksel'e, Yunanistan'a, Afrika'nın gelişimi için ve Hollanda'daki mülteciler için. Tüm harcamaları keseceğiz ve parayı Hollanda'nın kendi halkına vereceğiz"


Rutte çarkı etti


Wilders'ın yükselişinin önüne geçmek isteyen mevcut Başbakan ve Halk için Özgürlük ve Demokrasi Partisi lideri Mart Rutte, dikkatleri çeken bir dönüş yaptı.


2016'nın son aylarında Wilders'a için, "Bu görüşler hukuka karşı bir tehdittir. Müslümanların özgürlükleri Hollanda anayasasının teminatı altındadır" değerlendirmesini yapan Rutte şimdilerde Müslümanlar için "Kurallara uymuyorsan ülkeyi terk et" tepkisini gösterdi.


Son anketlere göre Rutte yüzde 16, Wilders ise yüzde 14 puanlarında seyrediyor.
#​Hollanda
7 yıl önce