|

Bir anestezi uzmanından 15 Temmuz gecesi

Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinde Anestezi Uzmanı olarak çalışan Dr. Büşra Yetkin Tezcan’ın 15 Temmuz gecesine dair anlattıkları yürekleri dağlıyor. İnsanların o gece yakınlarını bulmak nasıl çırpındıklarını anlatan Tezcan, gözyaşlarını tutamadığını söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 31/07/2016 Pazar
Güncelleme: 20:00 - 30/07/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Anestezi uzmanıyım, 15 Temmuz gecesi Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi'nde nöbetçiydim. 100'e yakın yaralı ve ex'e arkadaşlarımla birlikte müdahale ettim.



Koluna tükenmez kalemle annesinin cep telefonu yazılmış, tankın altında kalmamak için üst geçitten atlayarak leğen kemiğini, kolunu, bacağını kırdığını tahmin ettiğim bir gencin ailesini aradım telefonumla, 10 saniyelik konuşmada karşıdaki anneyi hissettim, “oğlunuz hayatta ve yaralı” dediğimde bir çığlık duydum, kulaklarımdan gitmiyor.



“Belki bizim hastamızı görmüşsünüzdür” diyen bir çift durdurdu beni bir ara; isim söylediler, hatırlamadım. İşime dönmeye çalışırken Facebook profil fotoğrafını gösterdi kadın. Gülüyordu fotoğraftaki adam, oysa ben onu tanımlayamadığım bir zaman kadar önce morga yollamıştım. Kadını oyaladım, adamı teşhis için morga götürmek istedim, teşhis edemeyeceğini söyledi… Bir yerlerde bıraktım onu, kayboldu. Sonra yine buldu beni, yardım istedi, “Güçlü ol o zaman, gel teşhis et” dedim, mırıldandığı sûreler, iki güvenlik görevlisi, yanına eklenen başka yakınını arayan insanlar eşliğinde “morg teşhis mangası” olarak koridorlardan geçtiğim bir fotoğraf var zihnimde… Kulaklarımda çınlayan o sûre ve ayak seslerinin ritmi de bitmiyor.





Sonra iki yaşlı insana Facebook fotoğrafı – morg eşleşmesi doğru çıktığı için “başınız sağ olsun” dediğim başka bir fotoğraf var yine karmakarışık zihnimde. O kadın mıydı yoksa bir başkası mıydı “ama benim oğlumun öksüzü var bir tane” dedi biri, ayıramıyorum.


Kendi çalışma arkadaşım, Üroloji doktoru, karşımda, kanlar içinde. ağlamaya başladım orda, onun bana “iyiyim” deyişi.. Yine ne kadar olduğunu bilemediğim bir zaman sonrasında onu uyutmak için ameliyathaneye çağrılışım, “ben kötüleşiyorum, çabuk ol Büşra” deyişi, ilk defa ağlayarak hasta uyutuşum, hakkını helal edişi, hepimizi çok sevdiğini, babasını da çok sevdiğini söyleyişi.


Bomba sesleri, hastaneye elinde silahla ortalığı taraya taraya gelen birileri olduğu söylentisi… Beni arayan arkadaşlarımdan, eşimden helallik isteyişim, hastanede iki el silah sesi duyduğunu söyleyen hemşire arkadaşım, ağlama krizine giren bir başkası, sonra ben ağlarken onun bana sarılışı.. Her sesle altına saklandığımız sedyeler, 3-5 saniye bekledikten sonra hızla akan bir film çekimine kaldığımız yerden devam edişimiz.



Kafa kemiği kırık, ağzı ve dili parçalanmış biri bana adını söyledi, söyleyebildi o gece. Ameliyata aldık, öldü sonra. Hâlâ kimliği tespit edilemedi, 6 aile geldi yakınını arayan, hiç biri teşhis etmedi, benim karışık zihnim ne kadar zorlasam da o ismi hatırlayamıyor. Sebep olanlar Allah'ından bulsun.


#Büşra Yetkin Tezcan
#15 Temmuz
8 yıl önce