Türkiye, güçlü olduğu tarım sektöründe daha yüksek katka değer üretmek için yeni bir hamlede bulunuyor. uzun süredir üzerinde çalışılan "Milli Tarım Projesi" dün Ankara'da açıklandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı toplantıda projenin detaylarını Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik anlattı. Dünya nüfusunun 2050 yılında 10 milyar olacağına dikkat çeken Çelik, bugünkü tarımsal hasılanın yüzde 60 artırılması halinde, açlıktan ve yoksulluktan insanların ancak kurtulabileceğini söyledi.
Çelik, 14 yılda tarımda önemli mesafeler alındığına işaret ederek, 47 milyar dolarlık tarımsal hasılaya ve ihracatta 17 milyar dolara ulaşıldığını bildirdi. Gelecek dönemde tarımsal hasılada 150 milyar doları ve ihracatta 40 milyar doları yakalamayı hedeflediklerini vurgulayan Çelik; bu çerçevede Türkiye'nin 941 havzaya ayrıldığını kaydetti. Çelik, bundan sonra havza bazlı üretim desteğinin uygulanacağını söyledi. Böylece üretimi planlamayı, kaynakları verimli kullanmayı ve çiftçinin hakkını almasını sağlamayı amaçladıklarının altını çizen Çelik, “Türkiye toprakları 79 milyonun. Tapusu bizde olabilir ama toprakların tapusu üretmek için bizdedir. Eğer üretmiyorsa orada kişisel mülkiyetten ziyade, 79 milyonun hakkı önemlidir. Onun için bir karış boş arazi bırakmayacağız, ekeceğiz" dedi.
Bakan Çelik, 1,5 yıl içinde 3,5 milyon tonluk lisanslı depoya sahip olunacağını, üreticilerin ürünlerini diledikleri zaman bu depolara verebileceğini söyledi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile yürüttükleri çalışma çerçevesinde Ürün İhtisas Borsası'nın kurulması ile ilgili çalışmaların son aşamaya geldiğini belirten Çelik, arazi toplulaştırmasına konu 7 milyon hektarlık arazi kaldığını, bunların 2023 yılına kadar toplulaştırılmasının sağlanacağını vurguladı. Çelik, sertifikalı tohum kullanımını yaygınlaştıracaklarını dile getirerek, başta meyve, sebze ve yem bitkilerinde tohum açığı olduğunu, buna yönelik Ar-Ge araştırmalarına 10 kat daha fazla destek vereceklerini kaydetti. Çelik, böylece tohumculuk anlamında dünyada ilk 5 ülke arasına girme hedefine hızlı bir şekilde koştuklarını ifade etti.
Tarımda gübre ve ilaç kullanımına ilişkin olarak da Çelik, şunları kaydetti: “Bitkinin ihtiyaç duyduğu formatta organik, mikrobiyal gübre veya kimyasallar konusunda son aşamaya geldik. 941 havzanın gübre kullanma kılavuzunu çıkaracağız. Hangi havzada hangi gübre kullanılacak bunu bizzat çiftçilerimize ileteceğiz. Mazotun yüzde 50'sinin devlet tarafından karşılanmasına da 2017'de başlanacak. Et ve Süt Kurumu sütte regülasyona devam edecek. Kanatlı etinde etçil ana tavukda dışa bağımlılığı azaltacağız. İnşallah 2017'de ilk yerli anaç tavuğumuzu piyasaya süreceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milli Tarım Projesi" toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2003-2015 yılları arasında yılda ortalama yüzde 4,7 büyürken tarımda bu oranın yüzde 2,3 olarak gerçekleştiğine dikkat çekti. Erdoğan, Türkiye'nin ithalatı ve ihracatının 4 kat artarken tarımsal ürünlerde ihracat artışının bu rakamın altında kaldığını ama ithalat artışının bunun üzerine çıktığını dile getirdi.
Enflasyon hedefİ için tarım ürünlerinin önemine dikkat çeken Erdoğan şunları söyledi: Enflasyan hedefine ulaşamamamızın en önemli sebebi gıda fiyatlarıdır. Enflasyon rakamları açıklandığı zaman, domates, biber bunlar söylendiği zaman gerçekten ağırıma gidiyor. Biz bu noktada domatesten, biberden dolayı enflasyonda olumsuz etkilenmememiz gerekir. Bunu rahatlıkla aşmamız gerekir."
Tarıma ekerken ve biçerken olmak üzere yılda iki kez destek verilecek
Tarımda mazot kullanımında deponun yarısı için destek verilecek
Tarımda toplulaştırmayı daha kolay uygulanabilir hale getirecek.
2023 yılına kadar 7 milyon hektar yeni tarım arazisi toplulaştırması gerçekleştirilmiş olacak
Tarım alanlarının korunmasına yönelik 184 ova özel koruma alanı altına alınacak
Mutlaka damızlık hayvancılığı teşvik edilecek
Hayvancılıkta kendi kendimize yeten ülke olmak hedeflenecek.