Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, yanlı tutumunu bir kez daha ortaya çıkardı. Suriye'de muhalifler ne zaman önemli kazanımlar elde etse Esed güçlerine nefes aldırmak için 'ateşkes' derdine düşen Mistura, açlıktan ölmek üzere olan bebeklere mama gönderilmesini bile pazarlık konusu yapan rejimin yanında saf tuttu. Krize çözüm umuduyla Cenevre'de yapılan görüşmelere katılmak için 3 insani şart sunan ve bombalamaların durdurulmasını, ablukaların kalkmasını, bölgeye insani yardım ulaştırılmasını isteyen muhalifler, isteklerinin yapılması bir yana, BM Temsilcisi Mistura'nın tehdidiyle karşılaştı.
Muhataplarının 'iyi niyetini ölçmek üzere' Cenevre'ye gelen Müzakere Yüksek Komitesi (MYK) heyeti, dün Mistura ile biraraya geldi. Muhaliflerden oluşan MYK heyetine Mistura'nın, 'BM çatısı altında görüşmelere katılmayı kabul etmezlerse', başlatılan sürecin anlamsız olacağını belirterek, “Böyle olursa görüşmelerin bittiğini açıklarım" diyerek tehdit ettiği öğrenildi. De Mistura, Cenevre'de bir otelde muhaliflere bu tehdidi savururken, kendisiyle önceki gün görüşen Esed'in temsilcisi Beşar el-Caferi ise görüşmelere başlamak için herhangi bir önkoşul kabul etmeyeceklerini belirtti. Bunun yanında insani yardımlara ilişkin talepleri sadece 'düşündüklerini' belirten el-Caferi, muhaliflerle yüz yüze gelmek istemediklerini belirterek, “Bu yüzden görüşmelerin dolaylı yapılması konusunda ısrarcıyız" dedi.
Mistura'nın yanlı tutumu, Suriye'de bombardımanın durdurulmaması ve insani yardım için koridor açılmaması nedeniyle zaten sorunlu başlayan Cenevre-3 süreci böylece, başlamadan bitme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Mistura ile dün biraraya gelen Suriyeli muhaliflerden Salim el-Muslet, Cenevre'ye Suriye halkını kurtarmaya, Avrupa'daki sığınmacıları evlerine geri götürmeye geldiklerini ama ölenleri, denizde boğulanları geri döndürmenin mümkün olmadığını ifade ederek şunları söyledi: “Görüşmelere başlamayı istiyoruz ama BM Güvenlik Konseyi'nde 15 ülke tarafından kabul edilen kararların uygulanması için de uluslararası toplumun ciddi adımlar attığını görmek istiyoruz. Açlıktan ölmek üzere olan çocuklarımıza gıda ulaştırıldığını görmek istiyoruz. Suriyeli kadınların güvende olduğunu, Esed'in hapishanelerindeki kadınların serbest bırakıldığını görmek istiyoruz."
Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Müzakere Yüksek Komitesi (MYK) sözcülerinden Munzer Mahos, “Rusya, rejime destek vererek sahadaki güç dağılımını değiştirmek istiyor ve rejimin elini güçlendiriyor ancak sahadaki bu gelişmeler müzakerelere yön veremeyecek" dedi. “Cenevre'ye gelmemizin sebebi karşı tarafın iyi niyetli olup olmadığını görmek" diyen Mahos, görüşmelere katılmak için sundukları taleplerin önşart değil, BM kararları olduğunu hatırlattı. Mahos, insani yardım ulaştırılması ve bombardımanın durdurulması konusundaki isteklerinden taviz vermeyeceklerinin altını çizdi.
Muhaliflerin Müzakere Yüksek Komitesi ile birlikte hareket eden ve Cenevre'deki görüşmelere katılacak olan Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) temsilcisi Fuat Aliko, toplantılardan olumlu sonuçla döneceğine ilişkin umudu olmadığını söyledi. ENKS sayesinde Suriye Kürtlerinin Cenevre masasında olduğunu belirten Aliko, Suriye PKK'sı PYD'nin politikalarını da eleştirdi. Aliko, “PYD'nin hiçbir siyaseti yok, ne istediğini bilmiyor. Ancak PYD'nin elinde silahları var ve Suriye rejimiyle çok güçlü işbirliği bulunuyor. Halk ise ENKS'ye güveniyor. Onlar rejimle birlikte, biz ise Suriye muhalefetiyleyiz" diye konuştu.
Müzakere Yüksek Komitesi'nin Kürt üyesi Dr. Abdulhakim Başar, “Bizimle PYD arasında çok büyük farklar var. Biz Kürtler için çalışıyoruz. PYD ise rejime hizmet edip onlara çalışıyor. Eğer Kürtlerin yanında yeralırlarsa hiçbir problemimiz olmayacak ama onlar rejimle işbirliği yapıyor" dedi. Cenevre'ye rejimin ciddiyetini ve doğru konuşup konuşmadığını anlamak için geldiklerini ifade eden Başar, “Zindanda olan insanların bırakılması gerekiyor. İnsani yardımların önünün açılması lazım. Eğer diktatör Suriye rejimi bu zulümlerinden vazgeçerse, biz o zaman siyasi bir çözümü istediğine inanacağız" açıklaması yaptı.
Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu Müzakere Yüksek Komitesi heyeti, De Mistura ile görüşmesinin ardından Türkiye'nin de üyesi olduğu 17 ülkeden oluşan Uluslararası Suriye Destek Grubu temsilcileri ile Fransa'nın Cenevre'deki BM temsilciliğinde biraraya geldi. Heyet üyelerinin Cenevre'de kaldığı otelin önünde geniş güvenlik önlemi alınması dikkat çekti.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) üyesi Hadi el-Bahra, Cenevre'deki Suriye görüşmelerine katılan Müzakere Yüksek Komitesi'ne sinirlerine hakim olma ve sebat gösterme tavsiyesinde bulundu. Bahra, “Komite, rejimin dayatmaya çalıştığı ajandalara veya sinir bozucu oyunlarına kanmadan temel konuya odaklanmalıdır. Komite, rejim heyetinde olmayan halk desteğine sahiptir" ifadelerini kullandı. Bahra, “Dünya Suriye halkına karşı birleşmesine rağmen kazanan halkın iradesi olacaktır" diye konuştu.
