|

AP'nin kararına karşı 'sınır' hamlesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Parlamentosunun Türkiye kararını hatırlatarak, "Eğer daha ileri giderseniz bu sınır kapıları da açılır bunu da bilesiniz. Öyle kurusıkı tehditlerden ne ben anlarım ne bu millet anlar, bunu da bilesiniz" dedi. Ayrıca Erdoğan, tartışmalara neden olan cinsel istismar yasasını "özensiz" olarak niteledi.

Yeni Şafak
11:24 - 25/11/2016 Cuma
Güncelleme: 12:42 - 25/11/2016 Cuma
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliğiyle düzenlenen 2. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nin açılışında, zirvenin ilkine de katıldığını ve kadın sorunları konusunda yeni bakış açıları üzerinde durarak KADEM'i gösterdiği özgün duruş için tebrik ettiğini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:



Siyaset mekanizması ve siyasetçilerin sorumluluğunda faaliyet gösteren kurumlar, elbette sorun çözme yeridir, sorun çözme makamıdır. Ülkemizde yasaların izin verdiği yaşın altında evlilikler ve bunlardan kaynaklanan sıkıntılar söz konusuysa çözümü için gereken adımlar mutlaka atılmalıdır. Bu adımlar öncelikle sosyal ve kültürel bilinci artırmaya yönelik olmalıdır. Şayet kanuni yaş sınırının altında evlilik kültürü mevcutsa, siz istediğiniz kadar kanun çıkartın, istediğiniz kadar ceza verin bunun önüne geçemezsiniz.



"Yeterince özenli hazırlanmadı
"


Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun değişikliği teklifinin, yeterince özenli hazırlanmadığını ve belirsizlikleri sebebiyle istismara açık bulunduğunu gördüm. Bunun için de toplumsal taleplere karşılık vermek için atılan bu iyi niyetli adımın maksadının dışında istismarlara yol açmayacak şekilde daha hassas şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade ettim. Hükümetimize ve Meclisimize hatta toplumumuza söz konusu kanun değişikliğinin mevcut haliyle çıkartılması yerine daha geniş bir mutabakatla ele alınmasını tavsiye ettim. Hükümetimiz de bu doğrultuda gerekli adımları atarak değişiklik teklifinin geri çekilmesini kararlaştırdı. İnanıyorum ki geniş mutabakatla yeniden parlamentomuza gelecektir.



Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun değişikliği teklifinin, yeterince özenli hazırlanmadığını ve belirsizlikleri sebebiyle istismara açık bulunduğunu gördüm. Bunun için de toplumsal taleplere karşılık vermek için atılan bu iyi niyetli adımın maksadının dışında istismarlara yol açmayacak şekilde daha hassas şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade ettim. Hükümetimize ve Meclisimize hatta toplumumuza söz konusu kanun değişikliğinin mevcut haliyle çıkartılması yerine daha geniş bir mutabakatla ele alınmasını tavsiye ettim. Hükümetimiz de bu doğrultuda gerekli adımları atarak değişiklik teklifinin geri çekilmesini kararlaştırdı. İnanıyorum ki geniş mutabakatla yeniden parlamentomuza gelecektir.




Dünyada şu anda milyonlarca Aylan bebek cevap bekliyor, şefkat bekliyor, merhamet bekliyor. Onlara yönelik atılan adım var mı? Yok. İşte Afrika, sahra üstü, sahra altı. Milyonlarca orada bebek, kadın, 7'den 70'e hepsi çözüm bekliyor. Atılan bir adım yok. Atılan adımı söyleyeyim. Türkiye, Avrupa Birliği'ne girsin mi girmesin mi? Atılan adım bu. Niye? Erdoğan doğru açıklamalar yapıyor. Toplanmışlar, gelmişler bir araya 30-40 kişi, verilen o bildiriye 'hayır' diyor, yok diğerleri 400-500 kişi 'evet' diyor, topunuz dese ne yazar?





Sorunların mahiyeti ve büyüklüğüyle, bu konuların dünya gündeminde yer alma biçimleri arasında maalesef çok ciddi tutarsızlık var. Suriye, Irak, Afganistan, Libya, Somali gibi ülkelerde yaşanan çatışmalar, uygulanan zulüm, dökülen kanlar sadece çıkar kavgaları ve mülteci tehdidi boyutuyla dünyanın gündemine girebiliyor. Eğer mülteci sorunu söz konusu olmasa inanın bana bu ülkelerdeki insani dramların dünyada gündeme gelme ihtimali neredeyse yoktur.





Hiçbir zaman siz insanlığa dürüst davranmadınız, insanlara doğru bakmadınız. Aylan bebekleri Akdeniz kıyılarında sahile vurduğu zaman oradan gidip siz almadınız, Ümran bebekleri siz almadınız. 3 milyon, 3,5 milyon mülteciyi bu ülkede besleyen biziz. Verdiğiniz sözleri yerine getirmediniz. Kapıkule'ye 50 bin mülteci dayandığı zaman feryat ettiniz, 'Acaba Türkiye sınır kapılarını açarsa ne yaparız' demeye başladınız. Bana bak, eğer daha ileri giderseniz bu sınır kapıları da açılır bunu da bilesiniz. Öyle kurusıkı tehditlerden ne ben anlarım ne bu millet anlar, bunu da bilesiniz.



Dünya 5'ten büyüktür. Bunu hep birlikte savunmamız lazım ama birilerinden de korkmamak lazım. Dünyadaki maalesef ülkeler, 'Acaba biz böyle bir şey söylerken filanca ne der', 'Acaba şöyle konuşursak filanca ülke ne der', 'Acaba şöyle dersek filanca ne der' Böyle düşündüğünüz zaman netice alamazsınız. Ömür boyu korkuyla yaşamaktansa bir gün adam gibi yaşa ama kadınları tenzih ediyorum, ayrım yapmıyorum.


#Recep Tayyip Erdoğan
#KADEM
7 yıl önce