Kavaklı, Pakistan hakkındaki siyasi belirsizlik ve terör tehdidi algısının büyük oranda tersine döndüğünü söyledi. Ülke ekonomisine büyük oranda yön verecek Çin -Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC) ile oluşacak yaklaşık 55 milyar dolarlık yatırım ve ticaret ortamı bulunduğunu anlatan Kavaklı, "Çin tarafından Pakistan'da önemli altyapı ve enerji yatırımları sürdürülmekte olup Çin'in doğusu ile Pakistan'ın Gwadar Limanı birbirine bağlanmaktadır. Söz konusu proje nedeniyle Çin'in Pakistan'da etkinliği günden güne artmakta olup, bir an önce pazarda yer almaya çalışmak önemlidir." ifadelerini kullandı.
CPEC projesinin Pakistan'ı bölgede farklı bir pozisyona taşıyacağına işaret eden Kavaklı, "Özellikle Güney Asya pazarında etkinliğinin artacağı öngörülebilir. Bu bağlamda Pakistan'da kurulacak üretim tesisleri, dünya nüfusunun büyük bölümünü üzerinde barındıran söz konusu coğrafyada, pazar açılımı açısından bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Diğer taraftan düşük işçi maliyetleri de firmalarımızın üretim maliyetlerini azaltarak rekabet gücünü artırmalarını sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Son dönemde Pakistan'ın dünya genelinde olduğu gibi Türk yatırımcıların da ilgisini çektiğini dile getiren Kavaklı, şöyle konuştu:
"Yatırımcılarımız Pakistan'da son yıllarda önemli yatırımlara imza atmışlardır. Anadolu Grubu, Zorlu Enerji ve Arçelik'in yatırımları bunların başında gelmektedir. Arçelik 2016'da Pakistan'ın lider beyaz eşya üreticisi Dawlance şirketini devralmış ve Pakistan'da üretime başlamıştır. Anadolu Grubu iştiraki olan Coca Cola Pakistan 6 fabrikasıyla Pakistan'da faaliyetlerini sürdürmekte olup, 2 yeni fabrikanın daha kurulması planlanmaktadır. Yenilenebilir enerji sektöründe faaliyet gösteren Zorlu Enerji son dönemde yeni rüzgar ve güneş enerjisi projeleri üstlenmiştir.Diğer taraftan hizmet sektöründe faaliyet gösteren özellikle Albayrak ve Öz-Pak (Özkartallar-Campak) şirketlerinin çalışmaları takdir edilmektedir. Müteahhitlik sektöründe ise firmalarımız önemli baraj ve altyapı projeleri üzerinde çalışmalarını sürdürmektedirler.
Pakistan'ın son yıllarda yakaladığı siyasi istikrar ve terörü bitirmeye yönelik yoğun mücadeleler neticesinde çehresi değişmeye başlamıştır. Ülkede art arda yapılan reform çalışmaları yavaş yavaş etkilerini göstermektedir. Genel olarak her alanda yatırıma ihtiyaç duyulan Pakistan'da uzun süredir devam eden enerji dar boğazı nedeniyle özellikle enerji yatırımlarına önem verilmekte, ayrıca yoğun bir şekilde altyapı yatırımları yapılmaktadır. Ayrıca 2016'da belirlenen 'otomotiv politikası' çerçevesinde komple yeni otomotiv yatırımları teşvik edilmekte, sivil havacılık, eğitim, sağlık, otelcilik, ulaşım, alışveriş merkezi, beyaz eşya, gıda, içecek, lojistik yatırımlarına ihtiyaç duyulmaktadır."
Kavaklı, Pakistan'ın 200 milyonu aşkın nüfusuyla dünyanın en kalabalık 6. ülkesi olduğunu, ülkedeki orta sınıf nüfusunun günden güne arttığını belirtti. Kavaklı, şöyle devam etti:
"Bu bağlamda Pakistan önemli bir tüketim toplumu olarak göze çarpmaktadır. Pakistan'da yerel sanayi kolları çok gelişmemiş olup, pazarda ithal ürünlerin hakimiyeti yüksektir. Bu açıdan rekabetçi fiyatlarla pazara girildiğinde pazarda başarılı olunabileceği düşünülmektedir. Halihazırda Türk ürünleri Pakistan pazarında fazla yaygın değildir. Ancak ülkede Türk ürünlerinin Avrupa standartlarında kaliteye sahip olduğu, bununla birlikte daha ucuz olması nedeniyle tercih edilebilir pozisyonda olduğu yaklaşımı mevcut olup, son dönemlerde yoğunlaşan ikili ilişkilerin ve müzakereleri süren Serbest Ticaret Anlaşmasının da etkisiyle, pazarda Türk ürünlerine karşı bir yönelim mevcuttur. Diğer taraftan Pakistan Uluslararası TIR Sözleşmesine dahil olmuş olup, yakında TIR sözleşmesinin aktif olmasıyla ticaret yollarında bir rahatlama olacağı beklenmektedir. Dolayısıyla yakalanılan rüzgarın değerlendirilmesi firmalarımız açısından kaçırılmaması gereken bir fırsattır."
Türkiye ve Pakistan arasında uzun süre devam eden Tercihli Ticaret Anlaşması (STA) görüşmelerinin Şubat 2015'te gerçekleştirilen Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) Toplantısında sonlandırılarak, bunun yerine kapsamlı bir Serbest Ticaret Anlaşması yapılması kararlaştırıldığını belirten Kavaklı, şunları kaydetti:
"2015 yılı Eylül ayında müzakerelere başlanmış olup, 22 Mart 2016 tarihinde STA Çerçeve Anlaşması İslamabad'da imzalanmıştır. En son 21-22 Aralık 2016 tarihlerinde STA 5. tur müzakereleri gerçekleştirilmiş olup, müzakere süreci halen devam etmektedir. Çalışmaların 2017 içinde tamamlanması ve Serbest Ticaret Anlaşmasının imzalanması hedeflenmektedir. Pakistan ülkemiz için önemli bir pazar olup, pazara girişteki engellerin başında ise yüksek gümrük vergileri gelmektedir. Ülkemizin Pakistan'la imzalayacağı STA'nın Pakistan'ın en kapsamlı STA olması öngörülmektedir. STA ile gümrük vergilerinin büyük bölümünde, kademeli olarak indirim sağlanacak veya sıfırlanacaktır. Böylelikle firmalarımız diğer ülkelere karşı önemli bir vergisel avantaj sağlanmış olacaktır.
Pakistan'da ülkemiz ürünlerinin imajı yüksek olup, gümrük vergisi indirimiyle kazanılacak avantajla, ürünlerimiz diğer ülke ürünlerine karşı tercih edilir pozisyona gelecektir.Diğer taraftan, iki ülke ekonomilerinin hassasiyetleri göz önünde bulundurularak STA kapsamında, gümrük vergilerinin anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla sıfırlanması öngörülen ürünlerin yanı sıra, gümrük vergilerinde yalnızca belirli bir oranda indirim yapılması öngörülen ürünler ve gümrük vergilerinin tedrici olarak indirilmesi/ sıfırlanması öngörülen ürünler de yer alacaktır."
