Tabii bunun gerçekleşmesi endeks üzerinde ağırlığı yüksek olan hisse senetlerinin hareketleri ile mümkün. Bu da bankacılık sektörünün hareketlenmesine bağlı. Banka sektör endeksi teknik formasyon olarak endeks ile benzer bir seyirde. Milliyet'in haberine göre, yılbaşından bu yana BIST Banka sektör endeksi yüzde 40 değer kazandı. 2016 yılında yüzde 8 değer kazanan banka sektörü hisselerinde yaşanan bu güçlü çıkış borsada rekorları da peş peşe getirdi. Banka sektör endeksindeki hisselerin dolar bazındaki zirvelerinin yüzde 57 altında olması bu hisselerde getirilerin artabileceği yönünde umut vaad ediyor.
- Grafiklere bakıldığındaborsa önümüzdeki 1-1,5 yıl içerisinde zirvede dalgalı bir seyirgeçirecek. Yatırımcıların sürekli olarak hisseler primli mi diye sorguladıkları, aynı zamanda yükseliş trendinin korunduğu ancak arada kâr realizasyonlarının da yaşandığı dönemler yaşanabilecek.Borsanın 78.000-108.000 hareketindeki ivmeli çıkış yerini biraz daha zorlu bir yükselişebırakabilir. Fakat hedef dolar bazında zirve olacaktır.
Fakat sadece 3 puanlık yabancı payındaki artışla borsanın TL bazında rekorlar kırdığı düşünülürse bu küçük realizasyonun bile etkisi görülecektir.
Borsadaki yukarı hareketi destekleyen önemli etkilerden birisi de bilançolar. Borsa şirketleri yılın ikinci çeyreğine ait bilançolarını açıklamaya başladı. Açıklanan şirket bilançolarına baktığımız zaman Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu Tüpraş, 25 milyar TL’lik ciro açıkladı ve şirketin net satışları yüzde 70,7 oranında büyüdü. Ford Otosan, 11,6 milyar TL’lik ciro açıkladı ve satışları yüzde 32,4 oranında büyüdü. Beyaz eşya sektörünün lider şirketlerinden olan Arçelik 9,6 milyar TL ciro açıladı ve net satışları yüzde 29,5 oranında büyüdü. Böylesine büyük şirketlerin cirolarındaki bu güçlü artışlar ister istemez fiyat hareketleri üzerinde de etkisini gösteriyor.