|

Terör dairesi yargılayacak

25 Aralık darbe girişiminde rol alan firari eski savcı Muammer Akkaş ile tutuklu eski hakim Süleyman Karaçöl’ün yargılandığı dava Yargıtay’da başladı. Dosya, terör ve örgütlü suçlara bakan Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne gönderildi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 26/11/2015 Perşembe
Güncelleme: 22:58 - 25/11/2015 Çarşamba
Yeni Şafak

25 Aralık soruşturmasında görev alan eski savcı Muammer Akkaş ve eski hakim Süleyman Karaçöl'ün “görevi kötüye kullanma ve ihmal” suçundan yargılandıkları davaya Yargıtay'da başlandı. Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin ilk derece mahkemesi sıfatıyla baktığı davaya, sanıklar Karaçöl ve Akkaş'ın avukatları ile bazı müdahiller ve avukatları katıldı.



Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Kenan Zeybek, söz alarak görevle ilgili bir talepte bulunacaklarını belirtti. Savcı Zeybek, Akkaş hakkında “görevi kötüye kullanma”, Karaçöl hakkında “görevi ihmal” suçları nedeniyle son soruşturmanın açılmasına ve dosyanın yetkili ve görevli Yargıtay Ceza Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesi sonucunda Yargıtay 5. Ceza Dairesi'ndeki bu kamu davasının açıldığını hatırlattı.



GİZLİLİĞİ İHLAL ETTİLER


Sanıklara isnat edilerek dava konusu yapıldığı anlaşılan eylemler nedeniyle sanıklar hakkında “gizliliğin ihlali” suçundan ilgili Türk Ceza Kanunu (TCK) maddelerinin uygulanma ihtimali bulunduğu ve her iki sanığa isnat edilen bu eylemler arasında hukuki ve fiili irtibat olduğunun anlaşıldığını belirten savcı Zeybek, bu suçun da Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin görev alanına girdiğini kaydetti. Zeybek, ceza daireleri arasındaki iş bölümüne göre görevsizlik kararı verilerek dava dosyasının Yargıtay 16. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini istedi.



GÖREVSİZLİK KARARI VERİLDİ


Aranın ardından kararını açıklayan 5. Ceza Dairesi Başkanı Bahri Demirel, dosyanın görevsizlik kararıyla Yargıtay 16. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine karar verildiğini bildirdi. Başkan Demirel, karara gerekçe olarak bu davada uygulanma ihtimali olan “soruşturmanın gizliliğini ihlal” suçunun müeyyidesinin “görevi kötüye kullanma suçundan” daha ağır olması nedeniyle Yargıtay Kanununu'nun 17. Maddesi uyarınca dairenin görevsizliğine karar verildiğini belirtti. Heyetin gerekçeli kararı yazmasının ardından dosya terör ve örgütlü suçlara bakan Yargıtay 16. Ceza Dairesi'ne gönderilecek.



Cezaları katlandı


Hazırlanan iddianamede Akkaş'ın “görevi kötüye kullanma” suçundan 3 yıla kadar hapsi isteniyordu. Ancak “soruşturmanın gizliliğini ihlal” suçundan da yargılanması ve bu suçların zincirleme olarak işlendiği belirlenmesi durumunda ise Akkaş, 8 yıla kadar hapis cezası alabilecek. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Akkaş ve Karaçöl'ü daha sonra meslekten ihraç etmişti. Karaçöl ve Akkaş hakkında ayrıca Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca “örgütü üyeliği” suçundan yürütülen soruşturma kapsamında tutuklama kararı çıkmıştı. Karaçöl yakalanarak cezaevine gönderilirken, Akkaş kayıplara karışmıştı.



Uydurma deliller tarihe gömülüyor


HSYK 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, “Hukuksuzluktan bu millet çok çekti, bir daha hukuksuzluk hiçbir yerde olmasın. O nedenle usulsüz dinlemeleri, komploları, uydurma delilleri artık tarihe gömelim” dedi. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, “HSYK'nın Paralel Devlet Yapılanması'nın yargıdaki ayağıyla ilgili yürütülen soruşturmalarda yavaş hareket ettiği, yetersiz kaldığı” yönündeki eleştirilerin haksız olduğunu söyledi.



TÜRKİYE HUKUKU KONUŞSUN


Soruşturmaların kolay olmadığını söyleyen Yılmaz, “Biz tekrar yargıya güven ve itibar kazandırmaktan sorumluyuz. Bütün misyonumuz, zamanında yapılan bütün hukuksuzluklara, hukuka aykırılıklara gerekli cezaları vermek kadar, hukukun yeniden güvenilir, saygın konuma gelmesi. Hukuksuzluktan bu millet çok çekti, bir daha hukuksuzluk hiçbir yerde olmasın. O nedenle usulsüz dinlemeleri, komploları, uydurma delilleri artık tarihe gömelim. Türkiye'nin böyle bir gündemi olmasın, Türkiye hep hukuk konuşsun, hep hukuk zemininde olsun. Bizim Türk yargısına karşı sorumluluğumuz bu. Tekrar hukuka itibar kazandırmak, hukukçu kimliğini tekrar ihya etmek için buradayız.”



O kapağa 20 yıl hapis


Nokta dergisinin 2 Kasım'daki kapağında ve içeriğinde yer alan ifadeler nedeniyle tutuklanan dergi yöneticisi Cevheri Güven ile sorumlu yazı işleri müdürü Murat Çapan'ın, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme'' suçundan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, suça konu dergide verilen mesajla devletin bütünlüğüne, milletin birlik ve beraberliğine kastedildiği ve bu amaçla toplumun huzur ve refahının bozulmak istendiği vurgulandı. Derginin, ülkede kaos ortamı oluşturmak niyetiyle basıldığı, iç savaşın sorumlusu olarak başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere diğer devlet ve hükümet yetkililerinin gösterildiği anlatıldı. Dergide demokratik olarak yapılan seçimi sabote etmek suretiyle suç işlendiği anlatıldı.




#Yargıtay
#Kenan Zeybek
#25 Aralık soruşturması
8 yıl önce