FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklanan eski Ekonomi Bakanlığı çalışanı Mehmet Ö., savcılıktaki verdiği itiraf dolu ifadesini mahkeme huzurunda inkar etti. Mahkeme, ByLock kullanıcısı olan ve örgüt toplantılarına katılan Ö.’yü, 9 yıl hapse mahkum etti. Mahkeme Başkanı kararı açıklayınca Ö., “İfademi tekrar değiştirmek istiyorum” diyerek çark etti, ancak ceza almaktan kurtulamadı.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası başlatılan FETÖ soruşturmaları kapsamında, Ekonomi Bakanlığı’nda Dış Ticaret Uzmanı olan Mehmet Ö. gözaltına alındı. OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile de ihraç edilen Ö., emniyet ve savcılıktaki ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirterek itirafçı oldu. İfadesinde, örgüt ile irtibatının üniversite yıllarında başladığını söyleyen Ö., örgüt abisinin yönlendirmesiyle askeri sınavlara girdiğini ancak başarılı olmadığını anlattı. 2002’de Gümrük Bakanlığı’nda, 2007’de Ekonomi Bakanlığı’nda işe başladığını ve örgüt evlerinde kaldığını ifade eden Ö., kendisiyle birlikte örgüt sohbetlerine katılan örgüt üyeleri, sohbetleri yapan örgüt abilerini tek tek deşifre etti.
Örgüte himmet adı altında para verdiğini belirten Mehmet Ö., FETÖ’nün kriptolu haberleşme programı ByLock’u kullandığını da kabul etti. Ö., “Parayı sohbete gittiğimiz zaman elden veriyorduk. Bizden aldıkları parayı kendi üstlerine veriyorlardı. ByLock isimli programı 2014 yılında kurdum. Yaklaşık 3-5 ay kullandım. Program üzerinden Levent A. ile görüşüyordum. Başka illerde bulunan örgüt üyelerinin ihtiyaçları konusunda yardımlaşma amacıyla kullanıyorduk” dedi. Evinde ayrıca örgüt delili olarak sayılan 1 dolar ele geçirilen ve çok sayıda örgüt üyesini deşifre eden Ö. hakkında daha sonra “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesin’de görülen davada tutuklu yargılanan Ö., mahkeme karşısında, birçok FETÖ’cünün yaptığı gibi polis ve emniyetteki ifadelerini inkar etti. İfadesinin baskı altında alındığını iddia eden Ö., örgüt üyesi olmadığını savundu. İtirafından dönen sanığın avukatı da davadan çekildi.
Geçen hafta yapılan karar duruşmasında, duruşma savcısı, Ö.’ye samimi beyanlarının etkin pişmanlık kapsamında değerlendirileceğini ve cezada indirim alabileceğini hatırlattı.
Ancak buna rağmen inkarda ısrar eden sanığın emniyet ve savcılıktaki ifadeleri ile eldeki delilleri değerlendiren mahkeme heyeti, Ö.’yü üst sınırdan 9 yıl hapse mahkum etti. Mahkeme Başkanı Oğuz Dik’in kararı açıklamasının ardından aklı başına gelen ve durumun ciddiyetini anlayan Ö., “İfademi tekrar değiştirmek istiyorum” dedi. Ancak hüküm kurulduktan sonra çark eden Ö.’nün son pişmanlığı fayda etmedi ve ceza almaktan kurtulamadı.
- Adil Öksüz ile Gülen’e gittik
- 2010 yılında yüksek lisans için kurumu vasıtasıyla Amerika’ya giderek burada 2 yıl kaldığını kaydeden Ö., Başbakanlık, Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı’nda çalışan örgüt üyeleriyle birkaç kez de terörist başı Fetullah Gülen’in ziyaretine giderek sohbetlerine katıldıklarını belirtti. Ö.’nün ifadesinde geçen Adil Öksüz ile ilgili kısım ise dikkat çekti. Gülen’e yaptıkları ziyaretlerden birisini anlatan Ö., Öksüz hakkında şunları söyledi: “2012 yılında Maliye Bakanlığı’nda çalışan Uğur A., annem ve ben Pensilvanya’ya gitmek üzere Uğur’un aracıyla hareket ettik. Uğur telefon görüşmesi yaptıktan sonra tam olarak hatırlamadığım bir yerden Adil Öksüz olabileceğini değerlendirdiğimiz şahsı araca aldık. Burada herhangi bir tanışma faslı olmadı. Şahıs araca bindi ve beraber Fetullah Gülen’e gittik. Annem de Adil Öksüz’ü darbe girişimi sonrası televizyonda görünce araca binen şahsın o olduğunu söyledi.
