Konya'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturmada gözaltına alındıktan sonra itirafçı olan bir subay, şehit Ömer Halisdemir tarafından öldürülen cuntacı general Semih Terzi'nin Ankara'ya hareketinden sonra Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığında yaşananları anlattı. İtirafçı, Diyarbakır'da darbe girişimine destek için teçhizatlarıyla bekleyen 60 özel kuvvetler personelinin Ankara'ya hareket etmelerinin nasıl engellendiğini anlattı. Darbe gecesi saat 22.45 gibi tabura çağırıldığını anlatan itirafçı, “Hemen tabura gittim. Taburun arkasındaki içtima alanında destek grup komutanının emriyle içtima alanında uzman çavuş, astsubay ve subay rütbesindeki tüm personel toplandık” dedi.
İtirafçı, burada tabur komutanı yerine bakan yüzbaşının, yaptığı konuşmada, “Arkadaşlar bizim rengimiz kırmızı beyazdır. Bir kalkışma yapılıyor, bizim bu kalkışmayla bir alakamız yoktur” dediğini belirtti. İtirafçı şöyle devam etti: “Kalkışma kapsamında PKK'nın bunu fırsat bilerek bombalı araç ve silahlı eylem yaparak üsse saldırı düzenleneceği yönünde ihbar alındığını bildirdi. Üstten hiçbir personelin dışarıya çıkarılmayacağını, dışarıdan da hiçbir personelin üsse giriş yaptırılmayacağını söyledi."
"Hareket merkezinin telsiz anonsuyla, Casa uçaklarının bulunduğu yerde 60 kişiden oluşan özel kuvvet personelinin teçhizat kuşanmaya başladığını öğrendik. Bunların başındaki albay rütbesindeki kişi, bize Casa uçağıyla Ankara'ya gitmeleri gerektiğini söyledi. Bu kişiye üssün güvenliğinden bizim sorumlu olduğumuzu ve kanun dışı herhangi bir faaliyette bulunmamaları gerektiğini bildirdik. Albayın bu isteğini kabul etmeyerek, çevrelerini uzman çavuşlardan oluşan nöbetçilerle çevirdik. Sabaha kadar bulundukları yerde bekletildiler ve Ankara'ya gitmeleri engellendi.”
