Merhum Ali Ulvi Kurucu, ezanın Türkçe okutulduğu, camilerin ahıra çevrildiği ve dinini öğrenmeye çalışan kişilerin baskı gördüğü dönemlerde kalemini bükmeden şiirlerini yazdı.
Akif-i Sani bu mısralar ile söndürülmeye çalışılan İslam nurunun daha da canlanarak geleceğe ışık tutacağının müjdesini verdi.
İlim, ahlak ve edep timsali olarak Cumhuriyet döneminde İslami camianın önderlerinden sayılan Üstad Kurucu, gerçekleştirilen inkılapların baskısıyla 1938'de Medine'ye göç etti. Kendi ülkesinde ilim tahsilini yarıda bırakmak zorunda kalan Ali Ulvi Kurucu, yükseköğrenimini Mısır'daki El-Ezher Üniversitesi'nde tamamladı. Ali Ulvi Kurucu'nun tüm hayatı vatanından uzakta, hicretle şekillendi. Ömrünün 56 senesi İslam dünyasının bütün meseleleriyle derinden ilgilenerek, sahip olduğu ilim ve irfanı bu uğurda sarf etmekle geçti.
- 1945 yılında İslami faaliyetlerin kısmen rahatlamasıyla İmam-Hatip okulları açıldı. Üstadın amcası Hacıveyiszade Mustafa Efendi, Aziziye Camisi'nde “Bu mekteplere yapılacak yardım dinimizedir, cüzdanımdan başka bir şeyim yoktur" diyerek cemaate seslendi.
Tarih, musiki ve hat konusuyla ilgili olan Kurucu'nun geniş bir hadis kültürü vardı. Şair kişiliği ile ön plana çıkarak aruz ölçüsü ile şiirler yazdı. Şiirleri Gümüş Tül ve Alevler adıyla, makale ve röportajları Gecelerin Gündüzü ismi ile yayınlandı.
Üstad Kurucu, Medine'ye hicret ettikten sonra gerek Anadolu'dan ve gerek İslâm dünyasının her tarafından Medine'de bulunan veya Hac ve Umre için burayı ziyarete gelen, ilim önderleriyle tanıştı. Aralarında Şeyh Sâmi, Şeyh Mehmed Zâhid Kotku, Şeyh Abdülgafûr Abbasî, Ebul Hasen Nedvî, Saatçi Osman, Eğinli Hâfız Hasan, Hâfız Zekai, Mustafa Necati, Said Şamil, Ladikli Ahmed gibi isimlerin bulunduğu saygın insanların birçoğunu evinde misafir etti.
Üstad Ali Ulvi Kurucu 3 Şubat 2002 tarihinde Medine'de vefat etti ve Cennetü'l Bakî Kabristanı'na defnedildi. Şiirlerindeki keskin ve kuvvetli dili sebebiyle İkinci Akif (Akif-i Sani) olarak adlandırılan şair Ali Ulvi Kurucu, 23 Aralık Cuma günü saat 18.00'de Türkiye Yazarlar Birliği'nin Kızlarağası Medresesi'ndeki merkezinde gerçekleştirdiği özel bir etkinlikle anılacak.