Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İstişare Toplantısında konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Şahsım dahil hiç kimse kendisini davamızın üzerinde göremez.
Türkiye'ye yönelik her saldırı, her engel, başımıza musallat edilen her bela bizim sorumluluğumuzu daha da artırmaktadır.
Biz, milletimizi gönülden bağlı olduğumuz için 15 yıldır iktidardayız. Bölücü terör örgütleri ve uzantıları, kan kusan eylemleriyle, tüm milletimizi sindireceklerini, devlete diz çöktüreceklerini sandılar."
"FETÖ denen ihanet ertesi, millete boyunduruk kurmaya çalıştı. 15 Temmuz gecesinin, 16 Temmuz gün ve gecesinin değerlendirmesini yaptığımızda, bu ümmetin nelerden kurtulduğunu bizler çok iyi biliyoruz.
Bizden istediklerinizi alabilmeniz için bizim istediğimizi verin. Biz isteyince yargı diyorsunuz, siz isteyince biz de yargı diyoruz.
Ülkemizin başında dolaşan kara bulutların hiçbiri birbirinden ayrı değil.
Bizim kimsenin içişlerine karıştığımız yok. Sadece kendi içişimizi güvence altına almaya çalışıyoruz. Suriye'de kaos olursa, biz burada nasıl huzur içinde yaşayacağız? Zulümden kaçan 3 milyon Suriyeli kardeşimiz ülkemizde barınmıyor mu? Kendimizi aldatmayalım. 911 kilometre Suriye sınırımız var. Ve burada çok ciddi bir devlet yapılanması ön çalışması var. En batısından en doğusuna... Bugün biz buna sessiz kalırsak, ki geciktik, o zaman bu yapılanma olacaktır. Biz Suriye'ye gitmediğimizde, Suriye bize geliyor. İşte Cerablus'ta müdahaleyi yaptık. Artık bu dönemde daha bekleyemeyiz dedik ve Cerablus'a girdik. Durmadık, güneye doğru indik. El Bab'a inince bazıları tutuştu. Halbuki biz burada DEAŞ'ın kendisiyle mücadele etti.
2 bin kilometrekarelik alanı güvence altına aldık. Buraya 100 bin civarında, buralardan ayrılan Arap kardeşlerimiz yerleştiler. Buraya biz vali tayin ettik. Ve buralardaki hastane, okul vesaire çalışmalara devam ettik. Her an bizim sınırdaki illerimiz tehdit altındadır. Eğer biz tedbirimizi almayacak olursak, bugün 10 tane havan topu geliyorsa yarın başka bombalar gelir.
Halep, bizim kardeşlerimiz. Bugün Gaziantep'e bak, orayı Halep'ten ayıramazsın. Bunlar hep iç içedir.
Astana sürecinde karar verildi. Mesele planlanan stratejiyi hayata geçirmek.
Kılıçdaroğlu şöyle söylemiş, HDP böyle söylemiş. Ne derse desin. Hak ne diyorsa biz ona bakacağız. Bölgesel yönetimi, kararından döndürmek için başlattığımız ve başlatacağımız yaptırımları eleştirenler, yarın gerçekten çok büyük felaketler başladığında nasıl bir çözüm görüyorlar?
Saldırıları kendi topraklarımızda karşılamak yerine bizzat kaynağında bu sorunları çözmek stratejimizi adım adım hayata geçiriyoruz. Fırat Kalkanı bunun ilk adımıdır. Şimdi İdlib'de bir operasyon yürütülüyor.
Bize husumet gösterenlere bir kez daha tekrarlayayım: Bir gece ansızın gelebiliriz.
Yeni sistemde yürütme tamamen cumhurbaşkanlığına geçiyor. Dolayısıyla bu sistemde sadece cumhurbaşkanı değil, onunla birlikte bir tercih söz konusu. Cumhurbaşkanlığı seçiminde arzu ettiğimiz sonuçları alamazsak, diğerleri havada kalacak. Boşa geçecek tek bir saniyemiz bile yoktur.
Çok çalışacağız. Gönül teması sağlayacağız. Hizmetler aynı şekilde devam edecek. Hem ülkemizin meselelerinin çözümü, hem partimizin seçimlerde hedeflediği sonuçları elde etmesi için çok çalışmalıyız."
