Sivas'ta doğuştan gelişme geriliği bulunan, 110 santimetre boyunda ve 25 kilogram ağırlığındaki Ahat Öztürk, dans etmeyi çok seviyor.
Ticaret lisesi son sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Öztürk, boş zamanlarında Cumhuriyet Üniversitesi yerleşkesi içerisindeki simitçide garson olarak çalışıyor.
Ahat Öztürk, ruhun gıdası olan müziğin hayatının her anında olduğunu söyledi.
Dansı çok sevdiğini ve bulunduğu her ortamda dans ettiğini belirten Öztürk, "Hayatımın her anında dans ediyorum. Müziği artık benimsedim, onunla yatıyorum, onunla kalkıyorum. Her türlü müzik dinliyorum, hayatla dans etmeyi seviyorum. Herkese de öneriyorum." dedi.
Öztürk, gittiği düğünlerde halay çekenleri izlerken, dans etmeyi öğrendiğini dile getirerek, "Yeteneğim olduğunu keşfettim, 9 yaşındayken düğünlere giderdim ve Sivas halayı çalardı. Oyunları hafızama yer ederdim ve halay çekerdim. Sonra bütün düğünlerden çağırmaya başladılar. Her oyun havasına ayak uyduruyorum. Hiç kursa gitmedim, doğuştan gelen bir yetenek." diye konuştu.
Her türlü dansı yapabildiğini, bir tek Hint dansını öğrenemediğini ifade eden Öztürk, onu da öğrenmek için çaba gösterdiğini aktardı.
Öztürk, boş vakitlerinde çalıştığı iş yerinde de ilgi odağı olduğunu belirterek, "Müşteriler beni görünce ilgi odağı olduğum için biraz garipsiyorlar, biraz tebessüm ediyorlar. Müşterilerin hepsiyle çoğu zaman tek tek ilgileniyorum, herkes benden çok memnun." ifadelerini kullandı.
"Hayattan kopmadım"
Dans videolarının büyük kısmını sosyal medyadan yayınladığını ve binlerce takipçiye ulaştığını anlatan Öztürk, şunları kaydetti:
"Doğuştan gelen engelime rağmen hayattan kopmadım. Çoğu insanların konuşmalarını kulak ardı ediyorum, bazen çocuklar görünce 'anne çocuğun boyuna bak' diyorlar. Bunları duymamazlıktan geliyorum. Böyle olunca da kulaklığımı kulağıma takıyorum, bu tür insanların sesini duymak istemiyorum. Yürüyorum, koşuyorum, eğleniyorum, yeri geliyor arkadaşlarımla vakit geçiriyorum, yeri geliyor çalışıyorum. Okulda öğretmenlerimle aram çok iyi. Hayattan kopmadım ve dans etmeyi de çok seviyorum. Beni hayata bağlayan bazı şeyler var, dans bunlardan bir tanesi. Hayatla dans etmeyi seviyorum, en iyi bildiğim şey dans, dansa bayılırım."
Engellilere de tavsiyelerde bulunan Öztürk, "Söylenen sözlere hiç aldırış etmesinler, kulak ardı yapsınlar. İnsan bir müddet sonra alışıyor zaten, 10 yaşıma kadar ağlardım. Sonra dedim ki ben niye ağlayacağım, onlar ağlasın dedim. Sonra bir baktım çevreme binlerce kişi arkadaşım olmuş, ağabeyim, ablam olmuş." dedi.
"Ahat'ı görmek için gelen müşterilerimiz var"
İş yeri müdürü Serkan Mutlu ise Ahat Öztürk'ün sevilen bir kişilik olduğunu söyledi. Müşterilerin de Öztürk'ü çok sevdiğin dile getiren Mutlu, "Özellikle Ahat'ı görmek için, onunla konuşmak için, oynamasını görmek için gelen müşterilerimiz var. Biz de çok seviyoruz, herkesin neşe kaynağı." diye konuştu.
Mutlu, müşterilere çay veya yiyecek götürürken de dans eden ve kendisiyle barışık olan Ahat'ın bu davranışının müşterilerin de çok hoşuna gittiğini dile getirdi.
