|

Almanya'nın yeni paralel yapısı: Reichsbürger

Kendi para birimleri, kimlik ve pasaportları ile adeta devlet içinde devlet gibi davranan, beş Alman polisi katleden Reichsbürger örgütüne karşı Alman devletinin hafife alan davranışları şüpheyle karşılanıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 1/11/2016 Salı
Güncelleme: 20:55 - 31/10/2016 Pazartesi
Yeni Şafak
Gündem
Gündem
Sümeyra Keleş Yerkel • Yazar


Almanya'nın Saksonya-Anhalt eyaletinde 20 Ekim Perşembe günü bir polis memuru yumruklanarak öldürüldü. Araştırmalar sonucu failin "Reichsbürger" örgütü üyesi olduğu ortaya çıktı. Bu olaydan bir gün önce de Bavyera eyaletinin Nürnberg kenti yakınlarında, aynı örgüt üyesi bir kişi evine polis tarafından baskın yapıldığı sırada dört polise ateş açtı.



Peki nedir "Reichsbürger" (Reich vatandaşları) örgütü? “Reich vatandaşları” kısaca Üçüncü Reich'ın hala devam ettiğini ve İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yıkılmadığını savunuyorlar. Demokrasiyi, Holocaust'u, bugünkü Federal Almanya'yı ve mevcut anayasasını hiçbir şekilde tanımıyor; aynı şekilde, Almanya hukukunu ve mahkemelerini de tanımıyorlar. Bu yüzden bazıları devlete vergi vermeyi reddediyor, zira onlara göre bu vergiler hukuki dayanağı olmayan bir devlet tarafından talep ediliyor, yani Almanya Federal Devleti. Bunun yanı sıra Reich vatandaşlarının kendi para birimleri, kimlik ve pasaportları var.



ALMANYA ÖRGÜTÜ TESPİTTE YAVAŞ DAVRANIYOR


Örgütün şimdilik devlet tarafından bilinen 1100 üyesi var. Ancak konunun tehlikeli boyutu, üyeler içinde polis teşkilatı mensupları da var. Ve işin ilginç yanı, Reichsbürger örgütüne üye oldukları gerekçesiyle şimdiden 5 polis görevinden alındı! Reichsbürger örgütünün üye sayısında devletin yaptığı tespit büyük ölçüde eksik. Çünkü 16 eyaletin 7'si sayı vermemiş.



İşin ilginç tarafı, Almanya Anayasa'yı Koruma Federal bürosu bu örgütü sadece bazı bölgelerde izliyor. Bununla beraber bahsi geçen örgütle ilgili henüz bütünsel ve sistematik bir politika izlenmiyor, İçişleri Bakanı Thomas de Maizière konuyla yakından ilgileneceklerini söylemekle yetiniyor ve atılacak adımlara değinmiyor. Bunun yanısıra Alman Yeşiller Partisi, Federal Hükümeti ve Almanya Anayasası Koruma Birimi'nin bahsi geçen örgütü yıllardır hafife almakla suçluyor.



Reichsbürger örgütüne üye oldukları gerekçesiyle şimdiden 5 polis görevinden alındı ve hâlâ bu örgütün tehlikeli olup olmadığını şu sıralar tartışılıyor. Halbuki 2012 yılında “Reich Hareketi – Filozofların Yeni Topluluğu”, “mekan, varlık ve kültüre mugayir” tüm yabancı uyrukluları 1 Ağustos 2012'ye kadar ülkeyi terk etmeleri konusunda tehdit etmişti.



SKANDALLAR ZİNCİRİ DEVAM EDİYOR


Şimdiye kadar polis çevirmelerinde kendi kimlik ve pasaportlarını gösterdikleri için ciddiye alınmayan, hatta komik bulunan Reichsbürger örgütü üyeleri, cinayetle sonuçlanan olaylara karıştı. Katledilen polis memurlarına rağmen, Alman kamuoyu hala bu örgütün ve mensuplarının tehlikeli olup olmadığını tartışıyor ve İçişleri Bakanlığı tatmin edici bir açıklama yapmak bir yana, konuyla ilgileneceklerini söyleyerek yüzeysel ve konuyu geçiştiren bir açıklamada bulunuyor.


Şimdi, Almanya'da bir şekilde herhangi bir Müslümanın, örgüt üyesi olmaksızın polis memuru öldürdüğünü düşünelim... Cevabı net sanırım.



Terörle mücadele konusundan yola çıkarak, Müslümanların kılık kıyafetine yasaklama ve kısıtlama getirmekten bahseden, ancak NSU gibi skandal bir olaylar zincirini hala aydınlatamayıp, “dönerci cinayetleri” olarak adlandırarak basitleştirip, dava sürecinde kördüğüm haline getiren Almanya, radikal sağcı yapılanmalara gerekli ve etkili müdahaleyi yapıp yapmadığı önemli bir tartışma konusu. Kısa sürede ciddi sansasyonel olaylarla adı anılan Reichsbürger örgütünü yasaklamanın şu an için asla söz konusu olmadığından bahsediliyor. Yine de, Reichsbürger örgütüne mensubiyeti ortaya çıkan veya bunu açıkça dile getiren kişilerin polis teşkilatından ihraç edilmesi, Alman hükümeti ve gerekli mercilerin bu konuyu ciddiye aldığını ve önlem niteliğinde görünüyor.


#Reichsbürger
#Terörle mücadele
#Saksonya
#Sümeyra Keleş Yerkel
7 yıl önce