Vatandaşların sağlıklı çiğ süt tüketmeleri için üretim ve dağıtım zincirindeki olumsuzlukları gidermeyi amaçlayan düzenleme, sütün sağımından tüketiciye ulaşıncaya kadarki aşamalarının kriterlerini belirlerken, orta ve büyük ölçekli süt işletmelerinin de ari işletme hüviyetine kavuşmalarını teşvik etmeyi hedefliyor.
Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Tevfik Keskin, yeni düzenlemenin hastalıktan ari işletme sayılarının daha da artmasına büyük katkı sağlayacağını söyledi.
Keskin, düzenlemeyi desteklediklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca hazırlanan, çiğ sütün tüketiciye doğrudan arzına ilişkin düzenlemeyi birlik olarak destekliyoruz. Uygulamanın hayata geçirilmesiyle sağlıklı hayvan sayıları artacak ve üreticiler kaliteli, hijyenik üretime teşvik edilecek. Ayrıca sütlerin değer fiyattan doğrudan tüketime sunulması açısından üreticilerin kar oranı artacak. Aracıların ortadan kalkmasıyla da tüketici kaliteli hijyenik ve ekonomik süt tüketmiş olacak. Böylelikle hem üretici hem tüketici kazanmış olacak."
Ari işletmelerin şu anki toplam üretiminin yıllık yaklaşık 1,3 milyon ton olduğuna işaret eden Keskin, "Bu üretim miktarı kayıt dışı satılan sokak sütüne eş değer. Bundan sonraki süreçte sokak sütü yerine kaliteli, hijyenik ve ekonomik sütün yer alacağı inancındayız." ifadelerini kullandı.
Keskin, kısa sürede hayata geçirilmesi beklenen yeni düzenlemenin ülke ekonomisine doğrudan katkısı olacağını, tahminlerine göre bu katkının yıllık 3 milyar lirayı aşacağını aktardı.
Yeni sistemde bir ineği bile olan küçük işletmelerin de hastalıktan ari işletme kurmak için gerekli şartları sağlamaya çalışacağını anlatan Keskin, yeni düzenlemenin "çiğ süt satılmayacak" anlamına gelmediğini vurguladı.
Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz da çiğ sütün tüketiciye gayri resmi yollardan değil yasal yollardan ulaşmasının, hem çiftçileri hem de tüketicileri mutlu edeceğini söyledi.
Özkurnaz, bu durumun, hayvancılığın daha çok gelişmesini, süt ve süt ürünlerine talebin daha çok artmasına katkı sağlayacağını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Çiğ süt piyasada dengeleyici bir özelliğe sahip. Üreticimiz, sütün fiyatının daha yüksek olmasını ve girdi maliyetlerinin daha düşük olmasını sağlamak adına bir uğraş içerisindedir. Çiftçilerimiz özellikle gıda üzerine yapılan her türlü üretimin kutsal bir görev olduğunu bilmekte. Çiftçilerimizin yaptığı bu üretimde, sokak sütü fiyatının daha yüksek olduğunu da biliyoruz. Ama bu tüketici noktasına geldiğimizde yüksek fiyattan almış olduğu sütü de gönül rahatlığıyla tüketebileceği gibi üreticilerimiz de girdi maliyetlerine göre yaptığı masraftan daha fazla nemalanmış olacaktır."
Hijyenik koşullarda çiğ süt tüketiminin sağlanmasının önemine dikkati çeken Özkurnaz, "Sağ olsun Sayın Bakanımız bu konuda yoğun bir çalışma yaptı. Hastalıktan ari işletmelerden ele geçen sütlerin ciddi anlamda tüketiciler tarafından çiğ süt olarak alınmasını sağlamaktır asıl amaç." değerlendirmesinde bulundu.
Özkurnaz, ülke genelinde 45 bin büyük işletme olduğunu, bu işletmelerden 17 bin 800'ünün hastalıktan ari işletme olarak belgeleri ve sertifikalarının bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Tüketiciler, buralarda üretilecek çiğ sütü rahatlıkla alabilecek, hatta yoğurdunu peynirini yapıp yeme rahatlığını da bulabilecek. Ülkemizde yıllık ortalama 18,5 milyon ton süt üretiminin yapıldığı bir ortamda baktığımızda sütçülüğün hijyenik koşullarda yapıldığı en iyi illerden bir tanesi de Çanakkale'dir. Çanakkale bölgesinde de günlük ortalama bin 100 ton süt üretimi gerçekleşmekte. Burada da hastalıktan ari işletme sayısı 787. Buralarda üretilecek çiğ sütün diğer bölgelere ve diğer illere de direkt tüketiciye ulaşacak sütü de temin edebilecek durumdadır. Diğer illerimizde de ciddi anlamda süt üretimi potansiyeline sahibiz."
