|

Bağımlılık aile hastalığı

Son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gençlerde madde kullanımı ve bağımlılık maalesef hızla artıyor. Madde kullanımı genetik, bireysel, akran, aile ve toplumsal etkileşim sonucu gelişiyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/10/2015 Pazar
Güncelleme: 03:44 - 11/10/2015 Pazar
Yeni Şafak

Çocuk ve gençler ilk kez bağımlılık yapıcı bir madde aldıklarında erişkinlerden daha güçlü olarak maddeyi tekrar alma isteği yaşayabiliyorlar. Aynı zamanda madde kullanımının sorunlu-problem yaratabilecek bir davranış olduğunu da bilemeyebiliyorlar. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi'nden Doç. Dr. Seher Akbaş ve Uz. Dr. Sebla Gökçe, “ bu durumların madde kullanım için gençlerin neden daha fazla risk altında olduğunu göstermesi bakımından önemli olduğuna” dikkat çekiyor ve “bu bilgilerin çocuk ve gençlerin madde kullanımında neden yol göstericiliğe, denetime ve korunmaya ihtiyaç duyduklarına dair önemli ipuçlarını verdiğini” söylüyor.



Hangi çocuklar risk grubunda?


Tedavi edilmeyen dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, diğer yıkıcı davranım bozuklukları, depresyon, iki uçlu bozukluk ve kaygı bozukluklarının, madde kullanım bozukluklarının gelişiminde ve madde kullanımının sürdürülmesinde önemli rol oynadığın vurgulayan Doç. Dr. Seher Aktaş, “ayrıca çocukluk çağı cinsel istismarın ve diğer travmatik yaşam olaylarının sonraki madde kullanım bozuklukları ile ilişkili olduğunun bildirildiğini”de söylüyor.



Bağımlılık aslında zor


Bağımlılığın aslında zor bir yaşam tarzı olduğuna dikkat çeken Uz. Dr. Sebla Gökçe, “bağımlılığın tüm gün uğraşılan, madde kullanma, maddenin etkisi, maddenin etkisinin geçmesi, tekrar madde arama davranışı ile süren bir sarmal uğraşlar silsilesi” olduğunu vurguluyor ve şunlara dikkat çekiyor: "Madde kullanımın öncesinde ve sonrasında travmalar, olumsuz yaşam olayları, suç davranışları, riskli cinsel davranışlar ve ruhsal hastalıklar sıklıkla tabloya eşlik eder. Genç bir yandan okuldan uzaklaşır, arkadaş ortamı değişir, bir yandan madde bulabilmek için para aramaya başlar, riskli davranışlar sergiler, bir yandan da eşlik eden ruhsal yaşantılarla baş etmeye çalışır.”



Aileler dikkat !


Çocuğunun madde kullandığından şüphelenen ya da kullandığını öğrenen ailenin büyük bir hayal kırıklığı ile birlikte duygusal bir yıkım yaşadığını vurgulayan Uz. Dr. Sebla Gökçe, "hayal kırıklığının yaşamayı erteleme çabası, çevre baskısı gibi sebeplerle sorunun görmezden gelinmesi ya da öfke, suçluluk hissi, utanç, panik hali, kaygı ile hareket etme var olan sorununun daha da büyümesine sebep olabilirler” diyor ve devam ediyor: "Aile kısa sürede madde kullanımı ve bağımlılık ile ilgili bilgilenmeli, çocuğu ile açık bir şekilde endişeleri ve yapılması gerekenler hakkında konuşmalıdır. Bağımlılık bir aile hastalığıdır. Madde kullanımı veya bağımlısı bir çocuğa sahip olan mutlaka uzmanlardan ve tedavi merkezlerinden yardım almalıdır.”



Bu merkez çocuklara


Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi (ÇEMATEM) Ağustos ayından bu yana Erenköy'de hizmet veriyor. Çocuğunun alkol ve madde kullandığı ya da kullandığına şüphelenen aileler Sağlık Bakanlığı'na ait 182 numaralı hattan randevu alarak başvurabiliyorlar. Uz. Dr. Sebla Gökçe merkezle ilgili şu bilgileri veriyor: “Kliniğimize başvuran çocuk ve gençlerde, biyokimyasal tetkikler yapılmakta, bireysel ve aile görüşmeleri ile değerlendirilmekte, madde kullanımına aracılık eden risk faktörlerinin tespiti, ek tanılar araştırılıyor. Çocuk ve gençler ile ailelere, madde kullanımının ne olduğu, oluşabilecek sorunlar, korunma, başa çıkma ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirilme ile ilgili eğitim-destek grupları yapılıyor. Bu gruplara çocuk ve gençler için beceri geliştirme gruplarının da eklenmesi planlanıyor. Tedavi programı sadece maddeden arındırmayı kapsamamakta, gencin fiziksel, ruhsal ve sosyal iyilik halini ve bu iyilik halinin sürmesini de hedefliyor.”



Nasıl anlayacağız?


Davranış değişikliğinin dikkat edilmesi gereken en önemli gösterge olduğunu söyleyen Doç. Dr. Seher Akbaş bu davranışların neler olabileceği ile ilgili şunları belirtiyor:


* Ani duygu durum dalgalanmaları, sersemlik hali, gerginlik, sinirlilik, kavgacılık, gizemli, garip davranışlar (bir şey saklıyor hali)


* Normalden fazla ya da daha az yemek yeme


* Fazla para harcama, olması gerekenden fazla para bulundurma, para çalma davranışı


* Okul devamsızlığı, ders başarısında düşüklük


* Gözlerde kızarıklık ya da göz damlası kullanma


* Normalde ilgili olduğu aktivitelere karşı ilgisizlik, normalden fazla oranda dikkat dağınıklığı


* Unutkanlık, kıyafetlerinde değişik koku bulunması, sürekli koku giderici, deodorant kullanma.





#Seher Akbaş
#Sebla Gökçe
#Madde kullanımı
9 yıl önce