|

Şiddete teşvikin özgürlüğü olmaz

Anayasa Mahkemesi’nin 54. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende konuşan AYM Başkanı Zühtü Arslan, teröre ve şiddete teşvik eden sözlerin ifade özgürlüğü olarak kabul edilemeyeceğini söyledi. Hukuk sistemini de değerlendiren Arslan, “Hukuk devleti ‘jüristokrasi’ (hakimler devleti) anlamına gelmez” ifadelerini kullandı.

Yeni Şafak ve
03:00 - 26/04/2016 Salı
Güncelleme: 00:22 - 26/04/2016 Salı
Yeni Şafak

Anayasa Mahkemesi'nin 54. kuruluş yıldönümü nedeniyle dün tören düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay Başkanı İ.Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Başbakan Yardımcıları Lütfi Elvan ve Yalçın Akdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Abdullah Arslan, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, YSK Başkanı Sadi Güven, HSYK Başkanvekili Mehmet Yılmaz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, Yargıtay ve Danıştay üyeleri, yargı mensupları katıldı.



HAKİM ERDEMLİ OLMALI


Arslan, özetle şunları söyledi: “Rejimlerin demokratik hukuk devleti olarak nitelendirilmesi bağımsız ve tarafsız bir yargının ve yargıçların varlığına bağlıdır. Mecelle'de 'hakimin adabı' kısmında 'hakim beyn-el hasmeyn adl ile memurdur' denilmektedir. Bu hükümden hakimin, tarafsız davranarak adaleti sağlamakla yükümlü olduğu anlaşılmaktadır. Hukuk devletinin tam olarak tesisi için yargının kurumsal bağımsızlığı ve tarafsızlığı tek başına yeterli değildir. Bunun yanında yargı yetkisini kullanan hakimin de bizatihi erdemli olması gerekir. Bağımsız ve tarafsız yargının olmadığı yerde hukuk devleti de yoktur. Hiç kuşkusuz hukuk devleti, jüristokrasi yani 'hakimler devleti' anlamına da gelmemektedir.



SÖZÜN HÜKMÜ KALMAZ


İfade özgürlüğü demokrasilerde en yakıcı sorunları bile serbestçe tartışma ve çözüm önerilerini savunma imkanı sunmaktadır. Bunun ön şartıysa terörü, şiddeti ve şiddet dilini reddetmektir. Teröre ve şiddete teşvik eden ifadeler, ifade özgürlüğünün koruması altında değildir. Zira terörün ve şiddetin başladığı yerde sözün hükmü kalmaz.”



Bireysel başvuru yargının parçası oldu


AYM Başkanı Arslan, “Demokratik ülkelerin çok büyük kısmında kanunların anayasaya uygunluğunu denetleyen Anayasa Mahkemeleri bulunuyor. Anayasal hakkın ihlali iddiasıyla doğrudan Anayasa Mahkemelerine yapılan bireysel başvurular da gittikçe yaygınlaşarak, anayasa yargısının parçası haline geldi” dedi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılan başvuruların da azaldığını vurgulayan Arslan, “23 Eylül 2012'den bu yana yapılan bireysel başvuru sayısının 59 bin 833 olduğunu görüyoruz. Bu başvuruların 37 bin 536'sı yani yüzde 63'ü mahkememiz tarafından sonuçlandırılmıştır. Başvuruları sonuçlandırma oranı her geçen yıl artmaktadır. 1215 ihlal kararının dağılımına baktığımızda bunun yüzde 73'ünün adil yargılama hakkının ihlaline ilişkin olduğunu görüyoruz. Adil yargılamaya ilişkin ihlallerinin yüzde 75'nin makul sürede yargılanmamalarının olduğu görülüyor” şeklinde konuştu.


#Anayasa Mahkemesi
#Jüristokrasi
#Zühtü Arslan
8 yıl önce