Rus uçakları Hama, Humus ve İdlib'de rejim muhaliflerinin kontrolündeki bölgeleri havadan bombalarken, İran güdümünde hareket eden Iraklı milisler de boş durmuyor. Irak'ta Sünni Şii çatışmasını körükleyen milislerin, Suriye'ye geçerek, Sünnilere karşı katliam yapacakları iddia edildi. Milisler Irak'ta Sünni Şii çatışmasının fitilini ateşleyerek parçalanmalara neden olmuşlardı. Irak'ı karıştıran o milislerin Suriye'ye geçerek fotoğraflarda poz vermeleri dikkat çekti. Zafer işaretleri yapan milislerin ellerinde çeşitli silahlarda bulunuyor.
Rusya'nın Esed rejimine karşı mücadele veren muhalifleri bombalaması, milislerin de Sünnilere karşı yapacakları girişimlerle Esed'in elini rahatlatacağı konuşuluyor. Milislerin asıl hedefinin Halep olduğu da belirtiliyor. İran güdümünde olan bu milisler, Irak'ta son aylarda çok sayıda Sünni sivili kaçırıp öldürdüğü raporlara yansımıştı. Yine milislerin, Sünni sivillere yönelik akılalmaz işkenceleri ise basında yer aldı.
Irak'ta birçok katilamda izi olan milisler, Beyji ulemasından Şeyh Davut Süleyman'ı kaçırarak katletmişlerdi. Günler sonra cesedi bulunduğunda Şeyh Davut Süleyman'ın Şii milislerce defalarca kurşunlanarak katledildiği açıklanmıştı.
Rusya bir yandan koalisyona rağmen Suriye'de Esed yanlısı bombardımanını sürdürürken bir yandan da Rusya'da toplumu savaşa hazırlıyor. Rusya'da haber bültenlerinin hava durumu bölümlerinde savaş uçakları için rüzgar şiddeti, fırtına olup olmadığı gibi bilgiler ayrıntılı olarak veriliyor. Yine Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un “Özgür Suriye Ordusu şu an hayalet. Eğer gerçekten böyle bir yapı varsa temas kurmaya hazırız" şeklindeki açıklamaları da Rusya'nın bölgede yürüttüğü faal politikayı gözler önüne seriyor.
ABD Başkanı Obama ile eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton arasındaki Suriye konusundaki fikir ayrılığı artıyor. Clinton cephesi, uçuşa yasak bölgenin ilân edilmemesi ve ılımlı muhalefetin zamanında silahlandırılmaması konusunda Obama'yı eleştiriyor. Clinton, bir TV röportajında, “Şahsen ben şu an kıyımı havadan ve karadan durdurmak için insani koridorlar açılmasını ve uçuşa yasak bölge ilân edilmesini savunurdum" dedi. Beyaz Saray'daki basın toplantısında Başkan Obama ise, "Benim dışişleri bakanımdı. Ayrıca başkan olmakla başkanlık için yarışmak arasında fark olduğunu düşünüyorum. Benim komutanlarla aldığım kararlar ve yaptığım tartışmalar daha belirleyicidir ve farklı muhakemeler gerektirir" cevabını verdi.
Eli kanlı diktatör Beşar Esed'e destek için Suriye'de Çin de sahneye çıkmaya hazırlanıyor. Çin'in J-15 uçaklarıyla Rus hava bombardımanlarına katılacağı öğrenildi. Çin savaş uçakları, Irak Takaddum Üssü ve Tartus açıklarındaki Liaoning Uçak Gemisi'nden havalanarak Rus saldırılarına destek verecek. Önümüzdeki haftalarda Çin'in ilk etapta elektronik haberleşme ve hava savunma sistemlerini personeliyle birlikte Suriye'nin bombalanmasına destek vermek için göndereceği belirtildi.
Rus savaş uçakları IŞİD mevzilerini bombalama bahanesiyle Suriye muhalefetinin kamplarını vurması, krizde kararlı bir müdahale gücü göstermeyen Amerika başta olmak üzere, Batı'nın muhaliflere verdiği sözü yerine getirmediğini gözler önüne serdi. ABD, Suriye'de yaşanan krizin başından beri uçuşa yasak bölgeye karşı çıktı. Terörden arındırılmış bölge oluşturulması, sadece Türkiye'deki mülteciler için değil diğer yerlerdeki mülteciler için de önemliyken Suriye'de güvenli bölge oluşturulmasına ABD sıcak bakmadı.
Türkmen ve Arap yerleşim birimleri bombalanırken, Suriye'de yeni bir safhaya geçildiğine işaret ediliyor. Batılı müttefiklerin pasif dış politikasının bu şekilde devam etmesi durumunda Suriye'de Batı ittifakını ve dahası uluslararası barış ve güvenliği tehlikeye sokabilecek durumlar ortaya çıkabilecek. Bu durum da Türkiye'nin bir kez daha haklılığını ortaya çıkarmış olacak. ABD yönetimi Ortadoğu politikalarında, özellikle de Suriye politikasında büyük bir çıkmaza girmiş durumda. Öte yandan 1990'lı yıllarda Bosna ve Kosova'da etnik temizlik seviyesindeki katliamlara sessiz kalan AB, Suriye'de de etkisiz.
