|

Avrupa faşizm uçurumunda

Macaristan’da bin 294 mülteciyi kabul etmemek için yapılan referandumda ırkçılık ve yabancı düşmanlığı zafer ilan etti. Seçmenlerin yüzde 98’i 'mültecilere hayır' derken sadece yüzde 1,72’si evet dedi. Brüksel’e karşı artık güçlü bir silahları olduğunu savunan Macaristan Başbakanı Orban oylama sonucunun derhal anayasaya kaydedilmesini istedi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 4/10/2016 Salı
Güncelleme: 21:30 - 3/10/2016 Pazartesi
Yeni Şafak

Avrupa Birliği kotaları çerçevesinde payına düşen 1294 sığınmacıyı kabul etmek istemeyen Macaristan'da düzenlenen referandumda oy kullananların yüzde 98'i mültecilere “hayır” dedi. Seçmenlerin sadece yüzde 1,72'si ''Evet'' oyu kullandı. Oylamadan evet çıkması halinde istifa edeceğini açıklayan Macaristan Başbakanı Viktor Orban zaferini ilan etti. Orban, ''Halk oylamasının sonucu olağanüstü. Çünkü Avrupa Birliği üyeliği referandumundaki sonucu aştık. AB üyeliği referandumuna 3 milyon 56 bin 'Evet', bugün ise 3 milyon 204 bin kişi 'Hayır' dedi.'' şeklinde konuştu.



REFERANDUM GEÇERSİZ SAYILDI


Macaristan Ulusal Seçim Kurulu, referanduma katılım oranının yüzde 43,29'da kaldığını ve kayıtlı seçmen sayısının yüzde 50'sinden az olduğu için referandumun geçersiz sayıldığını açıkladı. Ancak Son AB seçimlerine oranla seçime katılımda yüzde 15'lik bir artışın söz konusu olduğunu savunan Orban, ''Brüksel'de de silahımız yeterince güçlü olacak.'' ifadelerini kullandı. Referandum sonucunun önemli olduğunu ve anayasada düzenleme yapılması gerektiğine dikkat çeken Orban, ''Bugün insanların beyan ettikleri düşüncelerini açıklamamız ve anayasamıza da kaydetmemiz gerekli.'' dedi.



BRÜKSEL KATILIMA BAKAR


Macaristan muhalefeti de katılımın yüzde 50'nin altında kalarak geçersiz sayılmasını sevinçle karşılayarak bunu Başbakan Viktor Orban'ın mağlubiyeti olarak değerlendirdi. Ana muhalefetteki Macaristan Sosyalist Partisi (MSZP) Genel Başkanı Gyula Molnar, geçersiz halk oylamasının sonucuna dayanarak hükümetin adım atmasının anayasaya aykırı olacağını belirterek, ''Eğer Fidesz, referanduma dayanarak adım atarsa o zaman Viktor Orban'ın yönetimi gayrı meşru olur'' dedi. Jobbik Partisi Genel Başkanı Gabor Vona, Başbakanın istifa etmesi gerektiğini savunarak, ''Brüksel'de (referandumun) geçerli olup olmadığına bakıyorlar ve bunu Macaristan'a karşı kullanacaklar'' şeklinde konuştu.



AB'de gerçek tehlike ırkçılık




Mültecilerin Avrupa'ya umut yolculuklarında ilk duraklarından biri olan Midilli adasının Belediye Başkanı Spyros Galinos, Avrupa'nın göçmen politikasını eleştirerek, “Duvarlar örmek, sadece yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve faşizmin büyümesine yarıyor. Avrupa'da bugün gerçek tehlike faşizmdir.” dedi. Galinos, Türkiye ve AB arasındaki göçmen mutabakatından sonra adada yaklaşık 6 bin göçmenin tutulduğunu belirtti. Sığınmacıların savaştan ve sömürüden kaçarak daha iyi bir hayat arayışında olduklarını anımsatan Galinos, “Dünyada birçok hükümet, sığınmacı krizini yönetmeyi başaramadıklarını gösterdi. Kritik bir dönemdeyiz ve liderlere ihtiyacımız var. Ancak liderler, sığınmacı krizini idare etmekte sınıfta kaldılar.” ifadelerini kullandı. Galinos, “Bu meseleyi Avrupa sorunu değil de Türk-Yunan ilişkileriyle alakalı bir sorun olarak yansıtmaya çalışanlar var. Bunu durdurmalıyız. Türk-Yunan ilişkileri mükemmel.” şeklinde konuştu.



Mültecileri sürgün teklifi




Çek Cumhurbaşkanı mültecilerin “ıssız adalara yerleştirilmesini” teklif etti. Financial Times'ın haberinde, Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Milos Zeman'ın Avrupa'ya “ekonomik nedenlerle göç edenlerin” sınırdışı edilmesi gerektiğini söylediği ve Müslüman kültürünün Avrupa toplumuyla tamamen uyumsuz olduğunu iddia ettiği belirtildi. Haberde Zeman'ın ayrıca mültecilerin Yunanistan'ın ıssız adalarına ya da Kuzey Afrika'daki “boş arazilere” yerleştirilmesini önerdiğini de dikkat çekiliyor. Zeman'ın ayrıca mülteci akını nedeniyle, tıpkı Almanların 1930'larda Nazilerce radikalleştirildiği gibi, Avrupa'daki ılımlı Müslümanların da radikalleşebileceğini söylediği belirtiliyor.



#Macaristan
#Avrupa Birliği
#Mülteciler
8 yıl önce