|

BEN-HUR bildiğimiz gibi

Kazak yönetmen Timur Bekmambetov imzalı modern ‘Ben-Hur’, ünlü romanın önceki uyarlamalarını tekrarlamakla yetinmiş. Görsel efektler ve etkileyici aksiyon sahneleriyle dikkat çeken film insanlığa barış mesajları veriyor. Oyuncular rollerinin hakkını verirken, Haluk Bilginer kesildiği izlenimi veren sahneleriyle hayli silik kalmış.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/09/2016 Sunday
Güncelleme: 20:36 - 10/09/2016 Saturday
Yeni Şafak

Lew Wallace'ın 'Ben-Hur: A Tale of the Christ' adlı romanı sinema tarihinin en münbit metinlerinden biri oldu. 1800'lü yılların sonlarında kaleme alınan kitap bugüne kadar birçok yönetmen tarafından beyazperdeye uyarlandı. 1959'da William Wyler'ın yönettiği Ben-Hur, 11 dalda Oscar ödülü alarak bütçesinin yanı sıra aldığı ödüllerle de sinema tarihinin en'leri arasına girmişti. Kazak asıllı Rus yönetmen Timur Bekmambetov, klasikleşen Ben-Hur efsanesini bir kez daha beyazperdeye taşıdı. Bu hafta vizyonda seyirci karşısına çıkan filmin kadrosunda Jack Huston, Toby Kebbell ve Morgan Freeman gibi ünlü oyuncuların yanı sıra Rodrigo Santoro, Nazanin Boniadi, Ayelet Zurer ve Türk oyuncu Haluk Bilginer de yer alıyor.



KADİM MESELE; İKTİDAR SAVAŞI


Film dünyanın en kadim, bir o kadar da savaş ve acılarla yoğrulu coğrafyası olan Kudüs'te geçiyor. Yahuda Ben-Hur ve üvey kardeşi Messala arasındaki dostlukla karışık rekabet, Roma'nın Kudüs'ü işgali ve muhalif hareketlerin Ben-Hur'un yakın çevresine sızmasıyla başka bir boyut kazanır. Olaylar Yahuda'yı trajik bir maceraya sürüklerken üvey kardeşi Messala iktidar yolunda hızla ilerleyerek kardeşinin karşısına güçlü bir asker olarak çıkar. İşgal, güç savaşları ve kişisel acıların yoğun trajedilere gebe olduğu olaylar iki kardeşin son kez ölümüne çarpışacakları bir sona doğru sürüklenir.


Bekmambetov'un Ben-Hur'u en genel ifadeyle önceki uyarlamaların üzerine çok şey eklemeyen, olan biteni yeniden hatırlatma misyonunu tercih eden bir film olmuş. Çağın getirdiği yeniliklere uygun biçimde bilgisayar teknolojisini başarıyla kullanan yönetmen, senaryodaki küçük fırça darbeleri dışında bir yenilik tercih etmemiş. Bazı yorumcuların da ifade ettiği gibi sahne ve diyaloglardan 'kesinti' yapıldığı izlenimi var. Aksiyon sahnelerinin özel efektlerin aksine hikâye ve diyaloglar vasat düzeyde seyrediyor.






KARDEŞLİK MESAJI


Hz. İsa'yı marangoz bir genç temsiliyle paralel hikâyelerden birinin kahramanı yapan yönetmen, başlarda zayıf tutsa da finale doğru bu karakter üzerinden yoğun bir İsevilik vurgusu yapıyor. Hz. İsa'nın Romalı işgalcilerce eziyet edilerek çarmıha gerildiği yorumunu öne çıkaran yönetmen, iki kardeşin hırsını da içine alarak barış, kardeşlik ve sevgi mesajlarının dozunu arttırıyor. Bir Yahudi hikâyesi olan Ben-Hur'un Yahudi sinema sermayesi tarafından desteklendiği göz önünde bulundurulursa, filmin Hristiyan inancı üzerinden mesajlar vermesi de ilginç bir boyut kazanıyor.



HALUK BİLGİNER'E ÇİFTE AYIP




Morgan Freeman'ın klasik 'bilge adam' rolünü tekrarladığı filmde Simonides karakteriyle seyirci karşısına çıkan Haluk Bilginer'e çifte ayıp yapılmış. Önceki uyarlamalarda rolü etkin biçimde öne çıkan Simonides, yeni Ben-Hur'da neredeyse yok hükmünde. Sahnelerin kesildiği net biçimde kendisini belli ederken, bir ayıp da kendisini jenerikte gösteriyor. Zira oyuncu kadrosundaki Haluk Bilginer'in ismi 'Haluk Biligner' olarak kayıtlara geçiyor.


#Ben-Hur
#Timur Bekmambetov
8 years ago