Cansız varlıklar ya da nesneler anlamına gelen natürmortun 17. yüzyıldan bu yana güncel geçerliliğinin gözden geçirilmesi için hazırlanan "Ölü Doğa" sergisi Plato Sanat'ta başladı. 5 Mart'a dek gezilebilecek karma sergide fotoğraf, video, pentür ve obje gibi farklı türde eserler yer alıyor. İnsan-nesne ve insan-doğa ilişkisini konu alan sergi, tüketim kültürünün üzerine yoğunlaşarak farklı yaklaşımları gözler önüne seriyor. Sergi küratörü Marcu Gray, eserlerin yalnızca ressamın ustalık becerilerilerini göstermekle kalmadığını, her bir nesne, sıvı, hayvan, böcek, meyve ve sebzenin, hayatla ölüm üzerine dünyanın hallerine gönderme yaptığını söylüyor.
Sergiye iki eseriyle katılan sanatçı Ilgın Seymen çalışmalarında bugünün doğa algısının hissettirmeye çalıştığını söylüyor. Seymen, "Modern zamanların doğa anlayışından farklı bir anlayışına sahibiz. Klasik resimler yapmak yerine doğanın öldüğünü görüyoruz. Bizim tüketim yoluyla oluşturduğumuz bir doğayla karşı karşıyayız" diyor. Seymen "Doğayı alışveriş yaptığımız kadar, ambalajlardan tanıyoruz. Süpermarketlerde gördüğümüz en mükemmel hallerine, yani son derece kurgulanmış ve standartlaşmış şekline tanık oluyoruz" şeklinde konuşuyor.
Sergide, Latincesi "Momento Mori" olan "Ölümü Hatırla" temasını vurgulayan Orhun Erdenli ise bu dünyanın ötesinde ölümlü dünyanın olduğunu anlatan eserleriyle yer alıyor. Çalışmalarında gizlenmiş kafataslarını kullanan Erdenli, onları bir yiyecek tepsisine koyarak ölüme yabancılaşmayı ve ölümü ötekileştirerek onu da tükettiğimizi belirtiyor. Erdenli, "Sergilediğim fotoğraflarda bir demet kesilmiş çiçek ve bir adet hayvan kemiği kullanıyorum. Günümüzde onlara olan bakış açımızın çok değiştiğini kendime özgü fotoğraf çalışmamla göstermeye çalıştım" diyor. Kurutulmuş bitkiler ve geleneksel seramik kaplar kullanan sanatçı Burçak Bingöl ise ölü doğa algısını solmuş ve çürümüş çiçeklerle ele alıyor. Bingöl, "Doğada sürekli birşeyler değişiyor. Bu dünyanın ölümlü olduğunu vurguluyorum. Ayrıca kültürün doğasına da gönderme yaparak kültür içerisinde unuttuğumuz şeyleri anlatmaya çalışıyorum" şeklinde konuşuyor.
