|

Ordunun laik demokrasi üzerindeki gücü çözülüyor

Cihan
00:00 - 11/04/2010 Pazar
Güncelleme: 13:54 - 11/04/2010 Pazar
Yeni Şafak
Ordunun laik demokrasi üzerindeki gücü çözülüyor
Ordunun laik demokrasi üzerindeki gücü çözülüyor

ABD'de yayınlanan Washington Post gazetesi, son dönemlerde Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yaşanan skandalları sayfalarına taşıyarak, ordunun "laik demokrasi üzerindeki gücünün çözülmekte olduğu" yorumunda bulundu. Gazetenin bugünkü sayfasında Janine Zacharia imzasıyla yer alan haberde ordu içindeki skandalların, darbe girişimlerin ve Ergenekon davası kapsamında yaşanan gözaltıların "Washington'un büyük ölçüde dayandığı orduda derin bir moral bozukluğuna yol açtığı ve orduyu sarstı" iddia ediliyor.


Haberde ilk olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu günden beri 87 yıldır ordunun, "demokrasinin sorgulanamaz muhafızı olduğu, dini siyasetin içinden çıkarmak için gerekli yerlerde müdahale ettiği" belirtiliyor. Ancak şimdi ise bir zamanların karşı koyulamaz ordusunun otoritesinin, ortaya çıkan skandallardan dolayı cüretkar ve kendinden emin kamuoyu tarafından sarsıldığı kaydediliyor. Orduyu eleştirenler arasında ise demokrasi savunucularından başörtüsü takan kadınlara, gazetecilerden ordunun elinde bulundurduğu güçten zengin elitlerin faydalandığını düşünenlere kadar birçok kesimin yer aldığı aktarılıyor.


"TÜRKLER ŞİMDİ ÖZGÜRCE ORDUYU TARTIŞIYOR VE ELEŞTİRİYOR"

Türkiye'de askeri-siyasi düzen sorgulanırken, eski tabuların yıkılmakta olduğu yorumunu yapan Washington Post, "Türkler şimdi özgürce orduyu tartışıyor ve eleştiriyor." ifadelerini kullanıyor. Gazete ayrıca darbe planlarına da değinerek, hükümeti devirmeye yönelik planlarından dolayı bir zamanların her türlü soruşturmadan muaf olan komutanların tutuklandığına dikkat çekiliyor.


TSK subaylarının, Ergenekon üyesi olmak suçundan tutuklandığını belirten gazete, gözaltıların "Washington'un büyük ölçüde dayandığı orduda, derin bir moral bozukluğuna yol açtı ve sarstığı" dile getiriliyor. ABD'nin, Türkiye'nin, demokratikleşme reformlarına devam etmesini istediği belirtilen haberde; ama aynı zamanda ordunun da bölgede güçlü, güvenilir bir müttefik olarak kalmasını da istediği aktarılıyor.


Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin 28 yıllık askeri anayasasını değiştirecek büyük bir reform girişiminde bulunduğunun anlatıldığı haberde, değişikliklerin arasında askeri görevlilerin yargılanması hakkındaki maddelerde de değişiklik yapılmak istendiği kaydediliyor. Haberde bir kamuoyu yoklamasının sonuçlarına da yer verilerek, halkın yüzde 58'inin sivil anayasadan yana yüzde 20'sinin ise buna karşı olduğuna dikkat çekiliyor. Haberde ayrıca 3 ay önce ordunun yetkililerini, iç tehditlerden çok dış tehditlerden korumak şeklinde sınırlandıran bir yasanın da kabul edildiği hatırlatılıyor.


"TÜRK ORDUSUNUN ABD'DE OLDUĞU GİBİ SİVİL LİDERLER TARAFINDAN KONTROL EDİLMEDİĞİNİ ÇOK AÇIK"

"Türk ordusunun ABD'de olduğu gibi sivil liderler tarafından kontrol edilmediğini çok açık" ifadelerini kullanan Washington Post, Taraf gazetesi yazarlarından Yasemin Çongar'ın "Genelkurmay Başkanı kendisini Savunma Bakanı'nın altında görmüyor. Aynı zamanda Başbakan'ın emrinde de görmüyor. Türkiye'de seçilmiş hükümetler hiçbir zaman gerçek güç olamadı. Şimdi ise Türkiye'de değişmekte olan bu. Bu tıpkı yazılı olmayan ama ordu tarafından uyulan bir kanun gibiydi. Ordu cumhuriyetin kurucusu, rejimin muhafızı ve laikliğin bekçisi idi. Şimdi bu biraz değişiyor. Ama bu çok ama çok zor bir süreç" ifadelerine yer veriyor. Gazete ayrıca Çongar'ın Ergenekon'un ifşasındaki rolünden dolayı korumayla gezdiğini vurguluyor. Ayrıca yine öldürülme korkusundan boğazın iki yakasına geçerken feribota binmediğine dikkat çekiyor.


Ardından Ergenekon hakkında bilgi veren gazete, yapılanma için "çıldırtacak kadar karmaşık ve kaos yaratmak amacıyla camilerin ordu tarafından havaya uçurulması gibi ucuz roman komploları ile dolu" yorumunda bulunuyor. Ergenekon'un bazıları tarafından fantastik olarak görüldüğünü; ancak daha fazla kişi tarafından ordunun istemediği hükümetleri devirdiği bir yerde Ergenekon'un gerçek olduğuna inandıklarını aktarıyor. Gazete, Ergenekon'un en ürkütücü yanının ise ordu tarafından reddedilmemiş olması olduğunu vurguluyor.


Gazete, ordunun eleştirilmeye daha açık hale gelmesinin yanı sıra Türk toplumunda başka değişiklikler olduğu da belirtiliyor. Atatürk imgesinin hemen hemen her yerde bulunmasına rağmen, geçtiğimiz yıl tedavüle çıkarılan paralarda Atatürk resminin eski paraların aksine yeni paraların sadece bir tarafında yer aldığı bilgisi verilerek, ordunun da artık meclis binasını korumadığını ve bunun da sembolik bir değişim olduğu aktarılıyor.


ERDOĞAN'IN EN BÜYÜK SORUNU GELENEKSEL ELİTLERİ İKNA EDEMEMESİ

Ancak bunlara rağmen hala ordunun "dinin, ülkenin laik niteliğini bozmaması için mertçe koruma sağladığına inanan" birçok savunucusu olduğunu belirten Washington Post, bu kişilerin Erdoğan'ın Türkiye'yi "İslami bir devlete dönüştürmek istediğinden" şüphelendiklerini aktarıyor.


Gazete, Erdoğan'ın en büyük siyasi sorununun ise "geleneksel elit kesimi, laik özgürlüklerini ortadan kaldırmayacağı yönünde ikna edememesi" olduğunu ifade ederken, birçok Türk'ün, "Atatürk'ün vizyonunun, modern, farklılıkları içeren, AB'ye katılmayı hedefleyen, filizlenen ekonomik ve bölgesel güç Türkiye için uygun olup olmadığını sorguladığını" kaydediyor.

14 yıl önce