Film Arası Dergisi, 5. yılına yeni yüzüyle ve yazar kadrosuyla giriyor. Derginin Genel Koordinatörü Suat Köçer, "Magazine hiç kaçmadık. Teşhirciliğe sığınmadık. Dışlamadık. Yalan haber, manipülasyonla iş yapmadık" dedi. Derginin beş yıllık süre içinde saygın bir yer kazandığını da belirten Köçer, yeni projelerini de anlattı.
Derginin Genel Koordinatörü Suat Köçer, Sepya Yayıncılık'ın ücretsiz bülteni olarak yayın hayatına başlayan derginin, hazırladıkları röportaj ve dosyalarla beş yıllık sürede saygın bir sinema dergisi haline geldiğini ifade etti.
Her yayında yeni dosyalar ve yeni makaleler üretildiğine dikkati çeken Köçer, "Ne yazık ki ülkemizde sinema yayıncılığı, birçok şeyin kolay tüketildiği, üretimin olmadığı bir alan haline dönüştü. Film Arası Dergisi 5 yıllık süre zarfında ciddi bir üretim fonksiyonu üstlenmiş oldu. Ağırladığı konuklar ile yayınladığı dosya ve röportajlarla bu alanda bir düşünce platformuna dönüştü ve insanlar sinemayla ilgili kayda değer şeyleri Film Arası ile özdeşleştirmeye başladı" dedi.
Suat Köçer, sadece sinemaya gönül verenler üzerinden kendi memleketini seven, kendi değerlerine duyarlı, hassas davranan, sahip çıkan bir ekip olduklarını kaydederek, "Magazine hiç kaçmadık. Teşhirciliğe sığınmadık. Dışlamadık. Yalan haber, manipülasyonla iş yapmadık. Film Arası herkesin, her kesimin sözünü dile getirebildiği bir mecra oldu. Çok farklı fraksiyonlardan arkadaşlar var. Hepsinin tek derdi sinema yapmak. Böyle olunca da hiçbir kesimin dergisi olmadı, sinemayı seven herkesin dergisi oldu" diye konuştu.
Bir dernek kurma hazırlığında olduklarını belirten Suat Köçer, şunları kaydetti:
"Film Arası'nın çatısı altında bir araya gelen gençlerin, yazı dışında sinemayla ilgili duygu düşünce ve reaksiyonlarını dile getirebilecekleri, bir takım mevzular üzerine kafa yorabilecekleri, fikir jimnastiği yapabilecekleri, hatta zaman zaman sinemasal etkinliklerle bunları aktarabilecekleri bir dernek kuruyoruz. 'Bizim Sinemacılar' adlı bu dernekte bir araya gelenler, sinemanın her alanında, her türlü proje, düşünce ve fikirlerini bizimle paylaşabilecekler."
Derginin Genel Koordinatörü Köçer, Bizim Sinemacılar'ın kendi idari yapısı olacağını ve bu yapı doğrultusunda, sinemasal konularda kendi sözünü söyleyeceğini vurgulayarak, "Bizim Sinemacılar, kendi içinde tartışan, konuşan, muhasebe eden, yeri geldiğinde çeşitli meselelerle ilgili kendi durduğu tarafı deklare edecek bir sinema platformu olacak. Film Arası ruhuna uygun, aynı amacı taşıyan bir platform" ifadelerini kullandı.
Dergide bugüne kadar çok sayıda gencin yetiştiğini aktaran Köçer, "Kısa film çekenler, uzun metraj çekenler var. Bu da bizim için mutluluk kaynağı. Altıncı yıla girdik. Bir şey başarmış ve hayata geçirmiş olmanın gururu var" dedi.
