ABD’de Donald Trump yönetimi, önceki gün Venezuela devlet petrol şirketleri PDVSA’ya ve Citgo’ya yaptırım uygulayacağını açıkladı. Petrol gelirleri, Venezuela GSMH’sının yüzde 30’unu ve ihracatın yüzde 95’ini dolayısıyla da ülke ekonomisinin can damarını oluşturuyor. ABD yönetimi, Karakas’ın petrol ticaretini felç ederek, Maduro yönetimine yönelik ordu ve halk desteğini zayıflatmak peşinde. Washington, meşru Maduro yönetimini indirdikten hemen sonra ise, son dönemde Rus ve Çin petrol devleri ile işbirliğine giden petrol şirketlerini özelleştirecek ve dünyanın en büyük petrol rezervine el koyacak.
AÇLIKLA CEZALANDIRACAK
- ABD yönetimi Venezuela’ya getirdiği yeni yaptırımlar ile Nicolas Maduro yönetiminin tüm gelir kaynaklarını kesmeyi ve borç alamaz duruma getirmeyi hedefliyor. Milli petrol şirketi PDSVA ve iştiraki Citgo’ya getirilen yaptırımlar ile petrol gelirlerinin Maduro yönetimine gitmesi engellenecek. Yine ABD Venezuela’ya ait 7 milyar dolara da el koydu. Dolayısıyla ABD, Maduro’nun arkasında duran Venezuela halkını açlığa ve yokluğa mahkum ederek cezalandırma ve teslim alma stratejisini devreye soktu.
Venezuela’ya yönelik ABD baskısı karşısında, Rusya ve Çin’in bu ülkedeki yatırımlarını artırması ve nakit girdisi sağlaması Karakas ekonomisini ayakta tutan faktörlerdendi. Son hesaplamalara göre Venezuela’nın Rusya’ya yaklaşık 3,2 milyar dolar ve Çin’e ise 20 milyar dolar kadar borcu bulunuyor.
PEKİN VE MOSKOVA BAĞINI KESME PLANI
Çin, Venezuela’ya verdiği borcu petrol yoluyla tahsil ediyor. 2017 yılında Venezuela’nın petrol üretiminin yüzde 28’i Çin’e gitti. Yine Rusya ve Çin Venezuela’da maden ve petrol sektörlerinde yatırımlarını genişleterek, Latin Amerika’da ABD’ye karşı önemli stratejik kazanımlar sağladı. Washington yönetimi yeni yaptırım kararı ile hem Karakas’ın Pekin ve Moskova ile olan stratejik bağını kesmek hem de bu iki ülkenin Latin Amerika’daki etkisini kırmayı hedefledi.
KAYNAKLAR DARBECİ LİDERE
Beyaz Saray, yaptığı yazılı açıklamayla, ABD’de bulunan Venezuela’ya ait tüm varlıkların Guaido’nun kontrolüne geçtiğini duyurdu. Açıklamada, kararın ABD Merkez Bankası ve diğer finansal kurumlardaki varlıkları kapsadığı belirtildi. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, konuya ilişkin bir direktifi dün yayınlamıştı. Darbeci Juan Guaido da Venezuela’nın petrol şirketleri PDVSA ve Citgo’nun hesaplarının kontrolünü aldığını açıkladı. Guaido’nun bu paraları Venezuela ordusu içinden kendine yandaş generaller bulmak için kullanacağı düşünülüyor.
- Zenginliklerimizi çalacaklar
- Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD’nin, ülkenin petrol şirketleri PDVSA ve Citgo’ya yaptırım kararı almasına ilişkin, “Bu yaptırım kararlarıyla Citgo’yu Venezuelalılardan çalmak istiyorlar. Böylelikle anlıyoruz ki ABD’nin amacı Venezuela’nın zenginliklerine el koymak. Venezuela’nın çıkarlarını korumak için ABD’ye gereken yasal cevabı vereceğiz” tepkisini gösterdi. Maduro, yaptırım kararlarının, kendisini ülkenin “geçici devlet başkanı” ilan eden Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido’nun isteği doğrultusunda alındığını söyledi.
- Hem darbe hem kar peşinde
- Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin, Venezuela devlet petrol şirketi PDVSA’ya yaptırım uygulamasının “uluslararası tüm normlara aykırı” bir girişim olduğunu söyledi. Rus Dışişleri Bakanı, ABD’yi yaptırımlar ile Venezüella’nın devlet varlıklarını ele geçirmeye çalışmakla suçladı. Venezuela’da işleri olan ABD şirketlerinin yaptırımlar dışında tutulduğunu hatırlatan Lavrov, “Bu şu anlama geliyor: Hem rejim değiştirmek, hem de bundan kâr sağlamak istiyorlar” dedi. Çin Dışişleri Bakanlığı da ABD’nin Venezuela petrol şirketine yaptırım kararına ilişkin, “tek taraflı yaptırımlara karşı çıktıklarını, dış müdahale veya yaptırımların sorunun çözümüne yardımcı olmayacağını” açıklamasını yaptı.
- Bolton’dan işgal notu
- ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un Beyaz Saray’daki toplantıda elinde tuttuğu defterde “Kolombiya’ya 5 bin asker” notunu düşmesi dikkat çekti. Not, ABD’nin Kolombiya üzerinden Venezuela’ya işgal mesajı olarak değerlendirildi. Öte yandan Bolton bir kez daha Venezuela ordusuna darbe çağrısında bulundu. Bolton, ordu içerisinde birçok düzeyde komutanın da artık Guaido’dan yana olması ve Venezuela ordusunun “ülkede barışçıl bir geçiş süreci için” Guaido’ya destek vermesi gerektiğini savundu. John Bolton, “Venezuela konusunda tüm seçenekler masada” açıklaması da yaptı.