Suat Köçer, Film Arası Kitap'ı da hayata geçireceklerine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
"Önceki kitaplarımızı yenileyeceğiz. Sinema kitaplığı oluşturmak için de uzun soluklu bir projemiz var. Sinema alanında, hem öğrencilere hem de sinema üzerine kafa yoranlara bir kütüphane bırakmak adına, sinemanın birçok meselesine ait kitaplar yayımlamayı planlıyoruz. Film Arası'nda yayınlanan dosya ve röportajları da özel bölümler halinde kitaplaştıracağız. Bunun dışında sinema üzerine nitelikli, emek verilmiş, çaba sarfedilmiş bir takım özel çalışmaları kitaplaştıracağız. Böylece büyük bir sinema kitaplığı oluşturma idealimiz var."
"Nokta'nın Hikayesi" adlı ilk kısa filmini bu ay içinde çekeceğini kaydeden Köçer, "Bakanlıktan destek aldım. İlk kısa film, kurmaca. Hemen arkasından, yine Dokuz Canlı Hikâye isimli kitabımdan bir hikayeyi dergimiz ekibinden Ahmet Toklu yönetmenliğinde uzun metraj olarak çekeceğiz. Kısa bir süre içerisinde çalışmalara başlayacağız. Birkaç belgesel projemiz var. Gerek kurumların sponsorluğuyla, gerek kendi öz kaynaklarımızla hayata geçirmeyi düşünüyoruz" diye konuştu.
Suat Köçer, dergideki Genel Yayın Yönetmenliği görevini bıraktığını belirterek, "İşin üretim kısmında olacağım. Film çekmek ve belgesel yapmak istiyorum. Film Arası etrafında toplanan çok ciddi bir ekip var. Onlarla uzun süredir çalışıyorum. Dilek Karataş ile editör arkadaşlarımız Murat Ata ve Gökşen Aydemir ilgilenecek. Zehra Ayçiçek ve Ahmet Deydin bizim Yayın Kurulu üyemiz. Onlar da yayın kurulu olarak birlikte çalışacaklar" ifadelerini kullandı.
Kalıcı olarak büyük çaplı bir sinema okulu açmayı düşündüklerini kaydeden Köçer, "Artık Film Arası inandığı değerleri bir okul üzerinden aktaracak. Diğerleri kısa süreli, iki üç aylık okullardı bu, müstakil bir sinema okulu olacak. Film Arası'nın değerleri okullarda da yaşatılmaya çalışılacak" dedi.
Genel Yayın Yönetmenliği'ni Suat Köçer'den devralan Dilek Karataş ise dergideki mizanpaj, içerik ve yazarların sürekli değişim içerisinde olduğunu, değişmeyen tek şeyin "idealleri" olduğunu dile getirdi.
Yeni Yayın döneminde yeni yazarlar ile yeni bölümlerin ekleneceğini ifade eden Karataş, "Suat Köçer ilk gün nasıl bir sinema algısı ile yola çıkmışsa, o aynen devam edecek. Yeni yayın döneminde de o duruşu ve çizgiyi bozmadan bir takım değişikliklere gideceğiz" dedi.
Dilek Karataş, derginin beş yıl içinde, zorlukları aşarak kendi yolunda büyük bir anlayışa dönüşmeye başladığına dikkati çekerek, film gösterimleri ve söyleşiler yaptıklarını, kurumlarla yapılan işbirliği sonucu sinema okulları açtıklarını dile getirdi.
Yeni yazarlar yetiştirmek üzere çalışmalar yaptıklarının altını çizen Karataş, "Dergide sinema gelenek ilişkisi, sinemada yerlilik düşüncesi ile sinemanın felsefe, sosyoloji, tarih, kültür, politika, din gibi her türlü alanla ilgili bağlantıları, bakışı, duruşu ve yorumunu tartışıyoruz" diye konuştu.
Ekibin tamamının gençlerden oluştuğunu belirten Karataş, "Bu yıl Film Arası'nın yılı olacak. Film Arası dergisi, Film Arası yapım, Film Arası Kitap, Bizim Sinemacılar ve Film Arası'nın web sitesi, yani beş başlıkta ciddi anlamda kendini hissettiren bir şeyler ortaya koymak, beş yıl için gelinmiş çok güzel bir nokta bence. Bu sezonda projelerin tamamı peşpeşe hayata geçecek" dedi.
